2 Mayıs 2016 Pazartesi

Profesyonelce bir 1 Mayıs yürüyüşü yaptık


1 Mayıs yürüyüşüne bu yıl ikinci katılışımızdı. Daha özgüvenliydik. Çünkü olumsuz bir tepkiyle karşılaşmayacağımız konusunda tecrübeliydik. Gerçekten bir tepki yoktu biz LGBTİ'lere karşı. Bize tempo tutan, espriyle yaklaşan polisler bile vardı. Esnaf bile espiriyle yaklaşıyor bize. Halktan hiçbir gruba karşı da olumsuz bir şey yoktu. Denizli'deki etkinlikler zaten hep nizami ve sorunsuz geçiyor bildiğim kadarıyla. Çünkü etkinliklere katılanlar da taşkın bir davranışta bulunmuyor. Polislerimizin de maşallahı var. Gerçekten herkesin al gülüm ver gülüm içersinde olduğu  bir 1 Mayıs yürüyüşüydü. Katılımcılar kardeşlik ve barış duyguları içersindeydi. Ne kadar toz pembe bakıyorsun diyebilirsiniz hayata ama öyleydi. Bir olay, olumsuzluk olsa niye belirtmeyeyim ki. Biz de yürüyüşte düdükler öttürdük, sloganlar attık, halay da çektik... Seneye 1 Mayıs'ta buluşmak üzere diyelim...

Not: Katılımcı sayımız 30 civarıydı.

1 Mayıs'ı başka nasıl haberleştirebilirdim...

Arkedeşler ben şöle bir haberciliği benimseyemiyom! İşte saat 11 gibi Candoğan Parkı önünde toplandık, Delikli Çınar meydanına doğru sloganlar atarak yürüdük, ordan bütüm 1 Mayıs katılımcılarıyla İstiklal'e doğru gene değişik sloganlarla, düdüklerle, halkın sevinç gösterileri ve alkışlarıyla yol aldık, Tarım İl Müdürlüğü önünden İncilipınar güzergahında coşkuyla goşturduk..? Sonra 1 Mayıs alanına girerken polis kontrol noktalarında... Burda duralım. Bakın burası bana göre de haber. Genelde şöyle haberler beklenir değil mi? Kontol noktalarından geçilirken trans kadın arkadaşlarımız genelde erkek polis memurlar tarafından kontrol edilir ve trans kadın arkadaşlarımız buna itiraz ederler taciz saydıkları için. Bizim trans kadın arkadaşımız ne yaptı dersniz... Kadın polis memuruna, "ben erkek polise kontrol ettirebilir miyim?" dedi. Kadın polis de espirili bir şekilde gülerek, tamam sen ordan geç dedi. Bizde isteyen, istediği noktadan geçti... Polislerin ters tutumu haberleştirilir mesela. E bizim polisler de farklı sanırım. Bizim sloganlara tempo tutyordu bir tanesi. Önümüzde rakı bira içmeyi savunan grup vardı. Onlar da yol boyunca içtiler. Hiç kimse tepki göstermedi. Yardımlaşma vardı gruplar arasında... Onlar bize katılarak destek veriyorlardı, biz onlara katılarak destek veriyorduk. Biz kortejde bira rakı içmeyi savunanların arkasında, özgürlükçü Yeryüzü Kadınları'nın önündeydik... Halaylalar çekilmesi falan artık haberde bildirilmemeli değil mi çok rutin olduğu için. Bence geylerimizin, lezbiyenlerimizin, translarımızın el ele aşkla yürümeleri daha bir haber sayılabilir. Zaten sevişe sevişe kazanmayacak mıyız? Bana göre sevişgen haberler ve görüntüler klişe habercilikten daha iyi diye düşünüyorum. Hele sloganların haberlerde belirtilmesini fuzuli buluyorum. Bu bende sanki haber konusu yok da, haberi doldurmak için kullanılıyormuş hissi yaratıyor. İyiydi 1 Mayıs bizde, özgürlükçüydü, dostça-kardeşçeydi, olaysızdı, zerre negatif elektrik yoktu Özay Gönlüm'ün mülayım memleketinin ruhuna uygun olarak, geçmişten günümüze gelen hoşgörü kültürüne saygıda kusur etmeyerek... Nice 1 Mayıslara... Bu arada AKP'li Belediye Başkanımız mesajlarıyla herkesin 1 Mayıs'ını kutladı. Demek istediğim şuydu; Ben haber kurallarına aykırı olsa da, klişe haberciliği sevmiyorum. Rutin şeyler yerine farklı bakış açısıyla, farklı noktalardan yakalanmış haberciliği seviyorum. O yüzden yorumumu katıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder