11 Eylül 2014 Perşembe

Ümit Karan'dan kadınlık dersi!

Kadınlar nerdesiniz, Ümit Karan'ın Asena Erkin için söylediği laflar resmen cinsiyetçilik kokmuyor mu? Yoksa Asena Erkin'e siz de mi karşısınız heteroseksizmin kurallarına uygun olarak? Bakmanın tacizi meşrulaştırmak olduğunu söyleyen kadınlar, siz de mi kadının erkek güdümlü olmasına inanıyorsunuz, erkekliğin izin verdiği ölçüde mi kadın özgürlüğüne, kadın haklarına inanıyorsunuız? Kısaca heteroseksizmi ahlakçılık konusunda, özellikle kadın ahlakçılığı konusunda onaylıyor musunuz? Yani erkek aldatabileceğine ama kadının aldatma ile adının bile anılmaması gerektiğine inananlardan mısınız? Eğer böyle bir durum söz konusuysa, kadının savunulacak bir tarafı yok diyenlerden misiniz? Bu konumdaki kadınları rakip olarak mı görüyorsunuz yoksa?! Zaten Asena Erkin hakkında yazılıp çizilenlere karşı hiç de sesini çıkarmadı kadın dünyası. Çünkü kadın bireysel olduğu zaman, ne yazık ki kadınlar da heteroseksist oluyor, erkek tarafını tutuyor.

Ne diyor Ümit Karan; erkeğin özel hayatı gündeme gelebilir ama kadının hayatı ön plana çıktığı zaman sıkıntı doğar. Bu ne demektir; özel hayat denilen duygusal ve fiziksel durumlar erkeğin tekelindedir. Erkeğin doğuştan getirdiği haklarıdır. Geleneksel yapının erkeklere karşı toleranslı olduğu durumlardır. Eğer kadının, eşi dışı dışında bir erkekle adı geçse bile işi bitmiş demektir, öteki demektir artık o, aileye layık demek değildir, erkek onu terk etmelidir, çünkü namus elden gitmiştir, bu da hayat-meyat meselesidir. Kadınlar siz de böyle düşünüyorsunuz değil mi?!

Sonra da "modern ülke değiliz" diyor Ümit Karan, sanki modern olmak kötü bir şeymiş veya modern olamayacak bir toplumuz, o yüzden ilkel yaşamak zorundayız, ahlakçı olmalıyız, geleneklerimize bağlı olmalıyız, erkek odaklı yaşamalıyız, erkek kurallarına uymak zorundayız, der gibi. Tabi modern olmak zor olduğundan değil, modern olmamak işlerine geldiğinden, çıkarlarına uygun düştüğünden. Bu tür bir zihniyetin kadını düşünmek olduğuna kim inanır? İnananlar ve inanacaklar çoğunlukta ayrı mesele.

Bir de bu durumun, yani medyadaki söylentilerin Asena Erkin'in işine yaradığını, Caner Erkin'i zor duruma düşürdüğünü söylüyor. Sanki bu çift birbirinin ötekisi olmuş da, Ümit Karan da Caner Erkin'in tarafını tutuyormuş gibi algıladım. Futboldan gelen bir taraftarlık mı bu, erkek taraftarlığı mı? Gerçekten kadının bu durumlardan hiç etkilenmediğini mi zannediyor, yoksa umrunda mı değil, veya bu kadar sorumsuz olursa, başına gelenleri hak eder, mi demek istiyor ki, hemen cinsdaşı Caner Erkin'i savunuyor. Üstelik Caner Erkin'in bu konuda ne düşünmüş olabileceğini bile göz önünde bulundurmadan Caner Erkin adına konuşuyor. Belki Caner Erkin kendine değil karısına üzülüyor, karısını destekliyor, karısına inanıyor, karısını haklı buluyor ki, hala karısının yanında.

Size bir şey söyleyeyim mi; Asena değil insanları rahatsız eden, Asena - Caner Erkin çiftinin geleneksel aile yapısını huzursuz etmesi. Yoksa kimin umrunda olur tanınmamış olsaydı Asena - Caner Erkin çifti? Tabi bütün olanların veya söylenenlerin onları yıpratamaması, yıkamaması, yani bu çifti ayıramaması, heteroseksist toplumun kafasında soru işaretleri oluşturmaya başladı; bu kadar çalkantıya rağmen bu ilişki nasıl devam edebilir, diyorlardır. Veya bu kadar söylentiye rağmen nasıl aile çerçevesini koruyabilmektedirler, diyorlardır. Oysa aile denilen şey, sadece erkek egemenliğinde, erkeğin kuralları doğrultusunda işleyen bir kurum olmayabilir. Ailede herkes eşit olabilir, cinsiyetçilik olmayabilir ve bütün bunlara rağmen, aşk da olabilir, sevgi de olabilir, saygı da olabilir ki aile resmi çerçeveden çıkartılmıyor. Gerçek aile budur işte; bütün fırtınalara rağmen irtifa kaybetmemesidir.

Ben Asena - Caner erkin gibi ailelerin insan haklarına, özellikle kadın haklarına gerekli özeni, saygıyı kazandıracağına inanıyorum. Kadın sağlayacaktır ama bu saygıyı. Erkek egemen kurallara karşı dik durdukça, cinsiyetçi yapıdaki erkekliği de dönüştürecektir. O yüzden kadınların haklarını kazanması, erkek egemen yapıya rağmen kendisine saygıyı kaybetmeyen kadınlar sayesinde olacaktır.

Caner Erkin'in karısına sahip çıkmaya çalıştığını da söylemiş Ümit Karan. Hele bu lafın tutulacak hiçbir tarafı yok. Kadın, erkek tarafından sahip çıkılması gereken bir canlıdır, cinstir değil mi?! Kadın kendine sahip çıkamaz mı; çıkamaz; çıkarsa başına buyruk olmuş demektir! Eğer Ümit Karan, "Caner, bütün olumsuzluklara rağmen karısının arkasında duruyor" demek istiyorsa, bunda da kötü bir şey yok. Olması gereken ve medeni insan olmanın gerekliliği budur. Yani bütün olumsuzluklara rağmen, kişinin eşinin yanında durabilmesidir olması gereken.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder