7 Haziran 2018 Perşembe

Voleyboldan Uzakdoğu notlarım!

Voleybolda Milli Takım'ımızın Dünya Kadınlar Ligi'ndeki mmücadelesi devam ediyor ve şu anda 4. etap olarak biz Uzakdoğu ayağını oynuyoruz. Rakiplerimiz Japonya, Tayland ve Güney Kore. İlk iki maçı kazandık, yarın bu etabın son maçı olarak G. Kore ile oynayacağız.

Sinir bozucu Japon defansı ve bloğunu 3-1 geçtik!

Bu da mı çıkar, bu da mı çıkar diyorsun ama 3. sette Japonlar her topu çıkardırlar. Bu set, bizim kızlara nasıl oynamaları gerektiğine bir ders oldu. Önlerine veya belden aşağılarına vurmamak gerekiyor Japonların! O toplara yetişiyorlar; tepelerine tepelerine vuracaksın. Bu kadar mı sinir bozucu bir defans olur. Bir tanesi Japonların, panoların arkasına atladı balıklama sakatlanma pahasına. Giovanni bile korktu. Yani nasıl duygusuzu robot gibi bir mücadeledir; pes doğrusu. İnsan bir tedirgin olur, heyecan yapar, dolayısıyla hata yapar., vesaire... Bunlar asker gibi oynuyorlar..! Kaybedince ne kadar üzülüyorlar, kazanınca ne kadar seviniyorlar merak ediyorum..!



Eda Erdem'i seviyor muyuz; hem de çooook!

Şu anda voleybolda Dünya Ligi oynanıyor ve Türkiye'yi erkekler değil, kadınlar temsil ediyor bu ligde ve sıralamada 4. sıradayız. Dünyada 4. olmak ne demektir biliyor musunuz? İşte olaya or'dan bakın. Ama bu, insanlarımızın um'runda bile değil. Dünyayı erkekler ve futbol etrafında döndürdüğümüz sürece, dünyadan bihaber yaşamaya devam ederiz işte...



Tayland DEFANSına da tokat gibi ders verdik: 3-1

Hayatımda hiç bu kadar servisimizin dezavantaj olduğu bir maç izlememiştim. Tayland her topu çıkardığı gibi, her servisimize de çok iyi manşet getirdiği için, ve de pasörlerinin de çok iyi yönetimiyle, ve de çok hızlı ve kısa oynamaları sebebiyle, blok Taylandlılar için pek bir şey ifade etmedi, çünkü filenin hemen üzerinden oynuyorlar çok ama çok hızlı bir şekilde ve buldukları iğne deliğinden bile top geçiriyorlar. Eda dün demişti zaten Asya voleybolunun Avrupa voleyboluna ters geldiğini. Yani servislerimizi çok iyi kullanabilsek, bu kadar zorlanmayabilirdik. Riskli servis kullandığımız zamanlarda da ya fileye taktık, ya da out yaptık. Bir maçta da sanırım en fazla bu maçta servis hatası yapmışızdır. Ama haklıydı kızlar. Çünkü aldıkları her kolay topu sayıya dönüştürüyordu Tayland bloksuz bir şekilde. Servis serisi yakaladığımızda arayı açıp karşılıklı sayılarla neticeye ulaşabildik ancak. Bir Şeyma yaptı bu seriyi, maçı getiren 4. sette de Eda yaptı. Eda'nın altını çizmek gerek. Hem servis, hem blok, hem smaç, hem defans, hem pas... Her şeyi yaptı bugün de. Hande Baladın, öldürücü smaçörümüzün adı oldu. Eğer Hande'yi her maçta devreye sokabilirsek, yenemeyeceğimiz takım yok. Sırbisten ve Rusya maçı bile bizim olabilirdi Hande'yi devreye soksaymışız eğer.
3. seti verdikten sonra gazları gitmiştir, 4. sette pes eder dedim Taylanlılara için ama nasıl inatçı bir yapıdır bu Uzak doğulular, pes doğrusu...




Başımıza gelen en güzel şeylerden biri..!

Ben bir antrenörün bu kadar takıma katkı sağladığına, yaptığı değişiklerin bu kadar etkili olduğuna, Milli Takım seçmelerinde bizleri bu kadar yanılttığına ilk defa şahit oluyorum. Bugünkü Tayland maçında hiç kimsenin aklında yokken son sette tıkandığımız anda Ceren'i oyuna sokması bile ne büyük bir risktir ve onun da girer girmez sayı alması tesadüf olamaz sanırım. Pasör çaprazı yerine Hande'yi almasını ve 3 smaçörle oynamamızı saymıyorum bile. Adam maç anında bile taktik geliştirebiliyor önceki planları dışında. O, sadece Türk voleyboluna değil, dünya voleyboluna bir hediyesi evrenin... SENİ SEVİYORUZ DAMAT!



Muhabbettiniz bol olsun, final oynayalım!
Kore: 0 - Türkiye: 3
"KİM"se tutamaz bizi, "KİM"se de umrumuzda değil artıkIN!
Kalan 3 maçımızdan Almanya'yı yenersek kesin finallerdeyiz. Ama hiç maç kazanamasak dahi, bize çelme takabilecek olanlardan İtalya'nın 1 maç kaybetmesi ve puan fazlasıyla gene finallerdeyiz ki İtalya'nın karşısında daha Brezilya var... Rusya zaten Brezilya'ya karşı tie-break'ta 2 sayı farkla yenilerek havlu attı...



Olmaz böyle şey, yoksa rüya mı; maç fazlalığımızla yeni puan tablosu. Şimdi yanmaz mıyız 3-2 verdiğimiz Rusya ve Sırbistan maçlarına? Finallere gitmemiz garanti gibi bir şey. Biz hiç maç kazanamasak bile ki Almanya'yı yeneriz diye düşünüyorum, ilk 5'i zorlayacak Rusya kalan 3 maçını kazansa bile puan farkıyla önünde olacağız, İtalya da 4 maçını da kazanabilir mi bilmiyorum bizim önümüze geçebilmek için? En azından Brezilya'ya takılır diye düşünüyorum. Ama dediğim gibi biz bir maçı alırsak bile zaten kesin finallerdeyiz...



Bir maçın anatomisi ve arka plandaki hesaplaşmalar!
Güney Kore maçında Eda'nın hikayesi!
EDA, KİM'İ kaç kere vurdu?
Fenerbahçe'de parlayan güneşin Tayvan'da Eda tarafından batırılışı!
Daha 1. round, gerçek hesaplaşma Türkiye Ligi'nde görülecek!


Maçtan sadece iki anı hatırlatacağım...
2. sette Eda öyle şiddetli bir smaç yapıyor ki 2 numaradan, Kim'in suratına patlayan top, Kim'i yere seriyor ve Kim yerinden kalkamıyor ve maç duruyor..! Bu sanki Kim'in Eda'ya yaptığı blokların misli cevapı niteliğindeydi. Eda centilmenliği elden bırakmıyor ve Kim'e koşarak ondan özür diliyor ama profesyonelliği de elden bırakmıyor Eda ve servise geçer geçmez ace yapıyor...
8-14 yenik durumdayız 3. sette Kore'ye karşı. Eda'nın bir pasıyla 9-14 yapıyoruz durumu. Sonra 9-15 oluyor Meryem'in servis hatasıyla. 12-16 yenikken Eda servise geçiyor ve Kim'i bombalamaya başlıyor... Verdiği bir pasla 13-16... Eda, Kim'i bombalamaya devam ediyor ve düzgün manşet aldırmıyor:14-16... Eda servisiyle topu zemine gömüyor: 15-16... Eda'nın çok güzel bir defansıyla durum 16-16... Eda, Kim üzerinden bir ace yapıyor ve 17-16 öne geçiyoruz... Eda çok güzel bir defans daha yapıyor ama topu öldüremiyoruz... Sonrasında karşılıklı alınan sayılarla ve Eda'nın son smacıyla maçı 3-0 kazanarak 3. set sendromunu da aşmış oluyoruz...
Bu maçta Zehra'nın da, dünyanın en büyük orta oyuncusunu olacağını, parkeleri nasıl zangırtdattığını görerek şahit olduk!
Meliha ise benim kolum da Hande'ninki kadar güçlü diyerek yerini vermeye hiç niyetli değildi maçın skorer ve yıldıız olarak....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder