Saydıklarımın da etkisi olabilir ama ben en çok bilinç altına yerleşmiş olan erkeklik gücünün penisle özdeşleştirilmesine bağlıyorum bu kompleksi. Çünkü erkeklik demek güç demek, güçlü erkek demek de heteroseksist dünyada cinselliği güçlü bir erkek demek. Hal böyle olunca güçlü cinselliğin de büyük penisle olacağını zannetmek kadar doğal bir şey olamaz. Çünkü cinsiyet eşitliğine inanılmayan bir dünyada, erkekliği her anlamda güçlü kılacak unsurların düşünülmesi, kafaya takılması kaçınılmaz olacaktır.
Karşı tarafı tatmin açısından büyük penisin bir anlamı olabilir ama fiziksel-biyolojik anlamda kişinin kendi orgazmıyla büyüklüğün alakalı olduğunu düşünmek mantıksız ama karşı tarafı memnun eden biri olmak da güçlü olmanın unsurlarında biri tabi ki de. Bencillikten kurtulamamış bir ego, şekilciliğini gösterecektir kaçınılmaz olarak doğamızdan uzaklaştığımız, heteroseksizme teslim olduğumuz sürece.
Oysa fiziksel paylaşımları cinsel organa indirmek ilişkilerin kısa ömürlü olmasının en büyük sebebi. Cinsellik çok önemli cinselliğin tabu olduğu bir dünyada ama, ilişkiler sadece bir unsur üzerine kurulunca da başka noktalardaki uyumsuzluklar baş gösterecektir. Birlikteliklere geniş kapsamlı bakılabilse, ne penis komplekslerine kapılınır, ne de lüzumsuz operasyonlara başvurulur.
Gerçekten bu penis büyütme ameliyatları ne kadar sağlıklıdır ki? Eğriliklerin düzeltilmesini falan anlayabilirim de, penis nasıl sağlıklı bir şekilde büyütülebiliyor anlayabilmiş değilim. Mutlaka deformasyon oluşacak, doğallığını yitirecektir yapı.
Dediğim gibi ilişkiler çok yönlü yaşansa, eksikler diğer paylaşımlarla çok güzel kapatılabilir. Kaldı ki penis küçüklüğü bir eksiklik midir, yoksa psikolojik erkeksi bir takıntı mıdır tartışılır. Bence erkek iktidarının fallusantrik bir uzantısı penis büyütmek. Heteroseksizmi küçültsek, büyük penis takıntısı da psikolojik olarak çözülecektir, diye düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder