Sokak aralarındaki bağımsız fatura merkezlerinin derhal kapatılmasını istiyorum. Çünkü sahtekarlar, dolandırıcılar... Faturaların parasını topluyorlar, sonra ortadan kayboluyorlar ve biz karşımızda muhatap alacağımız hiç kimseyi bulamıyoruz. Polise gidiyoruz valiliği gösteriyor, valilik tüketici hakları koruma derneğinin adresini veriyor sanki oradan bir şey çıkıyormuş gibi. Elektrik veya internet kurumları da "Bizim ödeme yapacağınız listede onların adı yok, sorumluluk size ait" diyor.
Peki ödeme listesindeki yerlere faturalarımızı yatırabiliyor muyuz; hayır. Çünkü bankalar direkt fatura almıyorlar. Ya otomatik ödeme talimatıyla ya da bankamatik yoluyla alıyorlar. Postanelerin desen ya sistemleri arızalı oluyor ya da bir tam gününü ayırman gerekiyor sıranın sana gelmesi için. Peki, herkes bu şekilde ödeme yapamayacağı gibi, belli bir ödeme şekli mecburiyeti mi var? Neden kurumlar alacaklarını toplarken kolayca ulaşabileceğimiz ve güvenilir ödeme noktaları oluşturmuyorlar?
Burada suçlu baştan savma iş yaptıkları için vatandaşın mağduriyetinden kurumlar kendileri sorumlu olduğu gibi, böyle dolandırıcılara zemin hazırladığı için devlet de suçlu. Eğer ben yatırdığım paranın hesabını soramıyorsam, en büyük suçlu devlettir. Dolandırıcılar hesap vermeyecekse, neden dolandırıcılık yapmasına izin veriyor devlet?
Otomatik ödeme sistemi de hüner atmadı. Elektrik ve internet şirketlerine de güvenemediğim için otomatik ödeme hesabımda fazla para bulundurmadım. Haklıymışım da güvenmemekle; çünkü bir aya iki fatura gösteriyorlar, tabi hesapta sahtekarca düzenlenen ödemelere yetecek kadar bulundurmadığı için, ödeme otomatik olarak da yapılmıyor.
Bu anlattıklarım ne tesadüfen sadece benim başıma gelen bir şey, ne de bir defa başıma gelen bir şey. Otomatik ödemeden illallah dediğim için klasik ödeme şekline döndüm ama bu sefer de ödeyecek bir yer bulamadığım için sokaktaki fatura ödeme merkezlerine yöneldim bir çok vantandaş gibi ve binlerce vatandaş gibi ben de mağdur oldum.
Peki bu maddi ve manevi mağduriyetlerin hesabı kimden sorulacak? Muhatap alacağımız bir merci var mı? Yoksa ülkemiz ne badireler atlatıyor, kala kala senin 3 kuruşluk fatura derdine mi kaldık diyorsunuz? Derhal kapatılsın sokaklardaki fatura ödeme merkezleri. Çünkü insanlar dişinden tırnağından arttırarak ödüyorlar o faturaları. Bu dolandırıcıların cezalandırılması gerekiyor. Bu kişilerin açtıkları dükkanlar sayesinde kayıtları vardır mutlaka.
Şunu da düşünmeden edemiyorum. Acaba elektrik veya internet kuruluşları, kurumları, her ne sınıfa giriyor ise, "Nasıl olsa bu faturalar öyle veya böyle tahsil edilecek. Bu faturalara bir de açma-kapama işlemi ücreti eklersek daha kazançlı olur" diye mi sorumsuzca davranıyorlar. Devlet de buna göz mü yumuyor? Eğer öyle değilse, her önüne gelen fatura tahsilat merkezi açıp, vatandaşları dolandırıp ortadan kaybolmasın. Çünkü bugün bana gelen "açma-kapama"cı, AYDEM'in vatandaşın maduriyetinden haberdar olduğunu söyledi.
Pardon, başıma gelenlerden biliyorum; bu merkezlerin şöyle bir gücü de varmış. Mesela benim fatura yatırılmadı ya... Kesme gününden önce iş yerini tamamen kapatan fatura ödeme merkezi sahibine ulaşıyorum, faturamı yatırıyor, başka bir ödeme merkezinden de faturamın yatırıldığını teyit ediyorum ama ben faturam ödendi, borcum yok diye kendimi güvende hissederken, pat diye elektriğim kesiliyor. Şöyle bir şey oluyormuş. Bu dolandırıcılar yatırdıkları faturanın parasını gün içinde geri çekebiliyorlarmış. Benimkini de aynen öyle yapmışlar. Yatırdılar, ben de borcum olmadığını gördüm başka bir rmerkezden ama böyle bir düzenbazlıkla karşılaşacağımı, yani paranın geri çekileceğini bilmediğim için, ertesi gün de kontrol etmedim borç durumunu ve borçlu gözüktüğüm için de elektriğim kesildi.
Bu sahtekarlıklar maddi olarak çökertiyor vatandaşı, işlerinin aksamasına sebep oluyor, bir de üstüne üstlük moraller gidiyor. Gerçekten vatandaşı düşünen var mı bu ülkede?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder