9 Haziran 2014 Pazartesi

Ha sanat için soyunmuşsun, ha güneş için...


Ahlak konusunda tutarsızlığımızla ilgili bir konuya değineceğim çok kısaca. Erkek egemen toplumlarda bilindiği üzere kadınlar ahlaklı olmak zorundadır. Çünkü kadınlar özgür olursa, erkek tabiriyle başına buyruk olursa, bu ahlaksızlığın en büyük göstergesidir. Hele çıplaklık mevzubahisse, o kadının ahlaklı olabileceği düşünülemez. Tabi kadınların dul olması da kötü gözle bakılmaları için bir neden olabiliyor muhafazakar toplumlarda. Çünkü kadın dediğin sahipli olmalıdır erkek tarafından.

Sanatçı da olsa mayolu gözüken kadınlar pek ahlak sınıfında sayılmazlar. Bir çelişki de ne biliyor musunuz; özgür mayolu kadınlara ahlaksız gözle bakılır ama bakanlar da, bakarak ahlaksızlığa ortak olduklarını düşünmek istemezler. Tabi şöyle bir gerçek var. Kendi kadınları ahlaklı olmak adına kapalı olsun da, diğer kadınlar mayolu olabilirler. Onlar çıkarlarına ters düştükleri zaman ahlaksız ilan edebilirler nasıl olsa.

Heteroseksist dünyada kadınlar da şikayetçidir bu cinsiyetçi ahlak anlayışından. Özgürlükleri kısıtlandığı durumlarda, bu kısıtlamalar canlarını acıttığı zamanlarda ahlakçı baskıcı sistemi hep eleştirirler. Ahlakçılığın bedene indirgenmesinden rahatsızlıklarını dile getirirler, hatta ahlakçılığın bizi geri götürdüğünü savunarak lafı muhafazakar iktidarlara falan dokundururlar.

Ama ahlakçılığa karşı olan bu sanatçılarımız mayolu pozlarla medyaya yakalandıkları zaman, onlar da sistemin ahlakçılığını onaylar ve pekiştirircesine birden tepkiselleşirler. Bu tepkinin sebebi fiziksel olarak kendilerine tam anlamıyla güvenememeleri mi, fiziksel olarak gündeme gelmek istememeleri mi, yoksa erkek çocuğu sahibi olmaları mı? Çünkü denizde mayolu yakalanan sanatçılarımız, gündeme fizikleriyle gelmek istemediklerini, erkek çocuğu sahibi olduklarını söylemezler mi?

Oysa unuttukları bir şey var. Görsel boyutu olan bir iş yapıyorlar sonuçta. Öyle olmasa bile milyonlarca insan mayo ile denize giriyorken, bunun basına yansımasının hiçbir mahsuru olmasa gerek. Tamam, ahlakçı toplumda çıplaklığa bakış açısı ortada ama bu tepki, bu yanlış bakış açısını onaylamaktır. Mayolu görünmekten rahatsız olmanın hiçbir manası yok bence. Çünkü ha sanat için soyunmuşsun, ha güneşlenmek için.

Ya hiç soyunmayacaksın, ya da çıplak görünmenin mekansal farkına kafayı takmayacaksın. Sanatçıların mayolu görüntülenmelerine tepkilerinin sebebi özel hayat meselesi ama, özel hayatlarında giyinik yakalanınca niye o kadar tepki göstermiyorlar? Demek ki tepki meselesi özel hayat değil, çıplaklığı kendileri de tam anlamıyla sindirememişler. Yabancı sanatçılar niye kafayı takmıyorlar denizde mayolu yakalanınca? Gündemsel trip mi acaba yaptıkları?

Peki porno yıldızları ne oluyor o zaman? Kısaca çıplak olmaktan utanmamalıyız, çıplaklığa tepki göstererek de, çıplaklığa indirgenmiş ahlakÇILIĞA karşıtlığımızla çelişmemeliyiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder