İstanbul Sözleşmesi, homofobiyi kabak gibi ortaya çıkartan bir turnusol kağıdı vazifesi gördü adeta. Türk toplumu tarihinde, hiç konuşulmadığı kadar eşcinsellik konuşuldu bu sene. Kimlerin homofobik olduğunu biliyorduk da, kimlerin ikiyüzlü olduğunu da öğrendik. Hani o herkesin cinsel tercihi kendisini ilgilendirir, diyenler gerçek yüzlerini gösterdiler. Ve sevindirici tarafı, eşcinsellik destekçiliğinin oy toplamak amacıyla sadece siyasi bir rant olmadığını gösterdi özellikle CHP'li belediyeler ve başkanları. Umutsuz değilim homofobiye rağmen; çünkü eşcinselliği konuşmak, eşcinselleri susturmak veya konuyu örtbas etmekten elbette daha iyidir. Artık homofobiklerin sınırlarını da biliyoruz, eşcinsel dostlarımızın samimiyetlerini de. Bana göre 2020 Türkiye'de eşcinsellik adına bir dönüm noktasıdır.
Kimler şikayet ediyor bilmiyorum ama LGBTİ sayfalarımda veya tüm sayfalarımda paylaşımlarım sakıncalı bulunduğu için gene engellendim. Oysa paylaştıklarımı herkes biliyor. Eğer sakıncalı olsaydı, şimdiye kadar hukuk çoktan devreye girerdi. Facabook'unki sadece işgüzarlık. Bir de sayfamı kapatmakla tehdit etti facebook. Bu uyarıymış, kapatabilirlermiş. İşte Türkiye'deki özgürlük anlayışı bu; "iktidara benzemiyorsan, sustururuz!". Oysa eşcinsellerin öldürülmesine kadar varolan homofobiye karşı savunu yapmak, bir insanlık görevidir. Tabi insan olmanın, duyarlı olmanın hiçbir önemi yok, gereği de yok değil mi Türkiye'de? Şimdi Türkiye'de eşcinselliğe karşı çıkmak bir vazifeymiş gibi davranıyorlar ama bir eşcinselin insanca yaşama mücadelesi kötü bir şey oluyor. Dogmatizm savunulabilrMİŞ ama doğanın varolan eşcinsellik gerçeği ahlaksızlıkMIŞ! Engellenmemin tek sebebi eşcinsellikle ilgili olduğundan çok eminim. Çünkü herşeyi paylaşabilirken bile, Gay Haber bloğumdaki haberleri link olarak paylaşmam engellendiği gibi, facebook yetkilileri, facebook gay haber sayfamdaki, Gay Haber bloğumdan yıllardır paylaştığım tüm haberleri temizlemişti nasıl becerdilerse.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder