Diyanet açık ve net bir şekilde eşcinselliğin hastalık ve günah olduğunu beyan etti, devletin en üst mercisi de buna destek çıktı ya... Tabii bu üst noktaların açıklamasından herkes öyle bir cesaret aldı ki, yanı karşılarına eşcinsellikle ilgili bir olay çıksa, olayın öznesi bir eşcinsel oracıkta linç edilebilir. ÇÜNKÜÜÜÜ, bir kere bir kesimi hasta, sapık ve günahkar diye mimlemek, nefrete, nefret suçlarına davetiye çıkartmak olduğu için, senin inancın ne olursa olsun, açıklamalarını neye dayandırırsan dayandır, bu bir ifade özgürlüğü falan değildir, resmen nefret suçudur; çünkü sen belli bir kesim olan eşcinselleri övmüyorsun burada, onları toplumun inanç sistemine ters diye kötülüyorsun. Onlara hasta diyorsun, sapık diyorsun, dinimizde bu yok diyorsun...
Peki ne yapsın eşcinseller..? Homofobiye maruz kalmak için mi eşcinsel olduklarını sanıyorsunuz; hangi insan nefret edilmek için eşcinsel olmak ister ki eğer doğuştan eşcinsel değilse? Eşcinsel olmanın sebebi sizin söylediğiniz gibi dış güçlerin, Türk toplumunun aile kavramını çökertmelerine alet olmak için değil veya insan türünün tükenmesi için de değil veya "of hadi canımız sıkıldı eşcinsel ilişki yaşayalım" manasında marjinalize olmak gibi bir şey de değil, iradesiz veya hasta oldukları için hiç değil çünkü hastalığın, hasta olmanın literatürde bir koşulu var, kısaca eşcinsel olmanın hiçbir nedeni yok, adamlar-kadınlar öyle doğmuşlar, içlerinden öyle geldiği için eşcinseller. Heteroseksüeller nasıl heteroseksüel ise, bunu anlamak da zor bir şey değil; eşcinselliği anlamamak sadece insan olamamakla alakalı, sadece vicdanları çalıştırmamakla, empati kuramamak veya kurmak istememekle alakalı...
Peki ne yapsın eşcinseller dedik; 1. Sizin canınızın çok istediği gibi öyle eşcinsellikten kurtulmanın imkanı yok. İkincisi, hayır niye eşcinseller heteroseksüelleşmek zorunda olsun ki; beyinlerinizi siz düzelttirmek zorundasınız. Çünkü nefretin sebebi cahilliktir. Eğer konuya muvaffak olursanız, korkuya dayalı nefretinizin lüzumsuz olduğunu, aslında bu nefretinizin, nefret duyduğunuz insanlar kadar size de zarar verdiğini görebilirsiniz. Çünkü bir kere hep nefret halinde kalarak psikolojinizi tersine çalıştırıyorsunuz, bu da size olumsuz etki yapan bir durum. Daha geniş boyutta bakarsak olaya, eşcinselleri hayattan dışlayarak, toplumdan soyutlayarak atıl hale gelmesine sebep oluyorsunuz. Onlar da heteroseksüeller gibi cinsel yönelimleri dışında topluma katkı sağlayabilecek potansiyelleri olan bireyler ama siz ne yapıyorsunuz, dogmatizme dayanarak hem bireysel bazda, hem de toplumsal bazda problemlere sebep oluyorsunuz.
İyi düşünün, eşcinselliğin hayata getirdiği hiçbir olumsuzluk yok ama homofobinin ayrımcılık başta olmak üzere, cinayetlere kadar uzanan çok zararları var. Yani sevgi toplumu olmak varken, niye nefret toplumu olunsun ki? Ama siz bunu tercih ediyorsunuz işte. Bir deneyin eşcinsellerle birlikte yaşamayı diyeceğim ama zaten birlikte yaşıyoruz, sadece gizli yaşamak zorunda kalıyoruz biz eşcinseller eşcinselliğimizi; oysa eşcinseller daha açık bir şekilde yaşasalar, ortaya çıkan pozitif enerji etrafa da yansıyıp sosyo ekonomik anlamda toplumsal bir dönüşüme bile vesile olacaktır. Çünkü eşcinsellik öyle 3-5 kişiyle sınırlı bir şey değil ki, milyonlarla ifade edilebilen azınlık ötesi bir şey.
Ama siz ne yapıyorsunuz, şu salgın hastalık döneminde bile eşcinsellikle ilgili kötü manada gündem oluşturuyorsunuz; şimdi durduk yerde Müslüman bir toplumun en üst iki noktası olan Diyanet ve Cumhurbaşkanlığı tarafından böyle bir NEFRET söyleminde bulunmanın manası ne? Yani amaç ne durduk yerde; AKP 20 senedir iktidar ise, diğer kurumlar gibi Diyaneti de AKP'den bağımsız bir kurum değilse, AKP'nin böyle bir söyleme izin vermesi ve desteklemesi, akabinde bütün muhafazakar kesimin eşcinsel karşıtı cümleler kurmasının, zaten elinde bulunan iktidarın medyasının eşcinsellere savaş ilan etmesinin manası ne acaba? Eğer aileye veya cinsiyete veya insan türüne bir tehdit ise eşcisnellik, 1. Canlı tarihinden beri varolan eşcinselliğin, şimdiye kadar bu dediklerinizi gerçekleştirmesi gerekmez miydi, 2. Günah ise de, herkesin günahı boynuna. Olaya biraz akıl ve mantık çerçevesinde bakın diyeceğim ama bakılabilseydi-bakabilseydiniz zaten, şu anda gelinen nokta bu olmazdı değil mi?
Aslında, gerçekten eşcinselliğe dair saçmalıklarınıza siz kendiniz inanıyor musunuz, yoksa yapınız gereği saldıracağınız en kurban kesim eşcinseller olduğu için, içgüdüsel ilkel gerçekleştirmelerinizin en kolay yolu mu bu saldırgan politika; çünkü canlılar evrim süreçleri seviyesinde kendilerini bir şekilde gerçekleştirirler. Yani mesela kediler ağaca tırmanırlar, birbirlerine saldırırlar vesaire... İnsanların neye inandıkları ve nasıl yaşadıkları da evrimsel süreçlerinin bir parçasıdır. O yüzden homofobiyi de bu sürecin parçası olarak normal mi karşılamalıyız diye düşünmeden de edemiyor insan! Yani insanlar düşünebilme ve konuşabilme yetileri sayesinde aslında kendilerini öğrenerek geliştirebilme imkanlarına sahipler ama belki daha iyi bir seviye yakalanamadığından, belki de o kapasitenin doğru bir eğitim sürecinden geçirilmediği için kullanılamamasından dolayı, insani veya hukuki anlamda suç sayılabilecek davranışlarda bulunabiliyorlar akıllı telefonların kullanıldığı bir devirde BİLE.
Sanki biz hala sağlıklı bir özne olamamışız, hala kendimizin farkında değilmişiz gibime geliyor insan türü olarak. Tamam psikolojimiz o şekilde kumanda ediyor olabilir hala, yani hala dogmatik birer canlı olabiliriz ama Batı bunu nasıl gerçekleştiriyorsa, yani nasıl birilerine zarar vermemek için bir fren istemi uygulanıyorsa, bunu biz de uygulayabiliriz. Yani inançlarımızla da manevi olarak tatmin olabiliriz, eğer kralllığı çok seviyorsak yani hiyerarşik bir yaşamdan kurtaramıyorsak kendimizi, bunları da sembolik manada, evrensel insan haklarını gözeterek yaşayabiliriz, yaşamak isteyen yaşayabilir ama insan yaşamına, insanın eşit ve özgürce yaşama hakkına, hatta tüm canlıların yaşama haklarına riayet edilmesi gerektiğinin göz ardı edilmeyeceği bir sistem, gelişmiş sağlıklı toplum olmanın gereklerindendir.
Yani ülkeler arasındaki farkı sadece bazı güçlerin sömürgeciliğiyle açıklamak gerçekleri görmezden gelmek olur. Gelişmiş toplumlar sadece bölgesel bir güç değil, sosyo ekonomik olarak bireylerinin huzur içinde yaşadığı sağlıklı toplumlar da ayrıca. Buna nasıl ulaşıyorlar, eğitimle. Ama gördüğüm kadarıyla dogmatik toplumlar, eşit-özgür ve demokratik olmamak için, eğitimi ikinci plana atmak için bir politika izliyorlarmış gibime geliyor. İşte farklılıkları-eşcinselleri ötekileştirmek bu yüzden, eğitimsizlik yüzünden, cahillik yüzünden. Çünkü bilmiyoruz nefret ettiğimiz, korktuğumuz ve yabancı kaldığımız şeyleri. Eşcinselliğin ne olduğunu bilimsel bazda öğrensek; bu nefret, korku ve ötekileştirme olmayacak.
Gerçekleri öğrenmek ve sevgi ile yaklaşmak yerine, din gibi bilimsel hiçbir geçerliliği olmayan dogmatik şeylere sırtınızı dayayarak nefret etmeyi, olaylara nefretle yaklaşmayı tercih ediyorsunuz. Bakınız tercih ediyorsunuz diyorum; oysa tercih diye tanımladığınız eşcinsellik tercih edilen bir şey değil ama homofobi tercih edilen bir şey. Eğer eşcinsellere sevgi ve hoşgörü ile yaklaşabilenler var ise, demek ki sevgi ile yaklaşılabiliyor demektir bu ve siz nefreti tercih etmişsiniz, homofobiyi tercih etmişsiniz. Denildiği gibi eşcinsellik ne bir tercih ne de bir hastalık ama homofobi hem bir hastalık, hem de bir tercihtir. Ve tedavi ettirebilirsiniz bu nefretinizi, homofobinizi. Ne ile mi; eğitimle, bilgiyle, sevgiyle, hoşgörüyle, insanlıkla, vicdanlarınızı ayrım yapmadan herkes için eşit şekilde devreye sokarak, emptiyle, gerekirse(gerekiyor da) hukuki yaptırımlarla...
Eşcinsellere dışlayıcı davranarak, bu konuda cahil kalarak zaten hiçbir şeyi değiştiremeyceksiniz ki. Tarihe homofobik bir dönem olarak geçecek şu anda yaşanılanlar bile. Demeyecekler ki sizin için "dini kurtarmışlar", işte "dinin lanetlediği eşcinsellere hadlerini bildirmişler" falan diye. Şu anda eşcinselleri Hitler gibi toplu olarak katletseniz BİLE, sizi aile yapısını kurtardınız, insan türünün devamlılığını sağladınız diye alkışlamayacaklar. Çünkü sizin inanıp da savunduklarınız saçma sapan, geçerliliği olmayan şeyler. Yani eşcinseller ne aile yapısına tehdit, ne de insan türüne!
Eşcinsellere karşıt söylemde bulunanlar keşke kendilerini objektif bir gözle gözlemleme şanslarına sahip olsalardı, nasıl göründüklerini bir görebilselerdi. Yani hiç insanca görünmüyorlar gerçekten. Daha da ötesi görünüyorlar; gözlerinden kin ve nefret fışkırıyor, ürkünçler. Zaten bir kesime karşı çıkarken insanın içinde sevgi olmaz ki, nefret olur. Hani bizim yaptığımız homofobi değil diyorsunuz ya eşcinsel karşıtları olarak; ne oluyor peki bu davranışlarınız ve sözleriniz; bir şeyi sevmiyorsunuz, rahatsız oluyosunuz ve onu yaralamak için kötü söylemde bulunuyorsunuz, kötü davranışta bulunuyorsunuz; bunun sevgi ve hoşgörüyle bir alakası olabilir mi? Karşınızdakinin eşcinsel olması sizin nefretinizi haklı çıkartıp nefret olmaktan çıkartabilir mi? Bir düşünün derim homofobik misiniz, değil misiniz? Niye yaptığınızı da sorgulayın güzelcene!
Bir kere din için, toplum için, aileyi korumak için, insan türünü düşündüğümüz için eşcinsellik karşıtıyız ayaklarını geçeceksiniz? Sahi siz o kadar duyarlı mıydınız?! Öyle olsaydı bir insana sırf doğuştan getirdiği bir özelliği olan eşcinsellik yüzünden bu kadar eziyet etmezdiniz. Siz şu anda eşcinsellere mezalim uyguladığınızın farkında değil misiniz? Kelli felli insanlar işleri güçleri kalmamış, eşcinsel karşıtlığı yapıyorlar. Geçmişten ders çıkarmak lazım. Dogmatik yaşam biçimlerinin Ortaçağ gibi ilkel zamanlarda insanlara neler yaptığını bilmiyorsunuz sanırım. Evet bilmiyorlar yaa! Geçmişte yaşanılan bu olaylar gururla anılmıyor ve siz de gururla anılmayacaksınız. Zaten geçmiş derdinde de olmamalıyız ders çıkarmak dışında; demek istediğim yaşadığımız şu anın tadını çıkarmak, hayatımızı insanca yaşamak. Ama siz buna engel oluyosunuz işte. Yapmayın bunu, hiç yakışmıyor koca koca insanlara. Yaa gerçekten koca bir bebek davranışı gibi görünüyor homofobik insanların konuşmaları, davranışları. Hayal edin bir kendinizi yaa, eğer göremiyorsanız.
Aslında ben yazımın başına geçmeden önce konuyu bu kadar uzatmaktan çok, sadece bir paragraflık bir şey söylemek istiyordum. Homofobik dilin eğer törpülenmezse, insnaları getirebileceği noktaya değinmek istiyordum. Mesela insanlar der ya eşcinsellik için, "amaan bana ne, herkesin kendi tercihi" veya "bana dokunmayan yılan bir yaşasın-eşcinsellik benden uzak kalsın da herkesin ne hali varsa görsün" veya "herkes dört duvar arasında yaşasın, yeter ki topluma yansıtıp da toplumun ahlakını bozmasın, çocukları falan özendirmesin" veya "herkesin fiiliyatı değil derdimiz, biz aile yapımızın derdindeyiz, insan soyunun derdindeyiz, dış güçlerin eşcisnelliği kullanarak bizi çökertmesi derdindeyiz" veya işte son olarak olduğu gibi eşcinsel karşıtlığının devletin din ve siyasi olarak eeen üst merciilerine taşınması gibi veya/akabinde(daha önce de dillendiriliyordu da, şimdi üst mercilerin de konuyla alakalı olarak homofobik bir şekilde dillenmesinin verdiği ceasretle daha potansiyel bir tehlike arzedeceği için)"eşcinsellik suç olmalı, hatta eşcinseller hapse atılmalı" veya/sonrasında "eşcinseller idam edilmeli"ye gelebilir sıra. Çünkü farklı coğrafyalarda farklı zaman dilimleri yaşanıyor ve Türkiye zamanda yolculuğu geriye doğru yaşayabilir/yaşıyor da. O yüzden hiç kimse "biz şu sebeple eşcinselliğe karşıyız, biz onu demek istemedik" gibi kaçmasın söylediği sözlerinin içeriğininin kötü bir şekilde gerçekleşme ihtimali yüksek gerçeklerinden.
Homofobinin büyüğü küçüğü olmaz ve ne zaman, hangi seviyesinin, hangi seviyeye gelip de nasıl dışarıya yansıyacağı bilinmez. Siz nefret cinayetleri nasıl oluyor sanıyorsunuz; işye o homofobinin bir eşcinselle karşılaştığı zaman herhangi bir şekilde zirve yaptığı anda. Ner'den biliyorsunuz içinizdeki homofobinin bir cinayete falan sebep olmayacağını, ner'den biliyorsunuz eşcinsel karşıtı söylemlerinizin birilerinin homofobi seviyesini yükseltmediğini? Siz aileyi veya insan türünü korumaya çalışırken, eşcinsel cinayetlerine zemin hazırlıyorsunuz. Ölen eşcinsellerin nefret kurbanı olduğunu bilmiyor musunuz, bunu düşünemiyor musunuz, yoksa düşünmek ve bilmek işinize mi gelmiyor?
Şu söylediklerim dini inancına körü körüne bağlı olanlara masal gibi gelebilir ama homofobik insanların düşünceleri ve söyledikleri de hiç aslı astarı olmayan saçma sapan şeyler biliyor musunuz? Benim eşcinselliğimden kime ne? Eğer fiiliyatta varsa bir zararı, hukukta karşılığı ne ise, çeker herkes cezasını ama eşcinselleri bir suçluymuş gibi parmakla işaret etmek gerçekten önüne geçilmesi gereken bir suçtur. Şu anda devlet başta olmak üzere eşcinsel karşırtı söylemde bulunan herkes suçludur. Öldürülen her eşcinselin akan veya akacak kanının arkasında bu zihniyetin olduğu unutulmamalı.
Bir kere bu dünya herkesin ve insanların doğdukları coğrafyalarda herkes kadar eşit ve özgür bir şekilde yaşama haklarının olduğu unutulmamalı. Hele ki bu hakkı bilmeyenlerin siyaset yapması, belli mevkilerde söylemde bulunması hukuk dışıdır. Bir devlet görevlisi her ne olursa olsun, her vatandaşını korumakla yükümlüdür. Eğer eşcinsel olduğu için bir insanı düşünmüyorsa bir devlet görevlisi, o koltukta yeri olamaz. Sorumluluk almayan, sorumluluk koltuğuna oturtulmamalı. Bana hiç kimsenin eşcinsel olduğum için hasta veya günahkar demesine hakkı yok. Ner'den buluyorsunuz bu hakkı? Dogmatizmden mi? Güldürmeyin insanı! Hadi testten geçelim bakalım; kim daha psikolojik olarak sağlıklı, kim daha fiziksel olarak sağlıklı; KİM HASTA? Günahlarımızı da tartalım... Seceremizi ortaya dökelim; bakalım kim daha günahkar? Var mı buna cesaretiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder