26 Mayıs 2012 Cumartesi

Eşcinsel Hakları için, Eşcinsellerin de Politikleşmesinden Başka Seçenek Yoktur

Eşcinsellerin gasp edilen haklarına kavuşabilmeleri, heteroseksüeller kadar bile olsun insanca yaşayabilmeleri için eşcinselliğin politikleşmesi, eşcinsellerin politikaya atılıp politika yoluyla hak mücadelesi yapmasından başka hiçbir çıkar yol yoktur. Çünkü insanlık sadece dilde olduğu için öyle çatır-çatır siyaset yapılmayınca kimse-kimsenin gasp ettiği hakkını geri vermiyor.

Çünkü sömürgeci sistemde birbirinin üstüne basarak varolmak normalleşmiş. Heteroseksist bir dünyada da erkekliğin varoluş şekli eşcinselliği yok saymak üzerine kurulmuş. Hal böyle olunca da kim ipler ki görünür olmayan, dile getirilmeyen eşcinselliği.

Görünür olmak ve dile gelmek de yetmiyor üstelik. Sen istediğin kadar eşcinsel olarak veya transseksüel olarak ayrımcılığa maruz kaldığını söyle veya göz göre-göre öldürül. Zaten istenilen bu değil mi? Niye sana yardım etsinler ki üstelik bu kadar lanetlerlerken, bilimsellikten uzak kendi değerleriyle ahlaksız ilan ederlerken.

Eşcinsel hakları mücadelesi politik bir dilde anlatılmadıktan, politik bir şekilde yapılmadıktan sonra da bir noktaya kadar işe yarayabilir. Eşcinseller kendi aralarında kendilerine inanabilirler, tabi ilk aşamada en önemli olan da eşcinsellerin kendi kimliklerine inanmalarıdır ama ondan sonrasında eşcinsel hakları ve eşcinseller politikleşmedikten sonra eşcinsel hakları havada kalır.

Çünkü heteroseksist sistem herkesin hakkını gasp etmiş ve sadece kendilerine ait olduğunu iddia ederek, ayaklanma çıkıp sistemin çökmememsi için sus payı şeklinde azar-azar vermeye çalışıyor herkesin hakkını. Buna da, yani azla-sunulanla yetinilmesine, doğru sistemin heteroseksizm olduğuna o kadar inandırılmış ki herkes, hiç kimse, özellikle de eşcinseller heteroseksist bir dünyada haklarına kavuşabileceklerine hiçbir zaman inanmıyor. O yüzden dolaylı da olsa kendileri için kazılmasına yardım ettikleri çaresizlik çukurunda heteroseksüel-heteroseksüel yaşıyorlar.

Oysa eşcinselliklerine inandıkları kadar haklarına kavuşabileceklerine de inansalar, belki biraz kıçlarını kaldırıp örgütlenebilirler, siyasileşebilirler-politikleşebilirler, politik yollarla gasp edilen haklarını, gasp edenlerin elinden aynı dille ve yolla alabilirler. Bu inançsızlık tabiki de eşcinseller gibi belli bir kesime ait hareketsizlik değil. Toplumun her kesimi sindirilmiş, her kesimi şükür toplumu haline gelmiş, hepsi umudunu kesmiş insanca yaşamaktan. Bir çoğu da insanca yaşamanın heteroseksistçe yaşamak olduğuna kendini inandırmış.

Çok acı bir şey insanların kendilerini yok eden ve yok saymaya devam eden heteroseksist değerleri içselleştirip bunlara sahip çıkması, bunlarla varolması, heteroseksist değerler olmadan yaşanılmayacağına inanması.

Heteoseksist sistem öyle kurnaz ki, yaşamın her biriminden egemen olduğu kurumlara kadar bu örgütlenmenin, politikleşmenin önüne engeller koymuş. Ne haklarını ifade özgürlüğü kapsamında dile getirebiliyorsun, ne de yüksek bir sesle dile getirebilmek için örgütlenebiliyorsun.

Yapılacak tek şey örgütlenip politika yapmak bütün engellere rağmen. Ama bunun için önce ulusaldan yerele kadar politika ve örgütlenme bilincinin oluşması, oluşturulması gerekiyor. Yoksa eşcinsellerimiz heteroseksüelliğin doğru olduğuna, ailelerini üzmemek için açık eşcinsel olamayacakları bahanesinin arkasına sığınmaya devam ederler. Belli bir yaştan sonra da teslim olmaktan başka da çareleri kalmaz zaten.

Eşcinseller nasıl mı politikleşecek? Eşcinsellerin de herkes kadar insanca yaşama haklarının olduğuna inandırılarak. Eşcinselliğine inanıyorsan, insanca yaşama hakkın da vardır çünkü.

Son günlerde eşcinsellik birazcık olsun politikleşti ama taşıma suyuyla değirmen ne kadar döner ki? Biz eşcinseller kendimiz kendi  haklarımıza sahip çıkarsak, biz eşcinseller örgütlenip politika yaparsak, haklarımıza tam anlamıyla ve kısa sürede o zaman kavuşabiliriz ancak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder