4 Ocak 2013 Cuma

Eşcinseller Kimin Vatandaşı ve Nereye Aitler?

Türkiye, "Türkiye’nin Kendi İlerleme Raporu”nda lezbiyen, gey, biseksüel, trans bireylerin hakları ile ilgili konulara hiç değinmemiş. Güya bu raporu Avrupa Birliği'nin eleştirilerini göze alarak hazırlamış. Oysa Avrupa Birliği cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli insan hakları ihlallerine karşı etkin mücadele için taraf devletleri her defasında göreve çağırıyor. Anlaşılıyor ki Türkiye Cumhuriyeti konu eşcinsel, transseksüel gibi LGBT hakları söz konusu olunca kendi çalıyor ve sadece kendini dinliyor.

Eğer Devlet'in iddia ettiği gibi hazırlanan Anayasa herkesi kapsıyorsa, nerede eşcinsellik ve eşcinsellerin korunmasına dair bir madde? Eşcinsellerin tanınması demek korunması demek, korunması demek de tanınması demektir. Devlet'e göre en doğrusu eşcinseller için hiçbir şey yapmamak gerektiğidir.

Biz eşcinselleri tanıtacak ve koruyacak birimlerin müfredatlarında bizler dile getiriliyor muyuz?
Yoksa eşcinselliği ağzınıza almayı bile mi yakıştıramıyorsunuz?

Herkes şiddete karşı korunurken, eşcinseller niye korunmuyor acaba? Bu bir anlamda eşcinsellerin üstü örtülü bir şekilde yok edilmesi anlamını taşımaz mı?

Neden biz eşcinseller kaale alınıpta, bizimle irtibata geçilmiyor, "Bir sıkıntınız, bir talebiniz var mı?" diye sorulmuyor.
Bizi insan yerine koymuyorsunuz değil mi? Ne menem bir şey şu heteroseksüel cinselliği de, bizimkinden üstün sayılıyor? Onlarınkinin haz kat sayısı mı daha fazla, yoksa çok mu daha ahlaklı?

Bazı insanlar-heteroseksüeller kasıtlı olarak saldırıya maruz kalınca nefret suçları kapsamında değerlendiriliyor da, eşcinseller niye tahrik unsuru sayılıyor? Asıl nefret ettiğiniz eşcinsellik değil mi? Asıl nefret kurbanları eşcinseller ve transseksüeller değil mi?

Bütün kesimlere karşı hoşgörünün artırılması için diyalog kurulan farklılıkların arasında neden eşcinseller yok? Çünkü tüm farklılıkların bile en ötekisi eşcinseller. Hiç kimse tarafından kabul edilmiyorlar. Farklılıklardan biri bile, ayrımcılığa maruz kalmalarına rağmen biz eşcinselleri anlamaya çalışmıyor, bizim yanımızda durmuyor. Biz eşcinseller kendimiz bile eşcinselliğimizden utanırken, başkaları niye bizim yanımızda yer alsın, Devlet bizimle niye diyalog kursun ki?

Ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik taslağında eşcinseller neden yer almıyor?
Eşitlik dediğiniz şey sadece laftan ibaret değil mi? Eşitlik dediğiniz şey sadece heteroseksüellerin hakkı değil mi? Dünya heteroseksüelliğin etrafında dönüyor sanki.

Yargının eşcinselleri eşit ve adil yargılaması için neden bir çalışma yapılmıyor? Yapılıyor da bizim mi haberimiz yok?
Yoksa eşcinsellerin hep haklı çıkmasından mı korkuyorsunuz? Haklı bulunan her eşcinsel, eşcinselliğin tanınması anlamını taşır değil mi?

Ceza evlerinde LGBT'lerin cinsel kimlikleri göz önünde bulundurularak, hakları korunuyor mu?
Gündelik hayatta bile hakları verilmeyen eşcinsellerin, cezaevinde mi hakkı olur değil mi? Hatta boşuna yer bile işgal ediyordur heteroseksizme göre eşcinseller.

Güvenlik güçleri eşcinsellere karşı ne kadar ve nasıl bilinçlendiriliyor acaba?
Çok iyi biliyorum nasıl bilinçlendirildiklerini; Nerede eşcinsel görürsen hiç acımayacaksın, hiç gözünün yaşına bakmayacaksın! Siz hiç açık eşcinsel olarak güvenlik güçlerinin kötü muamelesine maruz kaldınız mı? Karakolda falan hiç jop gösterip de "Bunu da alabilir misin?" diyen polislerle falan karşılaş mıdır acaba aile babası erkekler veya aile kadınları? Yani güvenlik güçlerinin eşcinsellere karşı ahlaksız bir seks makinesi muamelesi yaptığından haberiniz var mı?

Çalışma hayatında eşitliğe eşcinsellik, transseksüellik de dahil mi, yoksa ayrımcılığın dayanak noktası mı? Eşcinsellik işverenlerin eşcinselleri işten çıkarmak için en büyük kozu ve çalışma arkadaşlarının en büyük baskı unsuru eşcinsellik eşcinsellere karşı kullanılan.

Sosyal bakımdan muhtaç kişilere destek konusuna eşcinseller ve transseksüller de dahil mi, yoksa cinsel yönelim ve cinsiyet kimlikleri yüzünden böyle bir şey söz konusu bile mi değil?
Eşcinseller, transseksüeller, tüm LGBT'ler Devletin reddetiği bir kesim olduğu için, böyle bir irade söz konusu olabilir mi?

Peki soruyorum o zaman. Ben kimin vatandaşıyım, ben nereye aitim? Biz kimselerin bilmediği başka-başka rahimlerden mi dünyaya geldik? Biz hangi uzaylının spermlerinden dünyaya geldik? Biz kimlerin genlerini taşıyoruz? Biz hangi ailelerin çocuklarıyız? Bizim Devletimiz kim, ülkemiz neresi? Bu ülkede eşcinsellik tanınmıyor. Bu ülkede eşcinseller yok sayılıyor. Bu ülkede eşcinsellik kayıtlarda yok. Bu ülkede eşcinseller korunmuyor. Bu ülkede eşcinseller açık eşcinsel kimlikleriyle var olmak istedikleri zaman heteroseksüellerle bir tutulmuyor. Neden? Sadece sevme ve sevişme şeklinden dolayı. Reva mı bu bizlere? Reva mı bu eşcinsellere? Yakışan bu mudur insanlığa?

Ama değiştirilemeyecek bir gerçek var; Biz eşcinseliz. Eşcinselliğimizi saklayalım da mutsuz heteroseksüel evlilikler mi yapalım, mutsuz heteroseksüel aileler mi kuralım? Bu kendimizi ve sizi kandırmak olmaz mı? Bu kendimizi ve sizi mutsuz etmek olmaz mı? Hani dürüstlük ön plandaydı? Hani ahlaklı olmanın baş prensibiydi doğruluk? İşinize gelmeyince yalancı olmak en makbule geçeni değil mi?

Başkalarını bilemem ama ben eşcinsel olarak doğdum, eşcinsel olarak yaşıyorum, eşcinsel olarak yaşayacağım, mezar taşıma da eşcinsel Halil Kandok diye yazdıracağım. Kendi gerçeğinden utanan bir insan olmaktansa, heteroseksizmin yüz karası olmayı tercih ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder