14 Ekim 2017 Cumartesi

Bana transfobik diyen, homofobiktir ve aklından zoru vardır!


Haklıysam, bana yapılan haksızlığın üzerini kapatamam duyarlılığımdan dolayı, vicdanımı kendime karşı da işletmem gerkektiğinin bilinçliliğinden dolayı. Çünkü insanın kendine sevgisi ve saygısı kalmaz ise onursuzlaşır, omurgasızlaşır. Oysa ben kişiliksizliğe ve karaktersizliğe tahammül edemem.

Eğer dediklerini sürekli tekrarlayan biri gibi algı oluşturuyorsam, bu karşımdaki kişilerin anlayışsızlığından, anlamak istememezliğinden, homofobiklere karşı açıkladığım transseksüelikle ilgili düşüncelerimi ifade etme hakkımın yanlış bir şey olmadığının altını çizmemin önemindendir. Çünkü klişe bir eşcinsellik anlayışı var heteroseksit dünyada ve bu da homofobiyi çoğaltmakta, pekiştirmektedir.

Arkadaşlar, sayın seyirciler... İnsan eğer sığ biri değilse; okuyup araştırıyorsa, elşcinsellik konusuyla alakalı olarak kendisi de eşcinsel ise, bu konuda kendisinin de hisleri paralelinde düşünceleri olabilir değil mi? Sen nasıl kendi hislerine saygı bekliyorsan, aynı şekilde karşındakinin de hislerine, hissettiklerine ve bu konudaki düşünce ifadesine saygı gösterebilme insanlığına sahip olabilmelisin. Eğer içinde yaşadığın sistemin sana dayattğı şekilde "sadece benim dediğim doğru" diyip karşındakinin varoluşundan rahatsız oluyorsan, korkularınla, bir transseksüel olarak homofobinle yüzleşmen gerekir mantıken.

"Transseksüellik bedeniyle barışamamış bir eşcinselliktir" sözüM hiç kimseyi rahatsız etmemeli. Çünkü ben, BEDENİYLE BARIŞABİLMİŞ BİR TRANSSEKSÜELim; yani EŞCİNSELİM! Eşcinsellik işte böyle bir şey benim anlayışıma göre. Çünkü erkek ruhu da barındırıyorum, kadın ruhu da barındırıyorum erkek bedenimde. Ve toplumsal cinsiyet ayarında bir cinisyet anlayışım yok. Yani gündelik yaşamımı cinsiyetsiz yaşıyorum; çünkü buna ihtiyaç hissetmiyorum. Çünkü buna ihtiyaç yok. Herhangi bir cinsiyet kalıbında yaşamanın hapis hayatından bir farkı yok; özgürlük anlayışıyla ters cinsiyet kimliği.

Benim cinisyetim ancak cinsel yönelim noktasında devreye giriyor ve biyolojik olarak hemcinismden hoşlanıyorum. Ben niye hemcinsimden hoşlanıyorum; çünkü kafamın içinde bir kadın beyni de var ki, erkek bedeni çekiyor beni. Ve bu işlevi gerçekleştiriken "ben erkeğim" veya "kadınım" diye bir şey olmuyor. Bazen seviliyorum, bazen seviyorum. Eğer bir cinsiyet varsa, bunun adı sevmek ve sevilmektir benim kitabımda sadece. Anlayabiliyor musunuz; eğer size ters geliyorsa bu, saygı duyacaksınız sadece.

Ben hiç kimsenin kestirip biçtirmesine, ekletip yamatmasına bir şey demiyorum. Hatta eğer o psikoloji öyle kendini iyi hissedecekse ve sonuçlarına katlanacak destekliyorum. Anlayabiliyor musunuz? Ben bugüne kadar hangi transseksüele kimlik anlayışından dolayı nefret kusmuşum, hangi transseksüeli dışlamış ve aşağılamışım, ötekileştirmişim, onlara karşı bir mesafe koymuşum, ne "Sen transseksüelsin, yanımda ne işin mi var?" demişimdir. Neden tanıdığım transseksüeller beni transfobik olarak görmüyor ve de transfobik mumalesi yapmıyor... Bence siz transfobinin ne olduğunu bilmiyorsunuz ve kendinize olan nefreti, homofobinizi bana yüklüyorsunuz. Bu, bu kadar basit, anlayabiliyor musunuz canlarım. Benim kadar düşünebilme kapasiteniz yok ise, ifadelerimi dikkatlice okuyun. Göreceksiniz ki, içinde Halil'in kendini bulacaksınız ve amacının birilerini zerre kadar bile incitmek olmadığını göreceksiniz.

Diyeceğim şu ki... Arkadaşlar hayatınızı cinsel kimlik odaklı yaşamayın; Doğal olun, içinizden geldiği gibi yaşayın, bırakın doğanın akışına kendinizi ve sosyal yaşamın içinde yer bulmaya çalışın korkmadan. Siz kimliğinizi kafanıza takmaz iseniz, bir süre sonra çevreniz alışıyor. Çünkü homofobi denilen şey, bireyin kendi kafasının içinde daha çok...

İnsan kendini tanıyıp kendini bilkten sonra artık cinsel kimlikle ilgili takıntılarını bırakıp önüne bakmalı, geleceğini sadece bir insan olarak yaşamalı... Ben şuna da inanıyorum. "Biz" yaşamasını bilmediğimiz için, cinsel kimliğimizi çok bahane ediyoruz yaşayamamışlığımıza... Oysa dediğimiz kadar nefret var mı bize karşı tartışılır. Belki mültecilere, yaşlılara, hayvanlara, kadınlara, bitkilere daha çok ayrımcılık yapılıyor eşcinsellerden, daha çok olumsuz etki var onlara-saydıklarıma karşı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder