18 Temmuz 2018 Çarşamba

Kötü amaçlı da olsa lezbiyenliğin görünürlüğünün eşcinsel haklarına faydası!


Trans kadın gibi yaşamasına rağmen kendini eşcinsel olarak tanımlayan bir arkadaşım, bir şarkıcımızın eski karısının lezbiyen ilişkisini internete servis etmesine (şarkıcımız kabul etmiyor servis olayını tabii, iddiaya göre diyelim), dolayısıyla konunun gündem oluşturmasına çok sevinmiş. Neden mi; Artık sadece biz eşcinseller, yani erkek eşcinseller sapık olarak ilan edilmeyecek. Biraz da kadın eşcinselliğine yoğunlaşsın insnalar! dedi. Tabiki de bu sözlerde bir art niyet aramamalıyız.

Benim kendi bakış açıma göre de, ne kadar mahremiyet sınırlarının aşılması sonucu kişisel hakların ihlal edilmesi söz konusuysa da ve hukuki ve insani olarak da yanlış da olsa, ben olaya başka bir açıdan da bakabiliyorum ve herkesin de bu açıdan bakılmasını istiyorum. Bir şey neden "tu kaka"dır? Sadece topluma aykırı olmasından mı, yoksa kişilerin kendilerine sahip çıkmayıp kendilerini savunmamasından da mı? Çünkü çıkıp da ben de varım, ben de doğruyum size ters gelsem de, ben de yapıma uygun şekilde yaşama hakkına sahibim, kabul etmek zorundasınız, alışmak zorundasınız, karışamazsınız, bu bir ahlaksızlık olamaz, cehalettir, sizin cahilliğinizdir, gerçekleri kabul etmek zorundasınız, kime ne size ne, demediği sürece, elbette insanlar da çıkarlarına uygun şekilde birilerini ve bir şeyleri ötekileştirecek ve bunlar üzerinden tasarruf sağlamaya kalkışacaktır; son olayda olduğu gibi.

Sonrasında insanlar-ahlakçılar kıvırsalar da bizim amacımız kimsenin özel hayatına karışmak değil, mesele çocuk dese de, eşcinsellik heteroseksüellerin yaptığı şeylerin hiçbirini yapmasına engel değil, hiçbir şeye ve hiç kimseye de zararlı değildir. Eşcinseller aile de kurabilir, çocuk da yetiştirebilir. Çünkü eşcinsellik heteroseksüellik gibi bir cinsel yönelimdir. Ama engellere rağmen bile olsa biz bunu göstermezsek, bizim heteroseksüeller gibi olduğumuza heteroseksist dünyada kim inanır?

Bugüne kadar eşcinsellik denilince hep erkek eşcinselliği anlaşıldı ve eşcinsel denilince hep erkek eşcinseller akla geldi ve artık kadın eşcinsellere lezbiyen denmeye başladı, bununla bir kategori ifadesi oluşturuldu. Ama lezbiyenler isim olarak varolsalar da, erkek egemen dünyada kadın eşcinselliği erkekliğe çok büyük tehditler oluşturmadığı için, üzerlerine gidilmediğinden, onlar da çok görünür olma htiyacı hissetmemiş olabilirler. Ta ki birileri ifşa edene ve bunu kötü amaçlı kullanana kadar.

Gerçi halaben kadın eşcinselliğinin açık ve net olarak gümbür gümbür savunulduğuna şahit olmadım. Sonra da neden kadın eşcinsel yokmuş gibi diyorlar. Görünür olmazsanız, tabiki de yokmuş gibi olursunuz ve davranılırsınız. Kadın eşcinselliğinin hakları için L harfinin, G harfinin önünde olmasının çok da fonksiyonu olmuyor görüldüğü üzere. Önemli olan işlevsellik çünkü.

Ben, bireysel anlamda açılma ve görünürlüğün kişilere zarar verse de, genel anlamda eşcinsel haklarına katkı sağlayacağına inanıyorum. Elif Şafak'ın biseksüelim demesi, sonra işte bu lezbiyenlik olayı konuya dikkat çekerek, bu tür kimliklerin de varolduğunu insanlara nakşediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder