25 Temmuz 2015 Cumartesi

Gökhan Özen, Gökhan Tepe, Gökhan Keser, vesaire...


İnsanın ilgi alanına girmeyen bir şey hakkında yorum yapması ne kadar zor bir şey...
Aslında sevmediğim bir şey hakkında yorum yapmayı sevmememin bir sebebi de bu konuda bir şey söylemeye haddimin olmaması...
Ama kötü bir niyetle yorum yapmıyorum ki...
Keşke iyi bir şeyler yapsalar diyorum...
Gökhan Özen...
Güzel çocuk...
Ama BENİM İÇİN, söylediği Nazan Önceli'in bir şarkısı dışında bir şey ifade etmiyor...
"Maske" diye yeni albümü çıkmış...
Şarkıları dinliyorum ama her şarkıya yarısına kadar bile tahammül edemiyorum desem...
Gökhan Özen, Gökhan Tepe, Kökhan Keser, vsesaire..!
Acaba dinlenebilecek bir şarkı çıkar mı diye bekliyorum her şarkıda...
Benzer girişler, benzer çıkışlar, benzer cıstaklar...
Ben Gökhan Özen olsam...
Yani şarkı söyleyebilecek sesim olacak, bir de Gökhan Özen gibi fiziksel durumlarım olacak...
Yıkarım ortalığı...
Sanırım piyasa meselesi...
Yani arz-talep meselesi, müziğe ticari bakış açısı...
Albümün kapağına bakıyorsun; ciks bir şey ama içinde bir şey yok...
Besteler gerçekten beste mi?
Gökhan Özen isminden yenilen bir çalışma...
Hani yıl sonunda falan yılın kötüleri listesi olur ya...
Bu tarz çalışmalar kötüler listesinde değerlendirilmeye alınmayacak kadar bile vasat...
Bu olumsuz bakış açım aslında Gökhan Özen'le çok da alakalı değil...
Yani müziğimiz adına iyi bir şeyler beklemekle alakalı bir şey...
14 şarkılık albümde, 10. şarkıya kadar tahammül edebiliyorum kısa kısa da olsa; pardon!
Demet Akalın tarzının kötü bir taklidi bile olamamış desem, çok mu ayıp etmiş olurum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder