Abdurrahman Dilipak demiş ki, "Türkiye pilot ülke, biseksüel yapılıyoruz".
Ne kadar ucuz laflar bunlar ama alıcısı olunca söyleniyor işte. Biseksüellik olunan bir şeyse, insanın sen de ol diyesi geliyor ama onlara göre onlar, iradesi sağlam insanlar. Aslında bunun açıklaması şu; hayatı sadece kendinden, kendi yapından ibaret zannetme kapasitesi. Gerçekten insan bilmsel düşünemeyince uhrevi düşünüyor. Yoksa her şey uhreviyatla açıklamaya çalışır mı? Akıl ve mantık varken insan niye gerçekçi olmaz da bilinmezci olur ki? Mantıklı bir açıklaması var mı bunun?
Bu şahıs yazısında, LGBTİ'likten pislik diye bahsederken, "Bu pisliği birileri Müslümanlara bulaştırmak için adeta seferber oldular.. İçeriden bazı sol, laik gruplar, politik olarak CHP ve HDP bu işe destek veriyor. Zaten HDP böyle birini seçimlere sokarak bu işi meşrulaştırmaya çalışıyor. Liberaller bu konuda yaya kaldı" diyor.
Yani heteroseksüel olmayan herkes pislik mi oluyor?
BRAVO; sevgiden, iyilik güzellikten mi bahseden "sizler" miydiniz?
Bu şahsın tarihe geçecek utanç cümlelerini aktarmaya devam ediyorum...
"Hedeflerinde eşcinsel evlilik, eşcinsel cami de var ve tabii eşcinsel imam. Gay, lezbiyen, biseksüel, transseksüellerle kalmayacak bu iş; ensest ilişkilere kadar uzayacak. Artık, fuhuş, porno sıradan bir olay haline gelecek. Bu tehdit aileyi, gençleri tehdit eden bir durumdur.. Media ve sanat dünyasından sonra siyasette de bu konunun alenileştirilmesine çalışılmaktadır. Malum çevreler bu konuya bizim başörtüsüne atfettiğimiz önem kadar önem atfediyorlar sanki.. Bu konuda birileri Türkiye’yi pilot ülke olarak seçmiş olabilir.. Bilgi Üniversitesi’nde bunlarınkulüpleri var, Boğaziçi’nde etkinlikler düzenleyebiliyorlar. Birileri bu işi hak kavramı ile ilişkilendirmeye çalışıyor.. Sol, HDP, insan hakları aktivistleri ve liberaller, sanatçılar ve media üzerinden bu iş sistemli bir şekilde meşrulaştırılmaya çalışılıyor."
Eşcinsellik hayata dair bir şeydir. Bir insanın mevkisinin, mekanının cinsel yönelimiyle ne alakası var; böyle bir ilişkilendirmeyi ancak cahillik yaptırabilir insana. Hele bir de ensestle ilşkilendiriyorlar ya eşcinselliği... Konumuzu ensestin ne olduğu değil... Ensest heteroseksüeller arasında mı yaygın, eşcinseller arasında mı? Hatta ahlaksızlık olarak tabir edilen davranışlar eşcinseller arasında mı yaygın, heteroseksüeller arasında mı? Hatta hatta AIDS'i bile eşcinsel hastalığı olarak tanımlıyorlar ama heteroseksüellerde AIDS, eşcinsellerin 5-6 katı. Tabi yobazlara inanacak bir kitle olunca, atıp tutmak ve cahil cahil konuşmak, yazmak kolay oluyor. Eşcinsellerin insanlık haklarını araması üzerine yoğunlaşıyorsunuz da, neden eşcinsellere haksızlık yaptığınızı hiç dile getirmiyorsunuz? Hak sadece "siz"den olanlara verilen bir şey mi? İNSAN HAKLARI TEK TARAFLI BİR ŞEY Mİ? Eşcinselliğin meşrulaştırılmasına gerek yok ki, zaten meşru; sadece homofobiklerin nefret saldırısından korunmak için, eşcinseller gizlenmek zorunda kalıyor. Ayrıca insanlar neden pornoya ihtiyaç duyuyor, neden fuhuş yapıyor; hiç düşündünüz mü? LGBTİ'leri işsiz ve aç bırakırsanız ne yapsınlar? Seksi ahlaksızlık olarak tanımlarsanız, insanlar temel ihtiyaçlarını ne ile karşılayacaklar? Seks ve sekse dair porno gibi şeyler, insanlığı yatıştıran şeylerdir. Bunlar ihtiyaçtan doğmaktadır. Sizin formülleriniz herkese uymayabilir... Herkes ne heteroseksüel olmak zorunda, ne de sözleşmeyle birbirine bağlanmak zorunda... Geçiniz!
Bir sözüne çok ama çok katılıyorum bu şahsın; Gerçekten cahillik başımızın belası!
Sarf ettiği bir çok saçmalıkla zaman harcamak istemediğim için, eşcinsellikle ilgili cümlesini aktarıyorum; "Cinsel olarak tahrik ediliyor ya da biseksüel hale getiriliyoruz.".
Gerçekten mi? Şimdi bende eşcinsellik olmayacak ve biseksüel hale getirileceğim öyle mi?
Ayrıca Mut'a ve dini nikahı kimler yapıyor iyi düşünmek gerekmez mi?
Son olarak, din neden bilimsel bazda ele alınmıyor? Cevap verebilir misiniz?
Başlığı sonradana atınca, bu konuyla ilgili bir iki cümla daha söyleme ihtiyacı hissettim. Eşcinsel olunmaz, eşcinsel doğulur. Bazıları eşcinselliğini bastırıp heteroseksüel geçinmek zorunda kalabilir. Bazıları eşcinselliğini sonradan keşfedebilir. Yani sonradan olunan bir şey yoktur eşcinsellik konusunda. İçinde yaşanılan ortamlar baskılanmasına veya daha rahat ortaya çıkmasına sebep olur. Eşcinselliğin olunan bir şey olduğunu iddia eden toplumlar, demokrasiden uzak ve insanaları tabularla şekillendirmeye ve korkutmaya ve baskılamaya çalışan toplumlardır. Ve, nefret ve nefret suçları antidemokratik toplumlarda çok daha fazladır. Demokratik ortamlara gidildikçe, insanların cisnellik gibi temel ihtiyaçlarıyla pek ilgilenilmez; hatta iktidarların asla vazifesi değildir bu durumlar. Kimse kalkıp da fetva vermeye çalışmaz cinsellik konusunda. Verenler de zaten o toplumların yobazlardır, cahilleridir bizim geri toplumlara nispeten çok daha az olan. Özgürlük olunca, herkes özgürlüğün tadını bilir ve cinsellik gibi temel ihtiyaçları baskı unsuru olarak kullanmaz kimse. Cehaletin verdiği korkuya dayalı bir baskı unsurudur özgürlüklerin kısıtlanması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder