Bu muhafazakarlar, "Şu ahlaksız, bu günah, o haram..!" diyorlar ama ithamlarına baktığımızda hiç de akıl mantık çerçevesinde olan şeyler değil. Neye göre doğru veya yanlış? Bir şey beni mutlu ediyor ve kimseye zarar vemiyorsa doğrudur, en azından benim doğrumdur ve kimseyi alakadar etmez, konu ben olunca ettirmem de ayrı mesele. Çünkü bir tane hayat var ve ben onu başkalarının doğrusuna veya anlayışına-bakış açısına göre şekilllendiremem. Herkes benim gibi yaşasa belki çok daha mutlu olacak, nereden biliyorsunuz?
Baskıcı akılsız zihniyetlerin baskısını, kapasitesizlikle-yetersizlikle de açıklayabiliriz; "ben yapamıyorsam, o da yapamasın"a tekabül eder bu. "Ben kapasitesizim ancak çıkarlarımı gözetecek ve bu çıkar unsurlarıyla iktidar olacak şekilde bir sistem oluşturayım" düşüncesinin uzantısıdır varolan "yönetim şekilleri" veya "heteoseksizm" veya "kapitalizm" gibi varedilmiş yapılar. Bunun adına da seçilmişlik, demokrasi falan diyorlar. Sizi ben seçmedim ki; ben niye sizin kurbanınız olayım siz çoğunluk mantıksız ve kapasitesiz çoğunluk olsanız da?
Size şunu da sözyleyeyim özellikle dogmatik olanlara; doğa-ldan ve bilimsellikten daha gerçek bir şey var ise, neden "o olmayan hurafik şeyler"e inandığınız halde bilimin nimetlerinden faydalanıyorsunuz, niye o kadar ahlakçısınız da arka bahçeniz ahlaksız ilan ettiklerinizden daha mide bulandırıcı? Çünkü siz "bu"sunuz; yani aslında "savunduğunuz şeyler ahlak değil ve siz bunu çok iyi biliyorsunuz" ama gücü kaybetmemek için "ahlakçılık" yapıyorsunuz. Haramdan, ayıptan, ahlaktan bahsediyorsunuz ama gerçek ahlaksızlık, haram ve ayıp-günah olan şeyler; eşitsizlik, adaletsizlik ve hak yemektir, insanlar arasında ayrımcılık yapmaktır, masum insanlara eziyet etmektir, vesaire.
Evet ben de bir insanım ve biliyorum ki insanoğlu çıkarları için, bile bile haksızlık yapar, acımasızlaşır, vicdanını yitirir ama bu iradesizlik çok da sağlıklı bir beynin ürünü olamaz diye düşünüyorum. Ve akılsızlar, akılsızlığın devamı için, akıl düşmanıdırlar; akılları vardır da, sağlıklı işlemez böylelerin akılları, şeytana hizmet eder; akıllıları yıllardır yok ettikleri için, insanlık şu anda uzayda yaşayacakken, bir dilim ekmeğe muhtaç yaşayanlar da mevcut...
Hiç düşündünüz mü hala bazılarının neden Atatürk düşmanı olduğunu, şu anda Orhan Pamuk gibi bir dünya edebiyatçısının yurt dışında yaşamak zorunda bırakıldığını, hiç düşündünüz mü en evrensel ressamımız Taner Ceylan'ın ölüm tehditlleri aldığı için ülkesinde sergi açamadığını, hiç düşündünüz mü en uluslararası müzisyenimiz Fazıl Say'a neden davalar açıldığını, vesaire? Şu anda dünyada isim yapan Selda Bağcan'ı yok yere hapis yatırmaya kimin hakkı vardı vakt-i zamanında? Çok siyasi örnekler vermek istemiyorum yanlış anlaşılmamak için. Kadın Voleybol Takımızlarımız Türkiye'nin adını dünya platformuna taşıyorlar ama çıkıyor akılsızın biri bunlar bizi temsil etse ne olacak, kolları bacakları açık, diyor. Transseksüel diye Bülent Ersoy'a sahne yasağı getirdiler bir zamanlar 8 sene süren. Eşcinsellik yarışması diye Eurovision'a katılmıyoruz 10 senedir. Daha düne kadar Wikipedia ansiklopedisi yasaklıydı çeşitli bahanelerle; gerçek amaç bilgiye ulaşılamasın!
Konuyu çok uzatabiliriz ama bu tutucular insanlığın gelişiminin önündeki en büyük engeldir. Yaa bilim adamlarımız insanlığa katkı sağlamak için ancak Amerika'da gerçekleştirebiliyorlar kendilerini; beyin göçünden daha ayıp, günah, ahlaksız bir şey olabilir mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder