20 Eylül 2014 Cumartesi

Serbülent Sultan: Sonradan kadın olanlar, hiçbir zaman zarif olamazlar


Serbülent Sultan, hermafrodit, yani çift cinsiyetli, yani hem erkek hem de dişi cinsel organıyla doğduğu için yasal olarak cinsiyet değiştirme hakkı olduğundan 18-19 yaşındayken ameliyat olarak tam anlamıyla kadın bedeninde yaşamaya başlamış. Başlarda erkek görünümündeymiş Türk Nostalji sitesinin dediğine göre. 1981'de kendisiyle yapılan röportajda, erkek bedeninde doğup da ameliyatla kadın olanların cinsel anlamda tatmin olamayacaklarını, bunun da onları bunalıma itip intihara sürükleyeceğini iddia ediyor. Bütün Ersoy'un kadın olacağı hatırlatılınca da, Bülent Ersoy'un ameliyat için yaşının geç olduğunu, bir erkeğin ameliyatla da asla bir kadın gibi zarif olamayacağını söylüyor. (http://www.turknostalji.com/haber/sahnelerimizin-cinsiyet-degistiren-ilk-assolisti-693.html)

Facebook sayfasından mesaj gönderdim Serbülent Sultan'a sanatsal hikayesini paylaşmak istediğime dair. Twitter'da da varmış kendisi. Ama homofobi sınıfında değerlendirebilecek bir ifadesiyle karşılaştım. Eurovision'da bu yıl birinci olan Conchita Wurst'u argo bir dille eleştirmiş sakallı görüntüsüyle kadınlığı bağdaştıramadığı için. Bir tweet'inde de kadına şiddet uygulayan erkeklerin gizli eşcinsel olduğunu iddia etmiş.

Diskotek sitesinde Aylin Berkay ismiyle bir 45'liğinin ve bir Long Play'inin, Serbülent Sultan olarak da kaset formatında iki adet albümünün olduğunu (http://www.diskotek.info/Artist/Details/1258)...

Ekşi Sözlük'te de "12 Eylül" döneminde Bülent Ersoy gibi sahne yasağının, Aylin Berkay adıyla erotik Türk Sineması oyuncusu olduğunu (https://eksisozluk.com/serbulent-sultan--1440228?nr=true&rf=serbulent%20sultan)...

27 Ocak 1981 tarihli Hürriyet gazetesi kupüründeyse, "Kadın davranışlı erkek sanatçıların dikkati çekildi" başlıklı haberde, "Edebe aykırı hareket ettikleri gerekçesiyle 'ahlak masası' tarafından kendilerine tebligat yapılan, kadınsı kıyafetleriyle sahnelerde seyircilerin yüreğini hoplatan Bülent Ersoy, Serbülent Sultan ve Savaş Sökmen dün de Sirkeci Emniyet Müdürlüğü'nü ayağa kaldırdılar." diyor. (http://gecmisgazete.com/haber/kadin-davranisli-erkek-sanatcilarin-dikkati-cekildi)

1 Ocak 1955 samsun doğumlu Serbülent Sultan'ın SinemaTürk'teki Aylin Berkay kimliğinin altında 14 adet sinema filmi kayıtlı (http://www.sinematurk.com/kisi/4301-aylin-berkay/).

Demokrat haberden alıntıladığım 32 yıl önceki bir haberdeyse (http://www.demokrathaber.net/bulent-ersoyun-32-yil-onceki-direnisi-ve-gezi-makale,7176.html),

"Karar bir ay öncesinde başlatılan soruşturma ile alınmıştı. İstanbul Valiliği’nin talimatı üzerine Emniyet Müdürlüğü yetkilileri İstanbul’da sahneye çıkan eşcinsel sanatçılarla ilgili soruşturma başlatmış, soruşturma sonunda eşcinselliğini reklam aracı olarak kullanarak şöhret olduğu öne sürülen isimlere yasak gelmişti.

İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, 'Hiçbir eşcinsel sosyal faaliyette bulunamayacak' diyordu. Danıştay da kararı bozmayınca teker teker şehirlerde yasak yürürlüğe giriyordu." diyordu.

İlginç olansa, günümüzde gay ikon ilan edilmiş iki sanatçının diğer bazı sanatçılarla o dönem-1981 yılında Ses dergisinde açıkladıkları eşcinselliğe ait düşünceleri. Sezen Aksu'nın "eşcinsellik hastalık" demesi, Seyyal Taner'in Osmanlı'nın torunu olduğu için eşcinselliği uygunsuz bulduğunu söylemesi, onların nereden nereye geldiklerinin bir göstergesi. Belge olarak kalsın diye de bu konuda açıklama yapan sanatçıların düşüncelerini aynen alıntılıyorum.

İbrahim Tatlıses:

“Önemli olan sanattır. Ancak bugüne kadar bu tip kişiler sanatı hep ikinci planda tuttular. Bülent Ersoy’u bu eleştirilerin dışında tutuyorum. Öteki şarkıcılar adeta sahneleri kullandılar. Giysileri hareketleri ve konuşmaları hep topluma ters düşüyordu. Bunlara karşı alınan tavır sanat adına kutlanacak bir harekettir.”

Sezen Aksu:

“Ben eşcinselliği herhangi bir hastalıktan farklı bulmuyorum. Eksik olmasınlar, sansasyonel haber organları bu zavallı insanların çelişkilerini ticari amaçla sonuna kadar sömürdüler. Bugün bu meselenin bu kadar vıcıklaşmasının sorumlusu büyük çapta onlardır. Yasaklama kararına gelince, onları reddetmeden önce, topluma yeniden kazandırma yolunun denenmesinden yanayım.”

Seyyal Taner:

“Bizler Fatih’lerin Barbaros’ların ve Kanuni’lerin torunlarıyız. Böyle bir geçmişi olan toplumda sanatı yönlendirmeye çalışanların homoseksüel olmaları çok ters ve uygunsuzdur. Alınan karar çok yerindedir.”

Ersan Erdura:

“Alınan karar yerindedir. Sanıyorum bundan sonra sahnelere ciddiyet gelecektir. Bunun dışında fazla bir şey de söylemeye gerek yoktur.”

Serbülent Sultan sosyal medyadan gönderdiği mesajıyla çok kısaca özetledi hayatını: Tam şöhret oldum, para kazanmaya başladım derken Bülent'in benim gibi güzel kadın olma hayaliyle her şey bitti. Pembe nüfusumla bir müddet dayanabildim. Onu yasakladılar. Yasak, bayan olmama rağmen beni de vurdu. Ankara'ya gidiyorsun izin yok, Eskişehir'e gidiyorsun izin olmadığı gibi otellerde bile yer vermiyorlardı; sanki vebalı gibi kaçıyorlardı. Çok çilelerden sonra Londra'ya gittim ve bütün Avrupa ülkelerinde konserler verdim. Saddam zamanı Irak'a bile gittim. Şimdi vatanımdayım ama bu sefer Bülent mani oluyor. TV'lerden gelen teklifleri değerlendiremiyorum bir sanatçı olarak. Hala çekiyorum ama O her TV'ye çıkıyor. Buna da şükür.

1 yorum:

  1. seyyal taner adlı bayan sanattan yosun sanatın sei bile olamaz konuşmalarında yasaklanmalar iyi oldu diyor .ona ancak yazık denilir.bir kere serbülent sultan gibi sanatını hakkıyla yapmanın dışında ALLAH vergisi güzelliğiyle türkiyeyi kendine hayran bırakmışdır sonra sonradan hiç bir şey olunmaz ALLAHın taktiridir .

    YanıtlaSil