25 Mart 2020 Çarşamba

25 mart 2020 facebook notlarım

Gerçek bir insansan, miras bırakacağına veya vasiyet edeceğine yaşarken yaşatmaya çalışacaksın!

Bu hayatta ne yapmak istiyorsan sağlığında yapacaksın; ölürken vasiyet falan insanın kendini kandırdığı kişisel manevi bir tatminden başka hiçbir şey değil. Adamın devasa serveti var, oraya buraya vasiyet ediyor; senin istediğin gibi kullanılacağının bir garantisi var mı; hayır ayrıca gerçekten yardımseversen, hesabında tutacağına varlığını, bunu yaşarken yap. Parayı götüremeyeceğini biliyor ya artık; ölürken bile bu sefer şuraya yardım etti desinler diye itibar duyularak zengin olmaya çalışıyor. Sıkıyorsa, yardım konusunda samimiysen, açlara, fakirlere-fukaralara vasiyet et malını; yapamaz, çünkü orada kendisini maddi manevi tatmin edecek bir şey yok. Hadi sıkıyorsa hayvanlara bağışla mal varlığını; kediyle köpekle ne işi olabilir değil mi parayı başarı noktası olarak hedefleyenlerin. Velhasıl zengin olunabilir ama insan olmak öyle kolay bir şey değildir.
Gelelim konuyu bağlama noktamıza. Benim banka hesabım veya mal varlığım yok. Sadece şu anda içine yaşadığım bir mekanım var 73 metrekarelik. Onu da şu anda yaşarken kedilere bağışladım, ayrıca da bakıcılığını yapıyorum 26 kedinin. Hatta borçlanarak mama ihtiyaçlarını karşılıyorum. Emekli olacağım 6 ay kadar daha borçlanarak yaşayacağız, sonrasında daha güvenceli bir geleceğimizin olacağını temenni ediyorum. Yaşarken yaşatmak kadar insanı tatmin eden ve gerçekçi bir insanlık ve yardımseverlik olabilir mi? Tabii bilinçli bir insansan!

GÜN-DEMİN ÖZETİ!
Corona'dan ölenler genellikle 70-80 yaşlarında solunum yetmezliği gibi rahatsızlığı olan kişiler. Siz hiç yoğun bakım ünitelerinde normal zamanlarda bile daha çok kimlerin yattığını biliyor musunuz; ben biliyorum; 3/2'si solunum yetmezliğinden vadesi tükenmiş yaşlılar. Corona bunların bahanesi oluyor. Corona değil de Burhanettin virüsü olsa, gene bağışıklık sistemleri kaldıramayacak. Nasıl bir maniplasyonun ve neden içinde olduğumuzu ben bilemem; büyük güçlerin projesi de beni ilgilendirmiyor. Zaten dayatılana itiraz edecek bir potansiyeli var mı kitlelerin; öyle olsaydı, dünyayı kötüler değil halklar yönetirdi.

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE SALGIN HASTALIKLAR
Pandemi diyorlar ya Corona2ya, salgın demek pandemi! İlla ki anlaşılmaz bir kelime kullanacağız yani!

Antoninus vebası MS 165-180, 250
Günde 2 bin kişinin ölümüne sebep olarak Roma İmparatorluğunun çökmesine sebep olmuştur.

Kara Veba: 1351-1347
Moğol kamplarından Avrupa'ya ulaşıp Avrupa'nın 3/1'i olan 25 milyon insanı öldürmüştür.

1580 ilk grip
Asya'da çıkıp Avrupa ve Amerika'ya yayılmış olup, ölüm sayısı bilinmemektedir. Yalnızca Roma'da 8 bin kişi ölmüş.

Kolera: 19. yüzyıl
Hindistandan dünyaya yayılan ve bu yüzyıl boyunca görülmüş olup dünyada kaç kişiyi öldürdüğü bilinmemektedir.

İspanyol gribi: 1918
Nereden çıktığı bilinmemekle birlikte dünyada 50 milyon insanın ölmesine sebep olmuştur.

H2N2 - 1957
Asya kaynaklı olup 1.1 dünyada milyon kişi ölmüştür.

H3N2 - 1968
Çin kaynaklı olup, dünyada 1 milyon kişiyi öldürmüştür.

HIV - 1981
Şu ana kadar dünyada 33 milyon kişiyi öldürmüştür.

Corona - 2020
Çin'den çıkan ve bütün dünyaya yayılan virüs Çin dışında en çok İtalya ve İran'da ölümlere sebep olmaktadır ve genellikle solunum yetmezliği gibi rahatsızlığı olan yaşlıları vurmaktadır.

CORONA, İNSANLARI EV HAPİSANESİNDEN YÖNETMEK İSTEYEN BİR PROJE Mİ?
Corona ile panoptik bir toplum yaratılmak istendiği iddi ediliyor. Yani görünmeden görmek, gözlemlemek demekmiş panoptikin anlamı. Açılım olarak Pan: bütün, Optik: gözlem. Yani hükümetlerin halkı evlere tıkıp, kendi istedikleri şekilde evlerden yönetmek istediği bir proje. Corona da bunun bir denemesiymiş. Bana hiç de mantıksız gelmiyor.

YAŞLILARI VİRÜS SEBEBİYLE HOR GÖRMEYİN LÜTFEN; ŞUR'DA KALMIŞ KAÇ YILLARI ZATEN!
Yaşlıları virüs sebebiyle eve kapatmak isteyen zihniyetin amacı yaşlıları korumak değil, onların ayaklarına dolaşmasını istememek. Oysa virüslü yaşlı sokağa çıkamaz-ÖLÜR, dolayısıyla kimseye bir şey bulaştırma riski yoktur; belki de asıl hapsedilmesi gereken gençlerdir. Çünkü bağışıklık sistemi güçlü olup ölmedikleri için asıl virüsü yayan onlar! Zaten virüsten ölen yaşlıları düşünen kaç kişidir ki? Belki de ölümler bu yüzden çok. Geri planda nasıl kararlar alındığını bilmiyoruz sağlık yetkilileri ve aileleri tarafından. 3.5 yıl önce annemden biliyorum; solunum yetmezliği ünitesinde hastalarını evlerine götürmeyen veya ölsün diye tedaviyi reddeden aileler görmüştüm. ÇOK İSTEDİM YAŞATMADIM; ÇÜNKÜ DOĞANIN KANUNU ALTEDECEK BİR ÇÖZÜM BULUNAMAMIŞTI. ÖLMKE İSTEMEDİ ANNEM; SADECE YAŞLILIKTAN DOLAYI VÜCUDU TÜKENM İŞTİ, AKCİĞERLERİ GÖREVİNİ YAPMIYORDU. BOĞAZDAN AÇILAN DELİK VE SOLUNUM CİHAZIYLA DA UZATMALARI OYNATMIŞ VE YATAK YARASIYL DAHA DA EZİYET ETMİŞTİK BELKİ DE! Yaşlıları lütfen hor göreyin virüs sebebiyle!

HERKESE TEST YAPILSAYDI, ÖLÜMLERİN ÇOĞUNUN SEBEBİ CORONA OLABİLİRMİŞ. YANİ RAKAMLAR BİLİNENİN EN AZ 5 KATIYMIŞ!
İtalyan sağlık yetkilileri, aslında Corona testi yapılamadığı için, onun yerine nezle grip teşhisi konulduğunu ve kayıtlara da Corona değil de başka rahatsızlıklardan öldü diyegeçtiği için, aslında ölenlerin sayısının resmi rakamların 5 katı olabileceğini söylüyorlar. Ben de onu söylüyorum aslında bir anlamda. 1. Ülkemizdeki ölüm oranları da yüksektir Corona virüsü kaynaklı. 2. Daha önceki yıllardaki ölümler de virütük olabilir ve Corona'dan bile fazla olabilir ama önceki senelerde her virütik rahatsızlığın adının konulmayıp, ölümlerin belli bir virüse bağlanmamasından dolayı, dediğim gibi Corona önceki yıllardan çok daha ölümlere sebep olan bir virüs olmayabilir. Bu sene gerçekten sebebini bilmiyorum, ne kadar proje kaynaklı bir manipülasyon desem de, belki insanlar bilinçlenip tanı koydu, adını koydu ve Corona ismi üzerinden iletişim çağının haberdarlığyla da böyle herkesin duyduğu bildiği ve yoğunlaştığı bir konu haline geldi, belki de güçler tarafından oluşturulan ve bir toplumlar üzerinden kasıtlı gerçekleştirilen bir harekettir.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİREN EN ÖNEMLİ ŞEY UYKU!
Belirli bağışıklık hücreleri uyku sırasında artış gösterir ve bu sayede gece onarım ve iyileşme açısından en mükemmel zamandır. Ayrıca, uyku hormonu olarak bilinen melatonin serbest radikaller ve diğer toksinlerle savaşan mükemmel bir antioksidandır. Bu sebeplei kaliteli bir uyku, sağlıklı bir bağışıklık sisteminin yapı taşlarının başında gelir.

Bağışıklık sisteminin güçlülüğü için uyku çok önemli. 1 haftadır fazladan 3 saat uyuyorum ve daha dinamiğim!

Bağışıklık sisteminiz için sevin, sevilin, sevişin!
Bağışıklık sisteminin güçlülüğü için sevgi çok önemlidir. O yüzden çevremizdeki insanların pozitif olması çok önemlidir. Yani sevgi iyileştirir, güçlendirir insanı. Mesela saygısızlık gibi, kırılmak ve üzülmek gibi şeyler yaşadığımız zaman moralmen çökeriz. Şahsen ben kafaya taktığım için enerjim düşer ve vücudum da buna halsizlik olarak veya nezle grip olarak veya dudağımda uçuk çıktarak falan tepki gösterir. O acıyı, üzüntüyü atlatırsak vücudumuz ancak o zaman kendine gelir. Bugün komşumuz bahçesinden taze soğan alabileceğimi söyledi. Bu vesileyle tatlı bir sohbet de gerçekleştirdik. Çok mutlu oldum. Hatta istediğin zaman gelip soğan alabilirsin bahçeden dedi. Oysa birazcık kızıyordum ne kadar dost olmak istesem de; çünkü kedilerimi bahçesinden kovuyordu. Onun bugünkü dostane yaklaşımı beni pozitif olarak nasıl yükseltti anlatamam. Ona karşı olan duygularıma terapi gibi geldi. Veeee, kedileirm... Onlara dokunmak, onların karşılıksız sevgisi beni o kadar çok iyi hissettiriyor ki; hele bir de şirinlikler yaptıkları zaman, tatlarına doyum olmuyor... Ve sevdiğiniz şeyleri gerçekleştirmek de bedenen güçlendiriyor insanı; çünkü o zaman mutlu oluyorsunuz. bak gene içinde sevgi var; sevdiğiniz şeyleri yapınca diyorum. ve ben müziği çok seviyorum ve 24 saat müzik dinliyorum... Spor yapıyorum bedenimi devindirdiği için... Ve sevdiğim diğer şeyleir yapıyorum. Kısaca sevmediğim hiçbir şeyi yapmıyorum deneme amaçlı bile olsa. Bir kere cevizli tavuk yedim de, yiyemedim aslında, çok pişman olmuştum.

Bağışıklık sisteminizin güçlülüğü en fazla sevgi ortamıyla alakalı. Sevgi olmazsa, vücut çöker!

BAĞIŞIKLIK SŞSTEMİNİZ İÇİN YOĞURT NEDEN ÖNEMLİDİR?
Probiyotikler bağırsağın doğal florasının hastalığa neden olan her türlü zararlı organizmaya karşı korumaktadır. Bağışıklık sistemi hücrelerinin büyük bir kısmı bağırsaklarda bulunur ve bağırsakların güçlü olması bağışıklık sisteminin de güçlü olması demektir. Yoğurt içerdiği probiyotikler sayesinde hem bağırsak florasını hem bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

Bir yörük çocuğu olduğum içi mayam yoğurt olduğundan, yoğurt en çok sevdiğim yiyecek, yaşam kaynağımdır. Yemediğim bir gün olmaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder