11 Ağustos 2014 Pazartesi

Muhafazakar eşcinseller heteroseksizme saygıda kusur etmezler!


İşte sizin eşcinselliğiniz buraya kadar bir eşcinsellik. Birisinin izin verdiği kadar eşcinsellik. "Eşcinsellik günahtır" diyene boyun eğecek kadar eşcinsellik. Haklarının arkasında duramayacak kadar eşcinsellik. Boşuna heteroseksizme yamanarak varolmaya çalışan eşcinsellere homofobik demiyoruz. Yaşanılan ortam veya kültür sadece bahane. Asıl engeller cinsel yönelimiyle barışamayan eşcinsellerin kafasında. Eğer eşcinselliğine inanıyorsan, heteroseksist iktidar bunun önünde engel olmamalı, olamaz da. O engel aşılmaktan başka hiçbir işe yaramayan bir engeldir. Ama sen kafanın içindeki engeli direk çevresel faktörlere yüklüyorsun. Açık bir eşcinsel olmanın zorlukları olabilir ama insanın kendisiyle barışamamasının oluşturduğu engel gerçek engeldir ve aşılması tamamen insanın kendi elindedir. Çevresel engeller olmasa bile, içselleştirilmiş homofobisi olanlar, ne kadar "biz eşcinselliğimizle barışığız" deseler de bu konuda samimi değillerdir ve mutlaka "açılmamıza engeller var" diye bahaneler üreteceklerdir. Bu kişilerin eşcinsel hakları mücadelesi de, kimlikleri için mücadele verememenin ezikliğinin göstermelik bir ifadesidir.

Muhafazakar eşcinsellerin son röportajlarından birinde (Milliyet Gazetesi) söylediklerine bakar mısınız?

"Eşcinsellik, İslamiyete göre ters bir şey. Ama İslamiyete göre Alkol de günah, gıybet de günah. Biz günah olduğunu bile bile zina yapıyoruz. İslam’da doğuştan gelen bir şeyin günah olmayacağını düşünüyorum. Eşcinsel doğduysan şayet ve zina yapmıyorsan onun bir günahı yoktur. Zina ve livata yaparsan günah işlemiş oluyorsun. Eşcinsel olmak illa ilişkiye girmek anlamına gelmez. Günah boyutunda da sadece günahkar olmuş oluyoruz, dinden çıkmıyoruz."

Eşcinsellik günahmış ama ilişkiye girmezsen dinden çıkmıyormuşsun. İnsan cinsel ilişkiye girerek kendini gerçekleştirme hakkından vazgeçiyorsa, zaten eşcinselim diye ortaya bile çıkmaz. Mastürbasyon niyetine heteroseksüel ilişki yaşar, çoğu gizli eşcinsel gibi hem toplumu, hem kendini, hem de Tanrı'yı kandırır.


Eşcinsel olmaları dini vecibelerini yerine getirmelerine engel teşkil etmiyormuş. Allah diğer günahkarları affedebiliyorsa, eşcinselleri de affedebilirmiş.

Burda da Allah'ın insiyatifine kalmış eşcinseller.

AKP'li LGBTİ'lerin amacı, eşcinselliği AKP'lilere kanıtlamakmış. Önce kendi içinizdeki sorunsalı bir çözseniz, belki ne AKP'li olmaya ihtiyacınız olacak, ne de AKP'lileri eşcinselliğe inandırmaya...

AKP'li LGBTİ'ler diyor ki, "Eşcinsel örgütler 20 yıldır mücadele ediyorlar, bizim kadar ses getiremediler". Ne diyebilirim ki? Eşcinel örgütlerin amacı sadece ses getirmek midir, eşcinsellerin haklarını kazanmalarını sağlamak mı? Ses getirince öyle haklar kazanılıyor mu acaba? Dediklerine göre yasal olarak da ortada bir şey yokmuş? ....

Eşcinselliğin normal karşılanması için toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini söylüyorlar ama bu işe yakın çevrelerinden başlamaları gerektiğini düşünmüyorlar.

Şu cümleye bakar mısınız;

"Biz Ak Parti’ye sadece LGBT politikası düzelsin diye bağlı kişiler değiliz ki. 'Sen nasıl istersen usta' der alandan çıkabilirdik". Usta derken, mitin alanında konuşma yapan Erdoğan'ı kasdediyorlar.

Biz eşcinseliz ama usta sen istemiyorsan heteroseksüel oluruz demek gibi bir şey bu. Hatta heteroseksüeller aracılığıyla heteroseksizme, heteroseksist bir iktidara saygıda kusur etmeme durumudur.

Bu eşcinsellerin AKP'yi desteklemelerinin sebebi de, belki bir umut partinin eşcinselliğe bakış açısının değişebileceği. Peki sizin eşcinselliğe bakış açınız ne; eşcinsellik günah. Sen böyle düşünürken muhafazakar bir kitleyi temsil eden homofobik bir partinin eşcinselliğe bakış açısı değişir mi?

Diğer bir muhafazakar eşcinsel topluluğunun adı da MEŞCİT. Yani Muhafazakar Eşcinseller Topluluğu. Eşcinselliğin tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna inanıyorlar. Tabi sizin gibi eşcinselliğine düşman olanlar tedavi edilmeli ama eşcinsellikleri değil, homofobileri tedavi edilip, eşcinsellikleriyle barıştırılmalı. Bu eşcinsellere göre eşcinseller tedavi olup evlenip çoluk çocuğa karışıyorlarmış ve eşcinselliği bırakıyorlarmış. Yani bunlara göre kişinin kendini kandırıp heteroseksüel ilişkiye girmesi ve heteroseksüel bir yaşam yaşaması, eşcinselliklerinden kurtulmak anlamına geliyor. Oysa kendinden, kendi gerçeğinden, kendi kimliğinden kaçmaktan başka bir şey değil. Bunlardan birisi diyor ki, "eskisi kadar karşı cinsi arzulamıyorum". Ben de mastürbasyondan sonra falan bırakın cinsel yönelimime uygun kişiyi arzulamayı, canım cinsellik bile istemiyor. Sen mastürbasyon niyetine karşı cinsle aşksız-sevgisiz kupkuru bir ilişki yaşayarak, ancak çevrenden çok kendini kandırmış olursun. At kendini eşcinsel yaşama, kaldığın yerden devam edersin eşcinsel hayatına.

Kendilerini kandıranlar kandırsın da, bir de toplumla, özgüvensizliğin verdiği homofobik kişiliği arasında sıkışıp kalmış eşcinseller var bunlara inanan. Yani bunlar yaptıklarıyla kendilerini kandırarak kendi kendilerini avutmaktan çok, başka eşcinsellerin hayatlarını da karartıyorlar. Homofobik eşcinsel örgütler suç işledikleri için acilen kapatılmalı ve gereken cezalar verilmeli. Homofobik eşcinsellerin yaptıkları ifade özgürlüğü kapsamında bir şey değil, eşcinsellerin nefrete hedef gösterilmesini pekiştiren bir nefret suçudur. Yani homofobinin eşcinsel versiyonudur.

Hem heteroseksüeller, hem de eşcinseller tarafından dışlandıklarını söyleyen ve bu konuda sitem eden muhafazakar eşcinsellere tavsiyem (gerçi dinlemezler ayrı mesele), eşcinselliğinizle barışın ve dürüst olun. Açık eşcinseller ne kadar kabul edilmeseler de, bari kimsenin kafasını karıştırmıyor, kendilerini lanetleyenlere yamanmaya çalışmıyor, homofobiye rağmen iç huzurlarıyla yaşayıp gidiyorlar. Ama siz ne yapıyorsunuz; sizden nefret edip kabul etmeyecek olan eşcinsel düşmanlarından insaf dileniyorsunuz. Umarım bir gün, onların homofobiye dayanak olarak gördükleri ahlakçılığın ve geleneksel unsurların heteroseksizmin çıkarına uygun oluşturulmuş kuralları olduğunu öğrenirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder