17 Temmuz 2018 Salı

Her ipini koparan eşcinselliğe yamanmaya çalışmasın artık; biz sadece eşcinseliz çünkü!


Bugün 17 Temmuz 2018. Maruz görün artık; çünkü LGBTİ+ başlığı altında her ipini koparanın eşcinselliğe yamanmasını kaldıramıyorum....
Çünkü bu eşcinselliğe zarar veriyor yanlış anlaşılmasına sebep olduğu için ve dolayısıyla eşcinsel haklarının gelmesinin, eşcinselliğin normal karşılanmasının önünde bir engel teşkil ediyor, hatta en büyük engel.
Bakınız, eşcinsellik bir cinsel yönelimdir sadece, heteroseksüellik gibi hemcinsinden hoşlanan. Onun dışında başka bir şeyi yoktur. Heteroseksüeller gibi hayatlarına devam eden bireylerdir eşcinseller. Erkek olmak veya kadın olmak gibi cinsiyetle ilgili problemleri yoktur. Kafalarına takmazlar cinselliği. Cinsel odaklı yaşamazlar; hayatın diğer birimlerinden bir farkı yoktur cinselliğin onlar için. O yüzden hedefleri vardır, hayat gaileleri vardır, başarmak-değiştirmek-dönüştürmek gibi toplumsal fayda sağlamak gibi çalışma içersindedirler. Yani sadece kendilerini düşünmezler; hayatın bir parçasıdırlar ve o doğrultuda yaaşarlar. Kendilerine yoğunlaşıp, debelenip durmazlar kendilerinde. Sağlıklı bir zihin arzederler.
Düşünüldüğü gibi uçlarda değildir eşcinseller. Ortalama standart bir çizgileri vardır. Bir kere eşcinseller hayatla, kendileriyle barışıktırlar. Kaçmazlar doğalarından, hoşnutsuz tavır sergilemezler kendilerine karşı, eşcinselliklerine karşı. Keşke ben de heteroseksüel olsaydım demezler cinsel yönelimlerini cinsiyetleştirmeye çalışarak.
Arada kalmazlar; nettirler kimi ve nasıl sevecekleri konusunda. Bugün böyle, yarın şöyle değillerdir. Cinsellik konusunda yelpazaleri öyle sınırsız değildir. Sadece hemcinslerini severler ve aşk bitinceye kadar onu severler.
Cinsiyetçi koşullar aşksız bırakınca ve toplumsal yapılar eşcinselliği normal karşılamayınca mecburiyetten tek kişiye bağlı kalmadan yaşamak zorunda kalabilirler. Sağlıklı eşcinsellerin öyle yaşı 60-70'e gelse de illa 20 yaşındakini sevme veya kendisinden yaşça çok büyüklere takılmak gibi takıntıları yoktur. Onlar genellikle aynı yaş gurubunda ilişkiyi tercih ederler.
Bu eşcinselliği standartlaştırmaya çalışmak falan değildir; geneli boşverin, kişisel olarak kendim adıma hissettiklerim budur.
Eşcinselliğin yanında lezbiyenlik olabilir en fazla; o da kadınlararası eşcinsellik olduğu için.
Ama transseksüelliğin cinsel yönelimle, homofobiyle ne alakası olabilir. Onlar bedeniyle barışamamış eşcinseller. Onlar için ancak bedenleriyle barışma mücadelesi verilebilir, bunun için de bilinçlendirilmeye çalışılması gerekir ama "psikolojileri buna elverişli değil"dir; yani bedenleriyle barışabilme seviyesinde değildir.
Biseksüeller, heteroseksüel de takılan, yeri geldiğinde eşcinsel takılan ama içinde yaşadığı heteroseksüel yapıya uygun davranan kişilerdir. Bunlar heteroseksüel taraflarıyla varolurlar toplum içersinde, eşcinsel taraflarıyla değil. Bunlar eşcinsel haklarının neresinde yer alabilirler; yarı yolda bırakmazlar mı insanı; veya zaten eşcinsel hakları için yola çıkan biseksüel var mı? Transseksüeller de öyle; onlar eşcinselliğe inanmadıkları, homofobik oldukları için bedenlerinden kurtulmaya çalışmıyorlar mı zaten? Bunu ben dile getirince transfobik oluyorum ama yaptıkları açık ve net zaten bunun ifadesi.
Panseksüeller falan var her şeye ilgi duyan, aseksüeller var cinselliği sevmeyen, interseksler var çift cinsel organları olan ve daha kendini farklı tanımlayan 50-60 cinsel kimlik...
Tamam, öyle veya bir şekilde kendinize farklı bir kategori oluşturmuşsunuz ama, eşcinseller de duyarlılık gereği kimseye zarar vermediği ölçüde her tür özgürlüğü savunabilir, yanında durarak destek verebilirler ama önce buna inanmaları gerekir ve de bunun için herkesin illa ki eşcinselliğin peşine takılması gerekmiyor. Her toplumda kabul görmeyen eşcisnelliğe yamanıyor.
Eşcinsel değilseniz, hatta içten içe eşcinselliğe karşıysanız, ne işiniz var eşcisnelliğin yanında? Tamam, farklılıklar normatif değerlere karşı daha güçlü olabilmek adına queer şemsiyesi altında toplanabilirler ama onun dışında bizim yollarımız ayrı, hayata bakış açılarımız farklı, hedeflerimiz farklı...
Bir kere eşcinsellerin temel hedefinin"cinsel"likle alakası bile yok. Çünkü onların cinsellikle veya cinsiyetle ilgili dertleri yok. Onlar sağlıklı cinselliği olan, cinselliğiyle barışabilmiş, hayatın içinden insanlar. Kendilerini, kendilerinden soyutlamıyorlar, hayata karışırken de orjinal halleriyle karışıyorlar. Bir değişim derdinde değiller.
Eşcinsellerin derdi biseksüeller gibi bugün böyle yarın şöyle, transseksüeller gibi bu ambalaj bana uymuyor beni şu şekilde paketleyin, panseksüeller gibi benim ucum bucağım ve sınırım yok, aseksüeller gibi "ıyyy" cinsellik çok iğrenç, interseksler gibi bedensel bir problem değil.
Ve bu ketegorizasyonun götürüleri eşcinselliğe bakış açısını da karıştırıyor. Zannediyor ki insanlar, bu problemlerin hepsi eşcinselliğe dair.
Yaa, eşcinsellerin hemcinslerini sevmek dışında bir farklılıkları yok hayata karışmak dışında. Kendisini normalleştirmeye çalışan herkes eşcinselliğe dahil olmaya çalışıyor ama eşcinsellikle alakası olanlar bile eşcinsellikle de alakalandırmıyorlar kendilerini.
Bu kadar karışıklık arasında ben kendimi queer olarak görmüyorum artık. Çünkü eşcinselliğin kabul edilemeyecek bir tarafı yok. İşin en kötü tarafı normal kabul edilmemeleri gerektiği halde kendilerinni kabul ettirmeye çalışanların da eşcinselliğe yamanmaya çalışması. LGBTİ+lar, düşün artık eşcinselliğin yakasından ve her ipini koparan eşcinsel+ olmasın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder