Aklıma şu geliyor. İktidar bir şeyleri örtbas etmek için gündem yaratıyor. Sonra bütün yandaş medyanın eline metinleri tutuşturuyor ve başlayın çığırtkanlığa diyor. Eğer muhalefetten ses gelmişse, senaryo başarıyla hedefine ulaşamış oluyor. Acaba bu çığırtkanlar, bu çığırtkanlıkları için kaç para alıyorlardır? Çünkü Diyanet'in kızı bile eşcinsellere saldırmaya başladı Avrupa'dan 35 milyon Euro yardım alıyorlar diye. Sonra ses geldikten sonra mesaj siliniyor. Yandaş medyada çığırtkanlık yapanlarsa, zaten o medyada çalışarak peşinen alıyorlar avanslarını. Çığırtkan diyorum, çünkü gazetecilik bu kadar ayağa düşemez. Çünkü konu malzemesinin bilimsel bir dayanağı olması gerekir savunulması için; dogmatizm üzerinden kitlleri tetiklemenin, ayağa kaldırmanın gerçek bir gazetecilikle alakası olamaz. Hiç eşcisnelliğin gündeme taşınmasının akıl ve mantık çerçevesinde siyaset ve gazetecilikle alakası olabilr mi? Yani iktidar denilen şey, günah-sevapla mı uğraşır, yoksa ülkeyi sosyo ekonomik ve kültürel olarak ileriye taşımak için mücadele mi eder? Yani bu sevap günah işleriyle karın bile doymaz. Artık eğitim seviyemiz bile günah sevap tartışması seviyesine düştü!
Dün gece bir rüya gördüm. Bir erkekle yataktaydım. Rüyanın konusu önemli değil aslında; cinsel yönelim olarak niye kadınla değil de bir erkeleyim rüyamda bile. Çünkü bilincim o şekilde. Yani yapım, hamurum, genetiğim eşcinsel. Bu çocukluğumdan beri böyle. Eğer ben hiç cinsel ilişkiyi fiilen yaşamasam bile; rüyalarımı, hayallerimi gene hemcinsim süsleyecek. Bur'da günahkar kim oluyor; ben mi, beni yaratan Tanrı-evren-doğa mı? Niye benden, eşcinsellerden hesap soruluyor ki? Yani eşcinsellik hiç hayata geçirilmese bile, doğanın gerçeği olan bir varoluş. Tabi bunu yobazlara anlatamayız; çünkü takoz!
Ben eşcinselim ve diyelim ki eşcinsellik yaşamıyorum; o zaman genetiğimin-yapımın tartışması mı yapılacak? Benim livata-i fiiliyatta bulunmamam beni heteroseksüel yapmayacak ki, heteroseksüel yaşamı TERCİH etmeme sebep olmayacak ki; bedenimi hadım etmiş olacağım sadece. Benim eşcinseliğimi yaşamamam ne size yar edecek beni, ne sizin kafanızdaki Tanrı'nıza, ne de karşı cinse. Bunu anlayabilir misiniz? Yani ben eşcinsel ilişki yaşamayınca heteroseksüelleşip bir kadınla evlenmeyeceğim, çoluk çocuğa karışmayacağım ve eşcinsellik günah diye sizin Tanrını'za inanmayacağım. Ayrıca eşcinselliğini gizleyen eşcinseller evlense de, çoluk çocuğa karışsa da, sizin Tanrı'nıza inansa da, gene gizli gizili de olsa eşcinselliklerini yaşıyorlar. Yani eşcinselliği lanetlemek hiçbir işe yaramıyor; sadece biz eşcinselleri ikiyüzlülüğe sevk ediyor, size de mok yemek düşüyor!
Ben İkizler burcuyum, gezegenim o kadar ters ki, MERKÜR. Dün diplerdeydim, bugün bir şarkıyla kanatlandım gene; tam şizofren!
Dışarıda yağmur var, o kadar güzel yağıyor ki hışıl hışıl. O kadar çok severim ki yağmuru, hiç durmasın isterim. Ama bir haftadır yüreğim de çok yağışlı, hiç olmadığı kadar, kendi felaketini hazırladığı için... Hani teselli falan kar etmez ya, film kopar ya... Dünyadan soğursun, hayattan soğursun, insanlardan soğursun... Dışarıya konuşsan da, içinde dilin kopartılmıştır kökünden... Çapraz sorguya alırsın kendini neden diye, NEDEN..! Hatta suçlu hissedersin kendini... Utanırsın hatta... Yaşarsın ama dizlerini karnına çekmiş vaziyette yerinden hiç kıpırdamadan oturuyor gibisindir sürekli DÜŞÜNCEMEDE... Hele seni kaldırmak için uzanacak bir el araman... O kadar da trajik değilim görüntüde ama duygularım gerçekten sefil... Dün resmen sobayı yaktım; üşüyen bedenim değildi belki; sersemleyen hücrelerimdi! Ne olduğunu anlatamam, anlatmayacağım da, sadece 3-5 kişi bilecek. Sakıncalı olduğundan değil, çünkü ne bana faydası olacak, ne de başkasına...
Tarafsız gazeteler Kilise seks işçilerine yardım etti diyor, dinci gazete Yeni Akit, Coronavirüs sebebiyle müşterisiz kalan ahlaksız transseksüeller kiliseyi bastı diyor! Hay transseksüeller kadar taş düşsün başınıza yobazlar!
Virüsün en çok etkilediği 7 ülkeden birsiyiz ama hükümet hala virüsle mücadelede çok başarılıyız diyor. Peki!
Bu sene 3 dişi kedim 13 tane doğurdu, sırada 2 doğum daha var... Prenses kızım hamile kalamadığı için çok perişan!
Doğurmayan kedi çok mutsuzdur; kısırlaştırarak mutluluğunu elinde almayın!
İtirazı olan var mı son 25-30 yılın pop erkek kare asına? Neden bunlar..?
Tarkan; Seksapalitesi çok yüksek.
Serdar Ortaç: Bir beste fabrikatörü ve en çok satan.
Kenan Doğulu: Çizgisinden ödün vermeyen, istikrarını hep yukarıya taşıyan.
Mabel Matiz: Şahsına münhasır, özgün!
Hepsinin de ortak bir noktası var aslında!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder