16 Ağustos 2014 Cumartesi

Kadının bir çikolata kadar bile değeri yok


Kadın milletvekillerimizden Aylin Nazlıaka iktidarın kadın politikalarını eleştirdiği için, Başbakan tarafından ayıplanıyor. Oysa Nazlıaka gerçekleri dile getirmişti.

Aylin hanım Meclis'te;
"Kadının bedeni üzerinden yürüttüğünüz siyaset nedeniyle gelmiş olduğunuz noktada kadınların ne giydiği, ne yediği, ne renk ruj sürdüğü, hamile kadınların sokakta dolaşıp dolaşamayacağı, kadınların kahkaha atmasını isteksizlik olup olmadığını ve hatta bugün yapılan bir açıklamaya göre kadın ve erkeğin horon tepip tepmemesi bile tartışılır hale geldi. Kızlı erkekli eğitim görmek bile tartışılır hale geldi. Bunların sorumlusu sizsiziniz siz. Hani günde 3 kadınımız öldürülüyor ya, hani kadına yönelik şiddette yüzde bin 400 artış var ya. İşte o katilleri cesaretlendirenler, kadına nerede nasıl davranması gerektiğini dikte edenlerdir. Bakmayın öyle. Sizlerden bahsediyorum. Sizlersiniz o katilleri cesaretlendiren." demişti.

Fazlası yok eksiği var. Sözlerini aynen aktardım; çünkü iktidarın kadına bakış açısını bir paragrafta çok güzel özetlemiş.

Bugün bir haber okudum. Kadın, kocasından izinsiz çikolata alıp yediği için dayak yemiş. İşte bu var ya, ülkemizde kadına bakış açısının en güzel örneği. Kadın, kocası olsun, babası olsun, kardeşi olsun erkekten habersiz ve izinsiz hiçbir şey yapamıyor. Beslenme hakları bile erkeklerin elinde kadınların. Yani sofrada bile erkek öncelikli hep. Çok uzatmak istemiyorum bu konulara çok sık değindiğim için. Kadın eşya gibi bir şey erkeğin gözünde. En fazla ona hizmet eden, erkekler için yaratılmış bir canlı.

Ve ben erkeklik adına utanıyorum bu durumdan. Biyolojik cinsiyetim erkek ama kendimi asla erkek olarak tanımlamıyorum. Ancak resmi formlarda ve ortamlarda mecburiyetten erkek olarak tanımlamak zorunda kalıyorum. Ama erkek egemen toplumda erkeklik, kadınlar tarafından bile gurur duyulan bir şey.

Hadi erkekler erkeklikten gurur duyuyor da kadınlara ne oluyor? Heteroseksist dünyada o da bir varoluş şekli mi? Hani bazı kadınlar, hatta kadınların çoğu kocalarından izinsiz bir şey yapmadıklarını söylerler ya sanki marifetmiş gibi... İşte sonucu; bir çikolatayı bile boğazına diziyorlar kadının.

Hep diyorum, her zaman da diyeceğim. Bu kadının çaresizliği değil, teslimiyetçiliği. Eğer heteroseksist dünya sizin haklarınızı elinizden alıyorsa, siz de başka bir dünya kuracaksınız. % 50 bir nüfusa sahip değil misiniz? Akıl olarak bir eksikliğiniz de yok. E daha ne istiyorsunuz? Fiziksel gücünüz mü yok? İyi ki de yok... Siz de aklınızla tamamlayacaksınız fiziksel eksikliğinizi o zaman.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder