Güne, gece kaçta yattığıma bağlı olarak başlıyorum. Ortalama 2 gibi yatıyor 9-10 gibi kalkıyorum. Günlük okumalarımı-yazmalarımı gerçekleştiriyorum, sorumluluğumda olan insan ve hayvanların iytiyaçlarını karşılıyorum, bulaşık-temizlik işlerimi yapıyorum ve aksatmadığım spor faaliyetlerim var her gün, badminton, tenis, koşu, kondisyon... Haftalık alış-verişlerim vardır, aylık faturalarım vardır ödenecek... LGBTİ'ler olarak haftalık buluşmalarımız olur. Bazen arkadaşlarla buluşmalarım olur kişisel olarak ve misafirlerimiz olur akrabalar olarak. 20 yıllık çalışma hayatım var özel sektörde bir fiil aralıksız. Gerektiğinde sosyal ortamlarda bulunurum. Hayat boyu eğitime inandığım için şu anda 3. üniversitemin son dönemindeyim. Utangaç bir yapım vardır ama ortamlara kolay adapte olabilirim. Olaylara esprili ve pozitif yaklaşma taraftarıyım yapıma uygun olarak. Sanatı çok severim; müzik enstrümanları, dans, resim, fotoğrafçılık gibi amatörce denemelerim dışında sıkı bir takipçisiyimdir sanatın. Daha ne anlatayım; hümanistim, çevreciyim, duyarlıyım, vicdanlıyım, eşitlikçiyim, tür ayrımcılığına bile karşıyım... İlime-bilime inanırım. Kısaca sosyolojik anlamda dünyanın dışında kalmamaya çalışırım mümkün mertebede. Bir de iletişimcilik, bilgiye aracılık doğuştan getirdiğim bir özelliğim olduğu için, paylaşmayı çok severim. İlgi alanım da geniş olunca 20 civarında bloğum var paylaşım yaptığım ve düşüncelerimi aktardığım. Ve yetmediği için hayatta en değerli şey benim için zamandır. Başkalarının zamanını çalmamaya özen gösteririm kendi zamanımın çalınmasına izin vermediğim gibi.
...
Niye anlattım kendimi... Bir eşcinsel olarak diğer insanlardan farkım olmadığını göstermek için. Diğer insanlar dediğim de heteroseksüeller. Bu yazıyı niye yazdım... Amerikan futbolu oyunucusu Michael Sam eşcinsel olduğunu açıkladığı için kadro dışı kalmış. Evet eşcinsellik açık olununca, toplumsal yaşamın dışında kalınmasına sebep olabiliyor. Kimse cinsel yöneliminden dolayı değildir, falan diyerek bahane yaratmasın ayrımcılığına. Eşcinsellik hala en öteki kimlik konumunda. İnsanların % 90 küsuru eşcinselliğe hala kötü gözle bakıyor. Bu ne demektir; insanların tamamına yakını hala homofobik, hala farklılıklara karşı korkuya dayalı nefret besliyor ve bu nefret üzerinden acımasızca ayrımcılık yapıyor. Ben eşcinsel dostuyum, herkesin cinsel TERCİH (Oysa biz tercih etmedik ve bunu bile anlatamıyoruz hala)i kendini alakadar eder, sadece laftan ibaret. Oysa eşcinsellik, heteroseksüellik gibi duygularımız ve cinselliğimiz için kullandığımız yapımızın sadece bir parçası. Eşcinsellik, toplumun önyargısı gibi sadece cinsellikle varolunan bir kimlik değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder