Twitter'ın kapatılması iyi oldu!

Twitter kapatıldı. Kapatılsın. Hatta internetin fişi tamamen çekilsin. Cep telefonları da yasaklansın. Sabit hatlar da herkese verilmesin. Gazeteler kapatılsın. Televizyonlar, radyolar kapatılsın. Sadece hükümetin, halka kendi çıkarları doğrultusunda uygulamalarını falan duyurmak istediği belli saatlerde yayın yapılsın!!!

Zaten bir çoğunun umrunda değil ki iletişimin engellenmesi. Onlar zannediyor ki,Twitter bazılarının eğlencesi ve hükümetin açıklarını ortaya çıkaran bir mekanizma. Özgürlükçülerin  gerçekleri haykırması da kimsenin umrunda değil. Çünkü "Başa geçen, istediği şekilde at oynatır" düşüncesindeler. Aynı kendileri gibi. Bilmiyorlar ki gün gelecek tüm özgürlüklerimiz elimizden alınmaya çalışılacak. Twitter kapatılınca ne olacak ki... Amaç ve daha kötüsü; kadınların hepsinin başı kapatılacak, eğitim hakkı ellerinden alınacak, kısaca şeriat yasaları bile gelecek. İnanmıyorsunuz değil mi? 11 yıl da gelinen noktayı görebiliyor musunuz peki? Göremezsiniz, çünkü görmek istemiyorsunuz, sizin de işinize böylesi geliyor ama gördüğünüzde de geç kalmış olacaksınız.

Twitter'ın kapatılmasının, baskı ve yasakların hayata geçmesinin güzel tarafları da var. Ülkemiz testten geçiyor; ne kadar özgürlükçü, ne kadar baskıcıyız? Uyuyanlara uyarı aracı da olabilir yasakların şiddetinin artmasının. Baskının şiddetinin artmasına rağmen hala insanlar uyumak istiyorlarsa, dönüşüm, değişim insanların kafasında olmadıktan sonra yapılabilecek bir şey yok. Ya canları yana yana özgürlüğe doğru yol alacaklar, ya da canları yana yana baskıya alışacaklar. İktidar için de bir test aracı baskılar, yasaklar. Ama onlar işini iyi biliyorlar; tepki varsa vidayı biraz gevşetiyorlar, tepki yoksa sıktıkça sıkıyorlar.

Bir de özgürlüğe karşı olup da özgürlüğün nimetlerinden faydalananlar var. İkiyüzlülükleri iyice ortaya çıkacak diyeceğim ama...

Dünya ne mi der? İktidarın dünya umrunda olmadığı gibi, dünyanın da biz samimi bir şekilde umrunda değiliz. Dünya ne yapacak ki biz bir şey yapmadıktan sonra. En fazla demokrasi eleştirisinde bulunurlar.

Tek güvendiğim, iletişim çağında gençlerin iletişimsiz yapamayacağı ve bu baskıların bir gün patlamaya sebep olacağı. Yani iktidar bir bakıma dönüşüme ivme kazandırıyor. Çünkü evrenin kendi kendini onarma sistematiği vardır. Bazen gereğinden fazla durağanlık, hatta gerileme, hızlı bir ilerlemeyle açığını kapatıp normal seviyesini yakalayacaktır.

AB Twitter yasağı uygulamasını ödlekçe bulmuş. Bizde bir atasözü vardır: Korkunun ecele faydası yoktur. İktidarın bence son zamanlarda durumu bu: "Ecel varsa korkusuzca davranmalıyız. Ne kadar yasaklayabilirsek o kadar kar" diye düşünüyor olmalılar. İktidar sarhoşluğuna kendilerini o kadar kaptırmışlar ki, kendi sonlarını hızlandırdıklarının farkında bile değiller. Belki de farkındalar, başka alternatifleri kalmadığı için saldırgan bir politika uygulayıp üste çıkmaya çalışıyorlar.

Yepyeni bir gündemimiz daha oldu artık. Çok maceraperest bir ülkeyiz doğrusu. Bakalım ne kadar idare edecek Twitter yasağı bizi.

Yasakçı olduğumuzu biliyordum ama dünyada Çin'den sonra ikinci olduğumuzu bilmiyordum. Çin de olmasa dünyada en yasakçı ülkeyiz ha! İlginç. Bir de demokratik bir ülke olduğumuz iddia edilir. Artık geri bir ülke olduğumuzu kabul ederiz belki bundan sonra.

Artık Türkiye'yi Twitter yasağı kesmez. You Tube, Facebook, Blogger... sırasıyla kapanabilir.

Yalnız ben şuna da inanıyorum. Yani Twitter'ın kapatılarak iletişim özgürlüğünün kısıtlanması, daha büyük bir kitlesel bir tepkiye sebep olabilir. Çünkü insanların akıllarının başlarına gelmesi için canlarının yanması gerekir. Bu baskılar iktidarın, "Gönderin bizi, gönderin bizi" demesi gibime geliyor.

Bakalım Twitter'in kapatılmasının etkisi kaç şiddetinde olacak?