Eşcinsel derneklerin işçilik başlığı altında travestilerin fuhuşunu savunması, eşcinselliğin itibarını düşürüyor. Sosyal medyaya bakın; hiçbirinde mecburiyetten etlerini pazarladıkları bir durum var mı; keyif ve neşe içinde canlı pazarcılık yapıyorlar. Profil resimlerine bakın; sadece döt ve memeden ibaret! Keyifleri yerinde olunca ırıspıyım diye kahkaha atıyorlar, zorda kalınca car car ağlıyorlar bize ayrımcılık yapıyorlar diye. Tanrı aşkına siz kendinizde misiniz, ne yaptığınızı biliyor musunuz? İnsanlar hak ettikleri yaşamı yaşarlarmış! Bana böyle davranın diyorsunuz, öyle de davranıyorlar. Ben bedenimin özgrülüğünü para karşılığı birilerine teslim edecek kadar onursuzluğu asla kabul edemem. Tabi bu bir arz talep meselesi ama insanın doğasını böyle ticarete dönüştürerek ucuzlatması, sonunda ahlakçılık adı altında kendi başını yakıyor işte. Yaşama hakkımız ve hukuğumuz olduğuna inanmıyorlar işte bu yüzden; bunu hala idrak edemiyor musunuz? Çelişkili ifade ve savunularınızla hiçbir yere varamayız. Mecburiyetten fuhuş yapıyoruz ama bu bizim hakkımız dersek inandırıcılığımız olmaz ve yok sayılmaya devam ederiz.
Not: Eşcinseller ve travestiler, eşcinsel derneklerin fuhuşu savunduklarını bilmiyor, biliyor musunuz? Aaa, öyle mi diyorlar. Biz fuhuşu savunmuyoruz, mecburiyetten yapıyoruz diyorlar. Çünkü gönüllü yapsalar da çelişkiye düşmek istemiyorlar!
Not: Seks işçiliği diye bir şey yoktur, para karşılığı bedeni satmak olan fahişelik vardır ve bunun da eşitlik, özgürlük mücadelesiyle zerre kadar alakası yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder