24 Eylül 2014 Çarşamba

Eşcinsel karşıtlığının tek dayanağı din; o da tabu

Son yazılarımın birinde eşcinsellerin Endonezya'da kırbaçlanma cezası ile ilgili bir konuya değinmiş ve başlığını "bu konuda ne düşünüyorsunuz" anlamında yapmıştım. Bir cevap geldi bu konuyla ilgili Twitter'dan; bu sorunun cevabını Kuran yüzyıllar önce vermiş, tabi Kuran'a inanıyorsammış. Kuran'a inanmıyorsam ne olacak peki? Eşcinselliğin canlı tarihinden, Kuran'dan önce bile var olduğunu hesaba katarsak ne olacak? Peki insan haklarını bir tarafa bırakın, insanlığı, insan olmayı ne tarafa koyacağız? Kuran eşcinselliği lanetliyor diye, eşcinseller insanca yaşayamayacaklar mı? Bu dünyada heteroseksüellerin bencilce yaşamalarına rağmen, eşcinsellerin insanca yaşama haklarının ellerinden alınması hangi adalete sığar? Niye eşcinseller cinsel kimlikleriyle sınanıyor da, heteroseksüeller cinsel kimlikleriyle sınanmıyor? Bir mantıksızlık yok mu bu inanç şeklinde? Bir heteroseksistlik yok mu bu inanç şeklinde? Adına da ahlak diyorlar heteroseksüel ayrıcalığının, eşcinsel ayrımcılığının. Eşcinselleri eve kapatmaya çalışıyorlar ahlakçılık yaparak, yok etmeye çalışıyorlar nefrete hedef göstererek...

Ben inanç şeklimi de söyleyeyim. Ben insan haklarına inanıyorum, canlı haklarına inanıyorum, eşitliğe, özgürlüğe, vicdana, insanlığa, demokrasiye inanıyorum. Ve insan haklarına değil de sadece dine inanarak ve bu şekilde yargılama yapanlara, haklılıklarına tek dayanak olarak dini gösterenlere de söyleyecek neyim olabilir ki? Çünkü din tabu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder