27 Aralık 2012 Perşembe

Eurovision'la İlgili Homofobik Potaya İlk Düşen Levent Yüksel Oldu

Eşcinseller Öncellikle Kurumsal Homofobiyle Mücadele Etmeliler

Potaya ilk düşen Levent Yüksel oldu ama ben Levent Yüksel'in homofobik olacağına ve de "Eurovision bir eşcinsel yarışması olduğu için katılmadığımız iyi oldu" demesini öyle bariz bir nefret şekli olarak görmüyorum. Bunu sadece müzikalitenin düşük olduğu bir organizasyona "katılmasak da olur" anlamında söylediğine inanıyorum. Bilmediğimiz varolan bir homofobisinin Eurovision'la ilgili sorulan bir soruyla çıkma ihtimali de hasıl olabilir tabi.

Bu tür sözlerin eşcinselliğe karşı önyargıyı besleyip, eşcinsel karşıtlığını arttıracağı gözardı edilemez ama şu hayatta ne homofobilerle karşılaşıyoruz ki, bunun Levent Yüksel'i eşcinsellerin cephe almasını gerektirecek bir durum olduğuna inanmıyorum. Bir kere Levent Yüksel'in de eşcinsellere kastı olacağına hiç ama hiç inanmıyorum. Çünkü homofobik bir sanatçı, eşcinsel bir sanatçıyla çalışacak kadar çıkarcı ve iki yüzlü olamaz diye düşünüyorum. Ne güzeldir Murathan Mungan'ın sözleriyle söylediği "Aşk Mümkün Müdür Hala?" şarkısı.

Sanatçılar ağızlarından çıkacak cümleleri iki kere düşünüp de sarf etmesi gerektiğinin altını çiziyorum ama bir yarışma hakkında düşüncelerini ifade eden bir sanatçıdan çok, TRT gibi gizli politika yürütenlere karşı önlem almak gerekiyor öncelikli olarak. Hani diyebilirim ki, "Levent Yüksel'in homofobisinden ne olacak?". Sarf ettiği cümleler her ne şekilde olursa olsun kabul edilemez ama aba altından sopa gösterip de eşcinselleri piyasadan silmeye çalışan ve silen kurumsal homofobiyle mücadele edilmesi gerekiyor en başta.

Bu mücadele tabi elimizde topla, tüfekle TRT kurumunu basma şeklinde olmayacak. TRT'de açık eşcinsel olarak varolmakla mümkün olacak. Varolamıyorsak neden varolamıyorumuzu haykırıp, bunun mücadelesini vermeliyiz. İçinde yaşadığımız Devletin kurumlarında, birimlerinde açık bir eşcinsel olarak varolabilme mücadelesi, homofobilerini kusanlara karşı didişmekten daha etkili olacaktır.

TRT Eurovision'a eşcinsel karşıtı olduğu için mi katılmıyor?" diye sorduğumda, TRT'nin homofobik olmayacağına dair bazı iyimser sözler duymuştum. Neymiş, TRT eşcinsel sanatçılara yer veriyormuş. Peki o eşcinsel sanatçılar eşcinsel olarak mı yer alıyorlar TRT'de? İçinde eşcinsel kelimesi geçen şarkılar mı söylüyorlar? Konuşma esnasında yeri geldiğinde "Ben eşcinselim" diye eşcinselliklerini dile getirebiliyorlar mı?

"Kim eşcinselliğini dile getiriyor ki sanatçılar getirsin" diyebilirsiniz. Demek ki TRT'de eşcinsel olarak varolduğunu iddia ettiklerimizi, eşcinselliğin temsiliyeti olarak görmememiz gerekiyor. Sanatçıların veya eşcinsel olanların gizli eşcinsel olarak varolması da, TRT'nin eşcinselliği normal karşıladığını boş verin, homofobik olmadığını göstermez.

TRT kimin kurumu? Radyo Televizyon Denetme Kurulu kimin kurumu? Eşcinsellikle ilgili dizi ve programlara hangi nefretle baktığını bilmiyor sanırım Devlet'in ve kurumu olan TRT'nin homofobisinin olmadığını iddia edenler? Nerede feminen görünümlü şarkıcılarımız? Hepsi erkek oldu sanırım. Erkek olmak zorunda kaldılar daha doğrusu.

Sık-sık eski görüntüleriyle karşılaştığımız Zeki Müren kendisi bile "ben eşcinselim" dememiş ki, TRT Zeki Müren'i eşcinsel tehlike olarak görsün. O bir "Gay-Eğlendirici"ymiş ve geyliğini eğlendiricilik olarak kullanmış. Eğlendiriciler de ne kadar tehlikeli olabilirler ki? Onlar uzaktaki, toplumsal hayatın içine girip ortamı karıştırmaları söz konusu olmayan öteki konumundaki yıldızlar. Hem bakmayın öyle halkın bazı sanatçıları yıldızlaştırdıklarına. Bakalım özel hayatlarına yaklaştıracaklar mı? TRT'de yer alan sanatçılar da özel hayatımızı bulandırmayacak konumda yer aldıkları için yer bulabiliyorlar ekranlarda. Hadi bir eşcinsel şarkıcı açık kimliğiyle homofobiden muzdaripliğini anlatsın şarkılarında, nelere gelecek başına bakalım.

Konu dağıldı gibi gelebilir ama dağılmadı. Eşcinsellerin öncelikli olarak mücadele etmesi gereken alan, kendi içimizdeki homofobi ve Devletin Kurumları'ndaki gizli veya açık homofobi. Yoksa daha ne sanatçılar bariz homofobilerini kusuyorlar da, gene eşcinseller tarafından el üstünde tutuluyorlar. Umarım Levent Yüksel gizli homofobiklerin de ortaya çıkmasına vesile olur bu açık yürekliliğiyle. Çünkü ben TRT'nin en büyük eşcinsel karşıtı olduğunun ve bu yüzden Eurovision'a katılmadığının altını çiziyorum hala. Zamanı gelecek bu homofobik zihniyet gerçek yüzünü gösterecek, pırtlayacak bir yerlerden.

Eşcinsellerin "Levent Yüksel neden böyle söyledi" diye kafa tutmaları yerine, TRT'yi Eurovision Şarkı Yarışması'na katılma konusunda ikna etmeye çalışmaları daha akıllıca olur bence. Kaç kişi "TRT bu yıl Eurovision Şarkı Yarışması'na neden katılmıyor?" diye sorguladı acaba? Çünkü onlar da TRT'nin bahanelerine inandı ve TRT'yi haklı buldu veya her zamanki duyarsızlıklarından başka bir şey değil. "Eurovision 'Gay'lerin yarışması" deniyorsa, bu yarışmaya eşcinsellerin sahip çıkması gerekmez miydi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder