6 Ekim 2014 Pazartesi

Zeki Müren hangi başbakan, manken ve jönle beraber oldu?!


Ben şeffaflık taraftarı olduğum için mahremiyete inanmam, karşıyımdır mahremiyete, pencerelerim perdesizdir bu konuda, ne olduğumun ne yaptığımı bilinmesinin bir sakıncası yoktur, hatta kimliğime karşı oldukları için kabul etmeleri adına bilmeleri gerekir. Çünkü ben ne kadar başkalarının istediği gibi kapalı, dolayısıyla ikiyüzlü olursam, o kadar çok kendimden utandırılırım, o kadar çok baskı görürüm, o kadar çok üzerime gelinir, o  kadar çok haklarımdan mahrum kalırım, o kadar çok sindirilir ve yok edilmeye çalışılırım. Eğer yaptığım şey, yaşam tarzım benim doğama dair bir şeyse, bundan utanmamalıyım ve açıkça yaşamalıyım ki, bana karşı olanların eline koz vermeyeyim bana karşı olmaları için. "Bak kendisi bile kendini kabul etmiyor, ben niye inanayım, ben niye karşı olmayayım" demez mi bana, doğama karşıt olanlar? Eğer insan doğasına uygun yaşamaktan vazgeçemiyorsa, doğru olan budur ve bundan utanmamalıdır, utandırılmaması için de saklanmamalıdır, yapısına uygun yaşam tarzını açık yaşamalıdır, hayata geçirmelidir. Başkası ne mi der? Başkasının ne diyeceğini senin kendinden utanıp utanmaman belirleyecektir, senin kendine olan inancın ve saygın belirleyecektir. Sen kendinden vazgeçmediğin sürece, karşı tarafında yapacağı bir şey kalmayacaktır.

Ama biz ne yapıyoruz; hem kendimizin arkasında durmuyoruz, hem de bize karşı olanları mahçup etmemeye çalışıyoruz. Bu sadece bize karşı olanlardan korkak mıdır, bize karşı olanlara ve onların gizliliğine saygı mıdır, yoksa bizim bu gizli-saklı dünyadan mecburiyetten da olsa kaybetmekten korktuğumuz çıkarlarımız mıdır? Hepsi de. Ama ben dediğim gibi şeffaflıktan yanayım, dürüstlükten yanayım doğuştan getirdiğim haklarımı kullanabilmek, herkes kadar eşit bir şekilde insanca yaşayabilmek için. Ben şu kısacık dünyada heteroseksizmin bana sunduklarıyla yetinmek zorun da değilim. Eğer heteroseksizm farklılıklardan rahatsızlık duyuyorsa, ya gizli saklı kendisi de karşı olduğu şeyleri yaşamasın iki yüzlü bir şekilde, ya da  gitsin maskeli hegemonyasını başka bir gezegende kursun.

Konuya nerden geldik... Zeki Müren bir başbakanla beraber olmuş da... Hatta bir mankenle, bir jönle... Kadınların kocalarına asılma hakkına sahipmiş de... Cinsel yönelim siyaset, sanat, kariyer, konum vesaire dinlemez. Bir eşcinselin hiç tahmin etmeyeceğiniz bir kişiyle beraber olması şaşırtmamalı bizi. Çünkü cinsel yönelimin tarzı tipi olmayabilir. Çünkü duyguların kılık-kıyafete, tarza, toplumsal kimliklere ihtiyacı yoktur. Duygular giyinik değildir. Sadece cinsiyetçi toplumun dayatması vardır, şekillendirmesi vardır. İnsanlar Zeki Müren'in kiminle beraber olduğunu merak etmemeli; niye insanlar kendilerinden utanıyor, niye gizli saklı yaşıyor, diye düşünmeliler. Gizli saklı kendilerini gerçekleştirenlerinki bir sapma değil, toplumsal engeller yüzünden kendilerini gizli gerçekleştirmek zorunda kalmaları durumudur..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder