2 Haziran 2014 Pazartesi

Süperstar'ın septik hezeyanları


Ajda Pekkan demiş ki:

"Biz Türkler ter kokar mıyız? Buna ben şimdi 'Evet kokarız' desem, bazıları üzerime çullanır. O yüzden sözü yabancılara bırakıyorum. Bugüne kadar Türkiye'ye gelip de ter kokusundan şikayet eden, bununla ilgili sosyal medyada yazılar yazan bir sürü ünlü oldu. Biz kabul etmesek de demek ki kokuyoruz arkadaşlar. Üstelik 'Temizlik imandan gelir' gibi çok güzel bir sözü söyleyen bir toplumun üyeleriyiz. Buna rağmen ter kokusundan burnunun direği kırılan çok. Şimdi havalar ısınmaya başladı. Ter kokuları artmaya başlayacak.Toplu taşımalarda, kalabalık yerlerde, bir sohbette keskin bir koku burnunuzu sızlatacak. Restoranlarda servis yapan çalışanların bile buna dikkat etmediğine çok sık tanık oldum. Su servisi, yemek servisi yapılırken masanın ortasında buram buram bir koku.Kaçsan kaçamazsın, söylesen sen utanırsın... Havalar ısınmaya başlarken lütfen dikkat edelim şu ter kokusuna."

Alıntı biraz uzunca oldu ama üzerinde durulacak cümleler var. Ter kokmak ırksal bir şey midir de, teri Türklere mal ediyor? Sanırım Türklerin yeteri kadar temiz olmadığına getiriyor konuyu ve "temizlik imandan gelir" sözümüze uygun olarak bol-bol yıkanın demek istiyor. Bunu niye dile getirdi acaba Ajda Pekkan; biz Türkleri düşündüğü için, yani imajımızı korumak için mi, yoksa kendisi ter kokusundan dışarıya çıkamadığı için mi? Mutlaka ikincisidir; çünkü starlık titizliği de beraberinde getiriyor olsa gerek. Starsan, belli bir konumdaysan, ayrıca burjuva tabir edilen kesimdensen, steril olmak, haliyle rahatsız da olmak ve topluma olumsuzluk olarak yerleşmiş koku cinslerinden rahatsızlık duymak, bunu da dile getirmek zorundasındır.

Ter kokusu yüzünden utanmaktan bahsediyor Ajda Pekkan. O zaman Ajda Pekkan benim Süperstar'ım olamaz bundan sonra. Çünkü doğal birisinin süperstarı yapay olamaz. Ajda Pekkan için kendimle çelişemem. Hele çelişkili bir star benim asla ve asla starım olamaz; kürk giyecek, parfüm kullanacak, ter kokusundan rahatsız olacak, sonra da hümanist geçinecek, hayvansever geçinecek, barışsever geçinecek, kendini epmatik olarak tanımlayacak. Anca antiseptik olabilir Ajda Pekkan hayata bakış açısı ve tavırlarıyla benim için. Çünkü gerçek hayvansever hayvan derisi giymez tekstil çağında. Gerçek insan hayvanlar üzerinde denenen parfüm de kullanmaz. Hümanist bir insan, insanların doğal ifrzatlarından tiksinmek yerine normal karşılar.

Acaba ter kokusu falan bende neden afrodizyak etkisi yaratıyor? Sapık mıyım acaba ben? Şu kadarını söyleyeyim; parfüm, üzerlerinde test edildiği için hayvanlara zarar verdiği gibi insanlara da zarar veriyor. Siz astım nedir biliyor musunuz? Astımlı insanların toplu taşıma araçlarında bu parfümler yüzünden nefessiz kalıp krize girebileceğini hiç düşündünüz mü? Allerjik insanların bu parfümler yüzünden hapşuruk krizine tutulduğuna hiç şahit olmadınız mı? Konumuz sabunla-suyla temizlik diyebilirsiniz ama bu temizlik takıntısı olanların çamaşır suyu veya parfüm hastası olduğunu da bilmeniz gerekir.

Ajda Pekkan'ın düşünceleri kendi yapısıyla alakalı olabilir ama bazen star kumaşına uymayan cümleler de telaffuz ediyor, üstelik gündem yaratmasına hiç ihtiyacı yokken. Batı'daki gibi neden doğal starlarımız yok?! Acaba köşesinde yazacak bir şey bulamadı da gazetedeki yerini doldurmak için mi yazdı bu yazıyı? Pardon, Türklerin ter koktuklarının referansı da yabancılarmış!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder