Transseksüelliği savunanlar ya homofobiktir, ya da çıkarları vardır bu işten!
Nedir toplumsal cinsiyet; heteroseksizmin cinsiyetçiliğine uygun şekilde erkek ve kadınları rolleştirmesidir; erkeklik veya kadınlık şöyle olmalıdır, şöyle davranmalıdır gibi. Etrafınıza bakarsanız, insanların ne kadar birey olamadıklarını, ne kadar fabrikasyon olduğunu görebilirsiniz.
İşte, eşcinselliğiyle barışamayan eşcinseller de, psikolojileri direnç gösteremeyince kendilerinden nefret ediyorlar ve toplumsal cinsiyete uydurmaya çalışıyorlar kendileirni. Toplumsal cinsiyet farklılıkları kabul etmediği ve kendine benzetmeye çalıştığı için de, onlar da bu cinisyetçi çarkın içine girip kurban oluyorlar. Tabi sadece görsel ve davranışsal olarak yamanmak yetmiyor bu cinisyetçi sisteme dahil olmak; bedenlerini de değiştirince kabul edileceklerini sanıyorlar ama gene hiçbir şey değişmiyor kabul edilme konusunda, kabul de edilemezler zaten ayrımcı-cinsiyetçi sistemde. Çünkü toplum heteroseksistken, sonradan erkek veya kadın olmayı kabul eder mi;ETMEZ. Bunu bilmiyor mu transseksüel tanımlılar; biliyorlar da, psikolojileri kendileriyle barışmaya yetmiyor. Yani bataklıkta çare arıyorlar belki bir umut. Sistem cinsiyetçilikten vazgeçse, zaten transseksüellik ölecek. Çünkü cinsel yönelim farklılığı normal karşılanınca, kendisiyle barışamayan eşcinsellerin kendilerini heteroseksizme benzeterek varolma gibi dertleri olmayacak ki. Sistemin cinisyetçiliği sebep oluyor transsekseülliğe, eşcinsellerin kendileirni transseksüel olarak kurban etmelerine. Evet kurban olmaktır transseksüellik. Ne değişiyor transseksüel olunca; kabul mü edilyorlar, yoksa kendilerini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebiliyolar mı? HAYIR! Üstüne üstlük bir de f*hişe oluyorlar. Bunun adına da seks işçiliği diyorlar. Bu neye sebep oluyor ahlakçı toplumda; ahlaksız ilan edilerek katmerli bir şekilde ötekileştirilmelerine. Transvesti denilince ne akla geliyor; fuhuş yapan dönme! Demek ki ne oluyormuş; bedenini kestirip biçtirince erkek veya kadın olunmuyor ve de toplum seni asla ve asla kabul etmiyor. Siz kendiniz bile kendinizi kabul etniyorsunuz ki toplum niye kabul etsin. Doğanızla durun heteroseksizmin karşısında, eninde sonunda kabul edecekler. Ama sen, ben yanlış bedende doğdum, diye doğandan vazgeçersen, asla ve asla kabul edilmezsin.
Bir şey sormak istiyorum transvesti tabirlilere: Siz kendinize gelince, aaa ben yanlış bedende mi doğdum dediniz, yoksa toplumsal cinsiyet denilen şeyin etkisinde kalmaya başlayınmca mı yanlış bedende doğdum demeye başladınız? Bakınız, doğduğunuzda kendinizi kız veya erkek gibi hissetmenizden bahsetmiyorum. Gerçi kendini nasıl hissettiğin konusunda da toplumsal cinsiyetçiliğin etkisini görmezden gelmemeliyiz. Şunu anlatmak istiyorum aslında... Toplumsal cinsiyetin etkisi olmasa, insanlar belki de ne olduklarını tanımlamaya kalkmayacaklar bile. Doğdukları biyolojiye uygun yaşayıp gidecekler. Ama heteroseksizm öyle baskın bir şey ki, daha doğar doğmaz etkisini göstermeye başlıyor. Tanrı aşkına renklerin cinsiyeti mi var da erkekler maviye, kızlar pembe renge atanıyor? İşte çocuklar doğdukları andan itibaren toplumsal cinsiyet normlarına uygun şekilde yetiştiriliyorlar, belli bir yaşa gelince de kendileri almaya başlıyorlar bu cinsiyetçiliği.
Sabah kapımın önünde öğrenciler geçiyor da, erkek çocukların elinde sigara var. O sigarayı tutuşları, içme biçimleri falan toplumun dayattığı erkeklikten başka ne olabilir? Erkekliğin geninde mi var sigara içmek de, kadınlık vajinaya taksın kafayı? Eğer senin biyolojin, metabolizman kendini gerçekleştirmeye yetiyorsa, sen normalsin demektir. Asıl doğandan vazgeçip toplumsal cinsiyete uydurmaya çalışınca gerçekleştiemiyorsun kendini transseksüeller olarak.
Eşcinsel örgütler de çıkarları doğrultusunda destekledikleri transseksülellikle, eşcinsellerin hayatlarını mahvediyorlar, çıkış yolu olarak da f*hileği (seks) işçiliği olarak savunuyorlar. Aynı İran gibi muhafazakar ve heteroseksist ülkelerin herkesi heteroseksistleştirmesi gibi. Çelişki mevcut eşcinsel örgütlerde. Sen, kendisiyle barışamayan eşcinselleri yanlış bedende doğmuş olarak ifade ederek ve transseksülliğe sevkederek işçiliktir diyerek fahişeliği normalleştirmeye çalışırsan; onları hem beden ticaretine zorlamış olursun, hem de ahlakçı toplumun gözünde ahlaksızlaştırarak ölçülemeyecek şiddetinde bir deprem etkisiyle dünyanın öte bucağına ötekileştirilmesine sebep olursun. Eşcinselliğin bedensel geçişe ihtiyacı olamaz; cinsel yönelimiyle barışamayanlar rehabilite edilmeliler! Çünkü ben mutlu transseksüel görmedim ama bedeniyle barışmış her eşcinsel mutludur! EVET; transseksüllik bedeniyle barışamamış eşcinselliktir! Gün gelecek transseksüelliği savunan zihniyet iptal olacak!
Not: Şunu da ilave edeyim. Transseksüller heteroseksizmi içselleştirmenin etkisiyle, toplumsal cinsiyetçilikle için doldurulan bedenleri de örnek alıyorlar. Erkek bedeni-tulumu bu şekilde doldurulmuş, kadın tulumu bu şekilde doldurulmuş; ben de hislerime uygun şekilde biyolojik tulumumda bir düzelttirme yaptırayım diyorlar. Sonra her şey çorba oluyor. Çünkü senin olmayan o cinsiyetçi hislere diktirdiğin ikame bedenler de olmayacak ve sen kendini bulmuş değil, kaybetmiş olacaksın, kaybetmiş oluyorlar da zaten. Hangi transseksüel kendisi ki?
Kısaca tavsşyem, eşcinsel çocuklarımıza sahip çıkalım ve onların transseksüellikle kaybolmalarına izin vermeyelim! Transseksüelliği savunanlar ya homofobiktir, ya da çıkarları vardır bu işten!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder