8 Haziran 2014 Pazar

Eşcinsellik toplumsal seviyede olmasa, homofobi bu kadar şiddetli olmaz

Onunla tanışmamız ve ilişkiye başlamamız yıllar-yıllar oldu ve hala devam ediyor ilişkimiz. Başlarda ben ona ne cinsel ne de duygusal bir şey hissediyordum ama zamanla tensel ve ruhsal bir uyum başladı aramızda. Yani ben de bir şeyler hissediyorum artık her açıdan. Onun hayatına benden başka erkek girmedi diyebiliriz. Diyebiliriz, diyorum, çünkü heteroseksüel ilişki yaşadığı bir başkası vesilesiyle bir kişiyle daha olmuş benden sonra. Aslında o başka erkeklerle de beraber olmak istiyor ama toplumsal konumundan dolayı cesaret edemiyor. Biliyorsunuz erkeklerin toplumsal anlamda mecburi olarak edinilmiş statüleri vardır korumaları gereken. Bu durum da onları sınırlamaktadır. Yani erkek erkeğe ilişkisinin gizli bir şekilde devam ettirmek istemektedir kimseye güvenemediği için. Tabi en başta kendine güvenmediği için.

Ona bu gece bir soru sordum. Tabi daha önce de sordum ama bugün emin bir cevap alabilmek için sordum: "Benimle tanışmadan önce hiç erkek erkeğe beraberlik aklından geçmiş miydi?" Cevabı tabiki de kocaman bir "hayır" idi. Ben bu cevaba inanıyorum, çünkü beraber olduğum bu kişinin samimiyetine inanıyorum. Çünkü çoğu erkek gibi eşcinsellerle sadece cinsellikten zevk amacıyla beraber olduğunu savunanlardan değil. Eşcinselliğini kabul ediyor. Peki bir eşcinsel, eşcinsel olup da nasıl yıllarca eşcinselliğini keşefedemez; hiç mi aklına düşmez erkek erkeğe ilişki. Peki nasıl oluyor da eşcinselliği hiç hissetmeyen birisi bu kadar içten bir eşcinsellik yaşayabilmektedir. Yani bu kişinin eşcinselliği heteroseksüelce aktif zevk amaçlı ilişki şeklinde değil ki. Hem fiziksel olarak, hem de duygusal anlamda eşcinselliği dibine kadar yaşıyor. Ona diyorum ki, "O zaman bütün erkekler eşcinsel". O da, "evet" diyor. Yani heteroseksüel ilişkiler yaşayan ve eşcinselliği hiç düşünmeyen bir kişi herhangi bir şekilde eşcinsel ilişki yaşamaya başlıyor ve eşcinsellik vazgeçilmezi oluyor, resmen kendini buluyor. "Peki hala kadınlardan zevk alıyor musun?", diyorum; "evet", diyor. "Kendini kandırmış olmayasın" diyorum; "hayır" diyor. "Peki bir kadınlar sevişirken bir erkek seninle sevişmek için yanına çağırsa kadını bırakır mısın?" diyorum; "evet" diyor.

Şimdi bu erkek ya eşcinselliğini sonradan keşfedenlerden ve de hala eşcinselliğe tam anlamıyla inanmayanlardan, ya da benimle tanışmadan önce eşcinselliği hiç düşünmediğini söylerken yalana sığınıyor. İnsanlar yalan söyleyebilir mi; söyleyebilir. Peki belli bir süreçten, 10 küsur yıldan sonra bile her konuda güvendiği bir kişiye yalan söyleyebilir mi; bilmem, söyleyebilir de. Ona diyorum ki, eşcinselliği benimle tanışmadan önce hiç düşünmediği konusunda, "O zaman bütün erkekler eşcinsel. Fırsatını bulunca ve de eşcinsellikle barışınca eşcinsel ilişki yaşayabiliyorlar." Evet, diyor.

Bu durum homofobiklere de fırsat verecektir eşcinselliğin çevresel olduğu konusundaki iddialarında haklı olduklarını hatırlatmak için. Ben de "hayır" diyorum: eşcinsellik zaten var, bütün erkekler eşcinsel ve aslolan eşcinsellik. Heteroseksüellik insan soyunun devamlılığı için sadece bir görev. Dünyaya şu anda heteroseksizm egemen olduğu için de normalmiş gibi dayatılıyor. Heteroseksizm olmasaydı, eşcinsellik normal karşılanacak ve herkesin öncelikli ilişkisi eşcinsellik olacaktı. Heteroseksizmin bu kadar homofobik olmasının sebebi de bu. Yani eşcinselliği serbest bırakınca, herkesin eşcinsel olmasından korkuyor. Olmayan bir şey zaten varolmazki. Eşcinsellik var ki, ister çevresel diyin, ister sapıklık diyin herkesin böyle bir ilişki yaşamasından korkuluyor ve herkese homofobi aşılanıyor.

Ve, bütün bu homofobiye rağmen milyonlar sokaklara dökülüyorsa eşcinsel hakları için, demek ki vazgeçilmez olduğu için gerçek olan eşcinselliktir. Heteroseksüelliği savunanlarınki, heteroseksizmin içselleşmesinden başka bir şey değil. İnsanlara heteroseksizm dayatılmasa, homofobi olmayacağı gibi, gerçekten herkes eşcinsel ilişki yaşayabilir. Heteroseksizmin korkusu belki de zaten eşcinsellik değil; çünkü o da biliyor eşcinsellik gerçeğini, hatta herkesin ister çevresel, ister genetiksel eşcinsel olduğunu, herkesin eşcinsel ilişki yaşamak isteyeceğini. Yoksa aslolan heteroseksüellik olsa, heteroseksizm bu kadar tantana koparmazdı. Özellikle bilinçsiz toplumlarda herkesin sadece kendini düşündüğü bir dünyada, heteroseksüelliğin tek doğru olduğuna inanılsa kimin umrunda olur ki eşcinsellik. Evet homofobinin altında yatan toplumsal bir eşcinselliktir. Uzmanlar bireysel homofobinin altında yatan gerçeğin bastırılmış eşcinsellik olduğunun altını çiziyorlar. Homofobinin de % 100 yakın olduğunu düşünürsek, eşcinselliğin mi gerçek cinsel yönelim, heteroseksüelliğin mi gerçek cinsel yönelim olduğunu anlayabiliriz.

Bir konu da çok önemli aslında. Toplumdaki bilinç seviyesi ne kadar düşük olursa, farklılıklara karşı nefrete dayalı ötekileştirme de o kadar şiddetli oluyor. Kendisiyle barışık ve de açık eşcinsellere baktığımız zaman, ne kadar topluma ve toplumsal, özellikle heteroseksist değerlere karşı kendini bir o kadar muhafaza ettiğini görebiliyoruz. Geleneksel yapının maddi-manevi unsurları ve yaptırımları, onun-bilinçli eşcinsellerin eşcinsellik gerçeğini görmezlikten gelmesine sebep olmuyor. Zaten heteroseksizm de, bilinçsizler üzerinden oynuyor homofobi kozunu. Yani bütün eşcinseller eşcinselliklerinin arkasında dursa, belki hiçbir erkek eşcinsellikten kaçmayacak. Yani heteroseksizm, eşcinsellerin homofobiyi içselleştirmelerini sağlıyor ve heteroseksizmi eşcinsellerle sağlama alıyor. Yani her erkek eşcinselse, eşcinselliğe karşı kullanılabilecek içselleştirilmiş bir homofobisi olacaktır doğal olarak.

Peki bir eşcinsel olarak benim neden heterofobim yok. Her yol eşcinselliğe çıkıyor. Çünkü zerre kadar heteroseksüelliğimin olmadığının bilincindeyim ve korkuya dayalı nefrete ihtiyaç hissetmiyorum. İnsanın içinde olmayan bir şeye karşı korkusu olsaydı, heterofobinin de olması gerekmez miydi? Neden heterofobi yok? Neden eşcinsellerin heteroseksüelliğe karşı nefreti yok? Çünkü hiçbir eşcinselin için de heteroseksüellik yok. Tekrar soruyorum; neden heteroseksüller akıl ve mantık çerçevesinde içlerinde eşcinsellik yoksa, hiçbir şeye, hiçbir kimseye zararı olmayan eşcinsellikten nefret eder.

Biliyorum bir çok heteroseksüel(zannedene)e düşüncelerim saçma gelecek. Gerçekten heterosksüeller cinsel kimliklerinin ne kadar farkındalar, ne kadar heteroseksizmden bağımsız bir kimlikleri var?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder