Geçenlerde bir televizyon programında "oturarak şarkı söylenmez ama ben her türlü söylerim" demişti ve çok güzel söylemişti medyada şarkı söyleyemedi haberleri çıksa da. Gerçekten çok güçlü bir sesi var Tuğba Özerk'in değerlendiremediği ama mutlaka değerlendirmesi gerektiği. "Lo Lo Lo" klibinde bayağı cesurdu görsel olarak. "Sesimin, görselliğimin önüne geçmemesi için hep kapalı kaldım" diyor son röportajında ve bayağı cesur pozlar da vermiş. Soyunsun, hiçbir sakıncası yok ama artık güzel şarkılar da bulsun da o güzelim sesini değerlendirsin.
Bir de bazı sanatçılar da kendim bestelerim, kendim söylerim gibi bir inat var. Bestecilik ayrı bir şeydir, yorumculuk. Yani üretemiyorsan, "illa ki kendi şarkımı söyleyeceğim" diye tutturmanın hiçbir alemi yok. "Kendi şarkılarımı söyleyeceğim" inadını Şebnem Ferah'ta da görüyoruz. Söylüyorsunuz da ne oluyor sanki. Koskoca sezen Aksu bilmiyor mu fabrika gibi şarkı üretirken sadece kendi şarkılarını söylemesini. İnsan tükenir ve kendini tekrar etmeye başlar bestecilikte. Ve hep aynı şarkıyı söylüyormuş duygusu uyandırır dinleyicide. Bu en iyi besteci şarkıcılarda bile böyledir. Aslında üretilenler vasat değildir ama birbirine çok benzediği için heyecan yaratmaz.
Aynı bestecinin şarkıları, farklı şarkıcılarda değişik değişik kimlik bulabilir ama. Kendini tekrar etmeyen tartışmasız 1 numaralı besteci Cenk Taşkan'dır ülkemizde. Sonra da Ali Kocatepe'yi çok severim. O da keşke şarkıcılığı hiç denemeseymiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder