VATANDAŞ ARTIK KARPUZLARIN "YARIM" SATILMASINA ŞAŞIRIYOR AMA BUNUN NEDEN OLDUĞUNU SORGULAMIYOR; Sandıkta verdiğiniz tam oylar, yarım karpuza dönüşmüş!
Herkes hayatından şikayetçi ama neden bu hale geldik diye kendini sorgulamıyor! Hayat pahalı olduğu için yaşam koşulları zor ama her şeyin sizin seçiminiz olduğunu unutmayın. Dolar durduk yere yükselmiyor, ihtiyaçlar durduk yere pahalanmıyor. Sizin seçtikleriniz, durumu iyi yönetemiyor veya kendi çıkarlarına uygun şekilde yönetiyor. Eğer üretim olmaz, ihracat olmaz ve de ithalat artar ise, hayat elbette kaçınılmaz olarak pahalı olur. Niye üretim yok; çünkü olmaması için çıkar amaçlı bir sistem uygulanıyor. Eğer çiftçinin ürettiği patates siğilli diye üretim yasaklanıyorsa ve arkasında tanıdık birinden patates ithalatı çıkıyıyorsa, hayatın pahalanması işte böyle şeylerdendir. Eğer vergileriniz, topluma faydalı işlere-fabrika gibi vatandaşı istihdama yönelik iş alanlarına dönüşmeyip, lüzumsuz yerlere aktarılıyorsa-mesela yolcusu olmayacak bir yere sırf birilerine ihale ile para kazandırmak için havaalanı açılıyorsa; işsizlik bunlardandır. Eğer sorunlarınıza duyarsız kalınıyorsa, iktidarların çıkarları için yarattıkları ideolojilerine kurban edildiğiniz içindir. Eğer olanları kavrayamıyorsanız, eğitimsiz ve de çaresiz bırakıldığınız içindir. Ne demek oluyor bu? Eğitimsiz bırakılınca en başta nüfus kontrolü diye bir şey olmuyor. Çok nüfusa ise sadece ekonomi değil, bizi anlayamasınlar diye eğitim de yetmiyor. Bize muhtaç kalsınlar diye, ekonominin yetişmemesi zaten bile isteye bir poltika. Çünkü insanlar yoksulluğu zamanla normalleştiriyor ve bir paket makarnayı falan iktidarların bir lütfu olarak görmeye başlıyor zamanla. Amaç şükür toplumu yaratmak. Bu da krallık gibi bir şey yani anlayacağınız. Eğitim meselesine gelince... Evet, insnalar eğitimsiz kalınca hiçbir şeyi doğru düzgün kavrayamaz ve hayata geçiremez. Mesela insnalar çok parayı bulunca uzun vadede gelir eştisizliğinin huzursuz ve geri bir toplum yaratacağını düşünemeyip bencilce kendi ceplerini düşünür. Çünkü hayat paylaşınca güzeldir. Bütün dünya senin olunca, insanlar açken, onlarla sağlıklı bir şekilde sosyalleşemeyince çok mu huzurlu olacağınızı zannediyorsunuz? Dengesiz sistemde insanlar arasında sağlıklı ilişki kurulamaz. Sen benim hakkımı yiyip lüks hayat sürerken, ben senin hakkında iyi düşünemem, "alın teriyle kazanmış hakkıdır" diyemem. Ama insanlar işte cahil bırakıldığı için, gelir eştitsizliğinin hak yenilerek olduğunu düşünemiyor. Zeki imiş, çalışmış, öyle varsıl olmuş zannediyor. Sonradan bir yere gelenler de, aynı zihniyeti sürdürüyor. Ve böylece, iktidar olmak vatandaşı düşünmek değil maddi ve ideolojik olarak kendini düşünmek oluyor. Demokrasi de sözde veya iktidarın çıkarlarına yönelik sözde bir demokrasi oluyor. Literatürde de buna diktatörlük diyorlar ama...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder