7 Mart 2016 Pazartesi

Kadınlık sadece heteroseksüelliğin tekelinde olan bir şey mi?


Biliyorsunuz, Kadıköy Belediyesi'nin 8 Mart Kadınlar Günü dolayısıyla, billboardlarına eşcinsellerin de olduğuna dair afiş asması bazı vatandaşlar tarafından tepki görmüş, hatta kaldırılması için imza kampanyası bile başlatılmıştı. Sebep ise, "eşcinselliğin Kadınlar Günü'yle ne alakası var"mış. Allahalla... Kadınlık sadece heteroseksüelliğin tekelinde olan bir şey mi acaba? Eşcinsel kadınlar ne olacak, biseksüel kadınlar ne olacak, interseks kadınlar ne olacak, trans kadınlar ne olacak..? Zaten afişte de belirtiliyor lezbiyen, trans, biseksüel, intersek diye...

Aslında benim söyleyeceklerimin bundan da ötesi var... Kadın denilince de sadece yukarıda sayılan kimlikler anlaşılmamalı... Cinsiyet kavramı kişinin kendini bedeninden bağımsız nasıl hissettiğyle alakalı bir şeydir de. İlla ki biyolojisinin kadın biyolojisine uyması mı gerekiyor? Kişi biyolojik bedeni erkek olsa da bedeninden memnun olup, kendini kadın hissediyorsa ne olacak? Kadın olmak için illa ki bedeninden nefret edip, bedenini değiştirmesi falan mı gerekiyor? Gerçi transseksüeller bile erkek bedeninde kadınlığı kadın-lık olarak kabul etmeyebiliyorlar ayrı mesele ama o meseleye burada hiç girmeyeceğim... Bana göre kişi kendini kadın hissediyorsa kadındır, o kadar, bunun tartışılması bile söz konusu olmamalı. İnsan kendini öyle hissetmese, heteroseksist bir dünyada niye erkek bedeninde kadınım desin ki; bundan bir çıkarı olamaz herhalde...

Daha da önemlisi ne biliyor musunuz kişinin kadın olup olmaması konusunda..? Kişi kendini erkek olarak hissetmiyorsa, erkeklik değerleriyle psikolojik veya uygulamada ters düşüyorsa, olay bitmiştir, kadın tarafında yer almaması için hiçbir engel kalmamaıştır. Kadınlar Günü'nde erkek eşcinselin ne işi var, erkek biyolojisinin ne işi var tartışması hem mantıksızlık, hem de ayrımcılıktır. Bana göre cinsiyette kategorinin bile olması mantıksız aslında. Biri, birini seviyorsa, bunu kategorileştirmenin ne anlamı var ki? Amma illa ki adlandırmak gerekiyorsa cinsiyet kimliğini, kişi bu konuda nasıl hissediyorsa, öyle tanımlamalı kendini. Mesela ben biyolojik olarak erkeğim, biyolojik olarak ilişkilerim eşcinsel sınıfına giriyor ama ben kendimi asla ve asla erkek cinsiyetinde hissetmiyorsam olay bitmiştir.

Kadınlık dediğimiz şey ne ki ayrıca; birisi tarafından sevilmek mi; sevemezler mi de etkin bir pozisyonda? Biyolojik kadınlık dışında bir kadınlık yok mudur, olamaz mı? Kadınlık dediğimiz şey, toplumsal cinsiyetin bize dayattığı ve bizim de içselleştirdiğimiz şey-kimlik-rol vesaire olmasın? Lafın kısası, öğrendiklerimizin dışında da kadınlık vardır illa ki birilerini kadın olarak etiketlemek gerekiyorsa. BEN ERKEK BİYOLOJİSİNDE BİR KADIN SAYILIRIM MESELA; HETEROSEKSİZMİN AYRIMCILIĞINA KARŞI DURMAK İÇİN KENDİMİ TANIMLAMAM GEREKİRSE. Eğer heteroseksist dayatmalara karşı tepki göstermek istiyorsak kimlikler konusunda esnek olmalıyız; katı olmanın cinsiyetçi sistemin ayrımcılığından bir farkı olmaz çünkü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder