7 Temmuz 2014 Pazartesi

Çocuğun gelişiminde yetiştirenin cinsiyetinin, cinsel yöneliminin önemi olamaz


Bugün bir arkadaşımdan mesaj aldım eşcinsel erkek çiftin bebek sahip olmasıyla ilgili olarak. "Bebek, anne sütü ve sıcaklığını erkeklerde yaşayabilir mi?" diyordu. Bebeğe büyük ihtimal doğuran kadın süt anneliği yapmaya devam edecektir ama onun dışında fikir üretmek ne kadar sağlıklı olur, uzmanlar da ne kadar tarafsız bir araştırma ve veri değerlendirmesi yapabilirler bilemiyorum. Ama çocukların yetiştirilmeleri açısından heteroseksüel ailelerle eşcinsel aileler arasında bir fark olacağını sanmıyorum. Olsa olsa en fazla cinsiyetçi olmayacakları için, belki heteroseksizme karşı fazla insancıl, fazla duyarlı olabilirler. Bu da kötü değil, olumlu bir şeydir içinde yaşadığımız sistemi dönüştürmesi açısından.

Gerçekten çocuk yetiştirmenin cinsiyeti olabilir mi? Kadınlara ve erkeklere verilen roller heteroseksizmin bir dayatması değil mi? Yani "kadın çocuğa daha iyi bakar, erkek bakamaz"ın ötesinde "heteroseksüel ailelerde çocuklar daha sağlıklı yetişir" de doğru olamaz. Çünkü çocuğun gelişimini etkileyen cinsiyetler değil, ruh sağlığına uygun ortamların olup olmamasıdır. Heteroseksistleşen heteroseksüellerin de eşcinsellerden daha pozitif bir ortam sağlayacaklarının hiç garantisi yok yaşadığımız dünyayı göz önünde bulundurduğumuzda. Zaten araştırmalar da eşcinsel çiftlerin yetiştirdiği çocukların, heteroseksüel çiftlerin yetiştirdiği çocuklardan fiziksel veya ruhsal olarak çok daha sağlıklı ve özgüvenlerinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Ben çocukların gelişiminden çok eşcinsel çiftlerin çocuklara karşı sorumlu ve sabırlı olabilmelerinin çok daha önemli olduğuna inanıyorum. Eşcinsellerin de heteroseksüellere göre bu konuda eksik olduklarına inanmıyorum.

Bebeklerin yetişirken anne şefkatine ihtiyacı olup olmayacağını bir örnekle değerlendirmek istiyorum. Ben, çocuğun gelişiminde bırakın cinsiyete dayalı olarak annenin şefkatinin önemini, canlının gelişiminde insancıl yaklaştıktan sonra türler arasındaki ilişkide bile bir olumsuzluk olacağını zannetmiyorum. Mesela benim kediler annelerinden doğduktan sonra dokunuş ve görme olarak beni de yanlarında hissediyorlar. Bir süre sonra anneleri sadece süt kutusu görevi görüyor onlar için. Çünkü kediler sürekli benim kucağımda durmak istiyorlar emdikten sonra, benimle uyumak istiyorlar. Demek istediğim şefkatin cinsiyetten öte türü bile olmuyor. Bana eşcinsellerin çocuklara gerekli ilgiyi veremeyecekleri ve çocukların bu yüzden sağlıklı yetişmeyeceklerine dair kaygı yersiz gibime geliyor. Çocukların gelişiminde çevrenin önemini yadsıyamayız ama bu önem cinsiyetle alakalı değil kişilerinin yapısıyla, karakteriyle ve dolayısıyla çocuklara yaklaşımıyla alakalıdır.

Eğer çocuklara heteroseksizmi tek doğru olarak dayatırsan, ileriki dönemlerde çocuklar tabiki de arada kalacaklardır. Bunun suçlusu da eşcinsellik değil, heteroseksizmdir. Ben mesela şu anda çocuk sahibi olmak istemiyorsam, bırakın hukuki engelleri, ne heteroseksist bir topluma eşcinsellerin çocukları normal yetiştirebileceklerini anlatabilirim, ne de çocuklar çevrelerine eşcinsel ailelerin normalliğini anlatabilirler. Eşcinsel ebeveynler sübyancı damgası, eşcinsel ailelerin çocukları da sapık damgası yiyecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder