17 Temmuz 2014 Perşembe

"Ben" öldürülürken Cumhurbaşkanı falan seçemem

Birileri, kim olduğunu bilmediğiniz kişiler, gece yarısı, sırf kadın veya erkek olduğunuzu için sizi silahla tarıyor, kafanıza kurşun saplanıyor, hastanede ilgilenilmiyorsunuz, polisler de size ahlaksız muamelesi yapıp, cinsel olarak da istifade etmek istiyorlar ve olay işlek bir caddede vuku bulmasına ve kameralar olmasına rağmen kamera kayıtlarına ulaşılamıyor (http://www.kaosgl.com/sayfa.php?id=17106). Bu anlattıklarım size hikaye mi geliyor? Tabi yaşamayan, başına bu tür olay gelmeyen veya inanmak istemeyen inanmaz. Evet, eşcinseller, transseksüeller bunu yaşıyorlar, yaşıyoruz, kendi adıma da çok yaşadım. Hepsi gerçek. LGBTİ'lere karşı bir duyarsızlık var, bir karşıtlık var, bir ötekileştirme var, bir insan yerine koymama durumu var, bir yok sayma ve yok etme politikası var, var da var. Herkes için iyi kötü işleyen sistem ne yazık ki eşcinseller ve transseksüeller için işlemiyor, işletilmiyor. Adalet, güvenlik, hak-hukuk, eşitlik, özgürlük sadece heteroseksist sistemin kabul ettikleri için var.

Şimdi söyleyin bana. Ben, beni yok sayan bir sistem için nasıl seçim yapabilirim, nasıl destek verebilirim, nasıl beni delik deşik edenlere karşı duyarlı olabilirim. Çok kaba olacak ama, heteroseksüellerin cinsel yönelimlerinin veya cinsiyet kimliklerinin benimkinden, bizimkinden ne üstünlüğü var da bizleri nefret politikasına hedef gösteriyorlar, ölmemize, öldürülmemize seyirci kalıyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçimi olacakmış; tınnnn! Bu konuda hiç kimseye inanmıyorum, güvenmiyorum ve hiçbir siyasi partiyi, ideolojiyi desteklemiyorum. Ben artık kötünün iyisini de kabul etmiyorum. Ben hayatımı yaşamak istiyorum, hemen eşitlik özgürlük istiyorum. İnsanın doğuştan getirdiği insanlık hakları sırf birilerinin kafasına uymuyor diye ertelenebilir mi veya yok sayılabillir mi? Çocuklarınızın, en yakınlarınızın sırf cinsel yönelim veya cinsiyet kimliklerinden dolayı yaşama haklarının ellerinden alındığını düşünün. Düşünemezsiniz değil mi? Şu anda LGBTİ'lere uygulanan yok etme politikası akıllara durgunluk verecek boyuttadır. Adamlar siyaset başlığı altında benim yaşama hakkımı görmezlikten gelip nelerle uğraşıyorlar, nelerin tantanasını yapıyorlar.

Bir de şuna kafam çok bozuluyor; hani vaadlerde bulunuyorlar ya seçildikten sonra unuttukları. Hali hazırdaki seçilmişlerle neden teslim etmiyorsunuz biz LGBTİ'lerin yaşama haklarını? Bugünün yarından ne farkı olacak? Yarın dünya başka dönecek, güneş farklı mı doğacak? Yoksa sizin başınıza tuğla düşüp özgürlükçü mü düşünmeye başlayacaksınız? Hepinizin özgürlük anlayışı, gördüğümüzden, bildiğimizden farklı mı olacak seçilince? O yüzden inanmadığım sürece hiçbir seçime katılmayacağım bu ülkede. Bir gün siyasi partiler bir eşcinseli, bir transseksüeli aday gösterirlerse başbakanlığa veya cumhurbaşkanlığına, o zaman inanırım, o zaman katılırım seçimlere.

Herkesin başına gelen olaylar nefret suçları kapsamında değerlendiriliyor, sadece LGBTİ'lerinki değerlendirilmiyor. Yasal olarak tanınmıyorlar ki, nefrete hedef gösterilmelerine rağmen, başlarına gelenler nefret suçları kapsamında değerlendirilsin. Beni tanımayanların ve seçilince beni hayata geçiremeyecek olanların benden oy isteme hakları olabilir mi?

Türkiye'de milyonlarca eşcinsel yaşıyor. Onlar bilinçlenip güçbirliği yapmadıkları sürece LGBTİ hakları diye bir şey olmaz heteroseksizmin egemen olduğu bir ülkede. O yüzden hiçbir LGBTİ boşuna umutlanmasın seçimlerde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder