13 Mayıs 2015 Çarşamba

Seni de çok özel sevdim Walki'm



İçim bir buruk gene... Hatta çok buruk... Ama hayatın gidişatına karşı bazen bir şey yapamıyorsun. Hep tetikte olmak da bir yere kadar... Ailemizden bir kişi daha eksildi sanırım... Sevgi yumağım Walki dünden beri yok... Mamasını yedikten sonra tekrar salona çıktığımda seslendiğimde gelmedi. Oysa sesimi duyduğu anda en uzakta bile olsa catwalk yürüyüşüyle salına salına gelirdi bıcırık bıcırık sesiyle. Daha önce de kaybolmuştu ve bulmuştum ama o zaman küçüktü. Şimdi bir yaşına 16 gün kalmıştı. O da dolduramadı bir yaşını ne yazık ki diğer kedilerim gibi...  Sokakta yaşayan büyük anneleri Tebudug kızı saymazsak, 1-1,5 yılda 11 kediden 3 tane kaldılar. Daha geçen ay da hamile hamile Prenses kızı kurban vermiştik trafik canavarına... Tebudug kız bu sene yavrularını dışarıya yaptı sanırım, çünkü bizde doğurmadı. Büyük ihtimal onun başka evi de var ve yavruları aracılığıyla 3-4 yıl önce takıldığı bizim evi de benimsedi.

İnsan kendini tuhaf hissediyor kedileri öldüğü zaman. Daha az önce içine sokacak kadar çok sevdiğin sevgi timsali kedilerin bir anda yok olabiliyor ve çaresiz kalıyorsun bu konuda. İnsana hayat denilen olguyu sorgulatıyor bu tür ani kayıplar. Ama hayat obsesiyonundan da kurtarıyor. Acılar daha sağ duyulu yapıyor ve ben merkezcilikten, tür merkezcilikten kurtarıyor ve evrenin anının bir parçası olduğun konusunda kuşku bırakmıyor kafanda. Bir programın parçasısın, bir hayal ürünüsün, veya her ne isen işte, çok önemsemiyorsun artık kendini ve iyi olmak, iyi yaşamak daha bir ön plana çıkıyor. İyi olmaktan kastım, evrenin bir parçası olarak bütünsel düşünüp, bütüne faydalı olabilmek adına yaşamdan bahsediyorum. Kendini ve hayatı seveceksin ki bütüne faydalı olabilmek adına mücadele de edebilesin.

Aslında evrenin toz zerreciği olduğumu kabul edeli çok zaman oldu ama sevgi timsali kedilerimi kaybede kaybede acılar, hayata daha bütünsel bakmamı sağladı. Beni olgunlaştırsalar da kedi parçalarımı kaybetmek canımı yakıyor. Çünkü onlar yapımın en masum ve en sevgili tarafları... Bazen bu acılara dayanamama noktasında kedi tarafımla bağlarımı koparmak istiyorum ama bu da insanlık anlayışımla hiç bağdaşmıyor. Çünkü kediler insanı koşulsuz alış verişe sabitliyor. Son üç kedim de insan hayatına kurban giderse, biraz kedi tarafıma uzaklaşayım diyorum ama yapabilir miyim bilmiyorum. Dişi olarak Fülfül kız var daha 1 yaşını doldurmayan. Belki o kedi tarafımı devam ettirir hayatta kalabilirse.

Walki'm sen çok özeldin biliyorsun değil mi? Kucağa sığamayan bir sevgi yumağı... Hoşçakal ama şimdilik... Ruhumuz bir yerde, bir zamanda diliminde tekrar karşılaşacak biliyorum. Bizimki Dünya limanında bir karşılaşmaydı... Milyarlarca genişlikteki zaman diliminde ve başka gezegenlerde, başka hayatlarda yolumuz mutlaka herhangi bir şekilde kesişecektir. Belki ben kedi olur, sen başka bir şey olursun. Gitmene elbette çok üzüldüm; senden kurtulduğumu düşünme. Ama inkar edemem kedilerimi kaybetmenin acısına dayanamadığım için, kedisizliği düşündüğümü...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder