RŞCİNSELLİK HASTALIK DİYE TRANS KADIN OLAN EŞCİNSEL BİREY, ŞİMDİLERDE HASTALIKTAN KURTULDUM DİYE MUTLU OLUYOR! OYSA HOMOFOBİ BİR HASTALIK OLDUĞU İÇİN, HASTALIĞININ KRONİKLEŞTİĞİNİN FARKINDA DEĞİL!
Türkiye bilgi toplumu olmadığı sürece yobazların, eşcinselliğin hastalık ithamından prim yapması kaçınılmazdır. Hastalık nedir diye sorsan, hiç kimse hastalığı bile tanımlayamaz. Dogmatizm paralelinde kendini hoca olarak tanıtan kişi ne derse, ona inanılır. Adamlara sen hetroseksüel misin? dediğin zaman bile bunun karşı cinsel yönelim olduğunu bilmeyip sapıkça, eşcinselce bir şey zannedip tepki gösterebiliyor. Çünkü insanlar kendilerini bile tanımlayamayacak kadar cahiller. Onlara göre kimlik olarak sadece erkekLİK ve kadınLIK var ama bu erkekliği ve kadınlığın da ne olduğunu bilmiyorlar. Toplumsal cinsiyete göre bir erkeklik ve kadınlık anlayışı yani bu. Bu erkeklik ve kadınlığın duyguları farklı mıdır, cinsel yönelimi karşı cinsten başkasına olabilir mi diye hiç akıllarına bile gelmiyor. Çünkü erkekliğin ve kadınlığın nasıl olduğu ve olması gerektiği çocukluktan itibaren beyinlere kazınıyor. Renkleri bile cinsiyetleştiriyorlar be! Oysa biyolojik cinsiyet dışında "cinsiyet kimliği!?" diye bir şey bile olmayabilir. Kadınlığa ve erkekliğe bakarsak; içgüdüsel değil, toplumsal. Tabiki de eşcinsellik konusundaki önyargılarda, aynı toplumun bireyleri oldukları için kendilerini tanımayan ve doğru tanımlayamayan eşcinsellerin rolü de var. Bakarsanız, onların cinsel kimlikleri de heteroseksist toplumsal cinsiyet kalıplarına göre olduğunu görürsünüz. Hepsi de kendilerine toplumsal cinsiyete uygun bir cinsiyet benimsiyorlar. Yıllar önce bir arkadaşıma sormuştum eşcinsellik hastalık mı diye, evet demişti. Şimdilerde kendini hasta olarak değil de trans kadın olarak tanımlıyor. Toplumsal cinsiyetten kadınlığı tercih ederek hastalıktan kurtulduğuna inanıyor. Oysa homofobi bir hastalık olduğu için, hastalığının kronikleştiğinin farkında bile değil. Homofobi ve heteroseksizmden dolayı içselleştirilmiş homofobik olan ve doğasına uygun şekilde eşcinsel olarak varolamayan bireyler, içinde yaşadıkları topluma göre bir cinsel kimlik varoluşu gerçekleştiriyorlar. Sorsan, o günkü toplumsal koşullara göre "varoluşun ifadesi" en doğrudur ve alternatif varoluş doğrularını kabul etmezler. Dün homoseksüelim diyenler, önce travesti olup, ardında CD modasıyla fuhuş yapıp, en sonunda da "aaa ben homoseksüel dğilmişim, kadınmışım ayol!" diyerek heteroseksizmi kutsamaya başlıyorlar cahilliklerine cahillik, korkularına korku katarak. Böyle kafadaki eşcinsellere de, Türkiye'deki gibi heteroseksist bir sistem yaraşır! Trans erkekliğe geçiş yapan biraz ünlü bir şahsiyet, çocukken Ahu Tuğba ve Hülya Avşar'a hayrandım diyor. E ben de çocukken erkek starlara aşıktım. Evet içimde bir erkeğin bir kadını sevdiği gibi duygular vardı veya erkeğin erkeği sevdiği duygular, adı her ne ise, lazım değil. Eğer cahil kalsaydım ben de kendime kadınım diyecektim. Günümüz transları eskiden transseksüelliği bilmiyor ve hepimiz kendimize eşcinsel diyorduk, şimdi bilinçlendikçe gerçek kimliklerimize kavuştuk diyorlar ya... Aslında homofobilerine yenik düşmelerinin bir sonucu bu. İnsan bilinçlense, toplumsal cinsiyet kurallarına hapsedeceğine kendini, doğasına uygun yaşama savaşı verir. Her zaman diyorum, sizin duygularınızı yaşamanızın önünde bedensel değil beyinsel engelleriniz var homofobiden dolayı. Bir bedenin duygusu ne olursa olsun, o beden her türlü duyguyu taşıyıp, her türlü eylemi gerçekleştirebilecek bir kapasiteye sahip. Bazı eşcinseller feminenleşip veya maskülenkleşerek ben erkeğim, ben kadınım diyorlar. O zaman eşcinsellik ne oldu? Siz eşcinselsiniz ayol! Hemcinsinizi seviyorsunuz ama homofobik olduğunuz için karşı cinse geçmeye çalışıyorsunuz. Duygularınızın ve bedeninizin örtüşmediğini söylüyorsunuz ama eşcinsellik zaten böyle bir şey; erkek bedeninde kadın duygular, kadın bedeninde erkeklik VEYA hemcinsel ilişki işte. Yani duygularımızın, sevme biçimlerimizin adını koymaya bile gerek yok, bunu bedenlerimizi değiştirerek hayata geçirmenin ise kendimizi heterosekizme yamamaya çalışmak ve barışamadığımız kimliklerimizden dolayı kendimizi kandırmaktan başka bize hiçbir faydası olamaz. Eskiden cinsel organları kestirince transseksüel olunuyordu, şimdilerde cinsel organlar kestirilmeyerek eskiden olduğu gibi travesti olarak trans kadın veya trans erkek olma modası başladı. Bir süre sonra en başa, yani eşcinselliğe dönülecek ve insanlar ben trans kadınım, ben trans erkeğim demeyecek. Herkes doğalarıyla barıştıkça özlerine, eşcinselliğe dönecek. Çünkü doğada transseksüellik değil, eşcinsellikvar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder