2 Mayıs 2014 Cuma

Gerçek homofobi eşcinsellerin kendi içinde

Eşcinsel açılımını yapanlara karşı hep bir şeyimiz vardır, adını da koyamadım işte. Hani açılanların tuzu kurudur diye falan düşünülür. Ekonomik özgürlüğünü kazanmıştır, çevresi daha hoşgörülüdür, hayata daha geniş bakar veya yaşadığı kültürün geçmişten gelen bir esnekliği vardır farklılıklara karşı, falan da filan...

Kendimizin açılamamasının da bir çok kendimizce gerekçeleri vardır. İşte aile muhafazakardır, alt kültürdendir, cahildir, dindardır, gelenekseldir, toplumsaldır... Ve bunlara laf anlatmak çok zordur. Anlamayacaklardır veya anlamak istemeyeceklerdir. Hem onları kızdırmak kadar üzmek de vardır. Niye üzelim ki. Bizi bunca yıl beslemişler, büyütmüşler, üzerimizden kurdukları hayalleri var; düğün gibi, torun gibi, aile gibi, topluma karşı heteroseksist mecburiyetleri yerine getirip başlarının dik durması gibi... Gene falan da filan işte!

Tamam çevremizin bazı katı kuralları var ama bir çok şeyi de kafamızda kendimiz kurgulamıyor muyuz, olumsuzlukları besleyip büyütmüyor muyuz, pekiştirmiyor muyuz? Denedik mi haklı davamızın arkasında durmayı, o davayı anlatmayı, o davaya inandırmayı..? Kaç kişi anlattı da tepki aldı? Sadece eşcinselliğe karşı önyargısal tepkilerinden çekiniyoruz. Belki direkt bizim eşcinselliğimize karşı hiçbir olumsuz yaklaşım yok, ve açılsak olmayacak da. Ama açılamayız; çünkü kafamızın içinde kendimize, eşcinselliğe karşı bir önyargı var. Biz inanmıyoruz ki eşcinselliğe, biz sevmiyoruz ki eşcinselliğimizi... Seviyor muyuz gerçekten? Belki seveceğiz ama başkaları sevmiyor diye biz de başkalarının aklıyla hareket ediyoruz. Biz sevmezsek kendimizi, başkaların aklıyla tabi nefret ederiz kendimizden, başkaları da nefret eder bizden...

Ve eşcinselliğiyle barışık olanlara karşı, eşcinsel açılımını yapanlara karşı hep bir mesafemiz vardır. Açık olmanın, dürüst olmanın doğru bir davranış olduğunu kendimiz de biliriz ama kendimiz yapamadığımız için pek de sıcak bakmayız bu davranışa. Bir hazımsızlık mı vardır cesur olanlara karşı kendi korkaklığımızdan kaynaklanan? Yoksa heteroseksizmi içselleştirmenin değiştirilemez önyargısı mı? Yani eşcinselizdir doğal olarak ama heteroseksist dünyada heteroseksistçe düşünüyor olabiliriz. Belki de en büyük sebebi budur. Kıramıyoruzdur koşullanmışlıklarımızı. Kurtaramıyoruzdur heteroseksistçe şekillendirmelerden kendimizi. Olamaz mı? Yoksa eşcinsellik gerçeğimiz var kapı gibi vazgeçemediğimiz. İnsan çevresinin etkisinde kalmasa, kendine karşı mesafe koyar mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder