19 Nisan 2012 Perşembe

İbnelere-Toplara, Dönmelere de Bir Anayasa Lazım

Meclis Başkanı yeni Anayasa ile ilgili görüş bildiren kişi ve kurumlara teşekkür ederken eşcinsellerin derneklerine teşekkür etmemiş.

Bu ne demektir? Eşcinselleri yok saymak, eşcinselliğe tamamen karşı olmak demektir. Zaten açıkça da karşı çıkmıyorlar mı eşcinselliğe? "Eşcinsellik hastalık, ahlaksızlık" diyenler hakkında hukuksal bir işlem yapılmadığına, eşcinsellere karşı yapılan hedefsel nefret görmezlikten gelindiğine, "Eşcinsellik bu toplumun geleneklerine, göreneklerine aykırı" dendiğine göre başka söze gerek var mı?

Herkesi kapsayan, herkese eşit yaklaşan bir Anayasa'dan bahsediyorlar ama "herkes" dedikleri sadece kendilerine benzeyenler oluyor sanırım. Yani beni yok sayıyorlar mesela eşcinsel olduğum için. Buna hakkı var mı acaba hükümetin? Ben bu doğanın bir gerçeğiyim öyle veya böyle ama sana benzemeye hiç mecburiyetim yok. Ben de herkes kadar vatandaşlık görevlerimi yerine getiriyorum. Alırken iyi de verirken mi kötü?

Sizin verdikleriniz, verecekleriniz benim ihtiyaçlarımı karşılamıyor. Sizin güvenliğiniz ve hukukunuz eşcinsel olduğum için beni korumadığı gibi, bu görmezlikten gelme durumu daha da zarar görmeme sebep oluyor, eşcinselleri daha da zor durumda bırakıyor. Çünkü sen Devlet olarak eşcinselleri sırf cinsel yönelimlerinden dolayı yok saydığın için, başkalarının da önyargılı şekilde bakmasına sebep oluyorsun. Bu yargılardan dolayı eşcinsellerin başına gelenleri de nefret kapsamlı bir bakış açısıyla değerlendirmiyorsun, yargılamıyorsun. Çünkü yargında farklılıkları koruyacak nefrete karşı hiçbir önlem almadığın gibi, o farklılıklara Anayasa'nda yer vermeyerek, onlara karşı zahmete bile girmiyorsun.

Böyle olunca da Meclis Başkanı eşcinsel temsilcilere niye teşekkür etsin ki? Demek ki eşcinsellerin önerilerinden rahatsızlık bile duymuş. Duymasa-lar milyonlarca cinsel yönelim farklılığının haklarını görmezlikten gelmezler, onların da adlarını yasalarda geçireceklerine dair bir sinyal verirlerdi. Çünkü eşcinsellerin adını anmak bile bir işarettir eşitliğe dair ki şu anki Hükümetin bazı vekilleri, "eşcinsel" kelimesini ağızlarına almaktan bile itinayla kaçınıyorlar.

Böyle bir anayasa-içinde herkesin yer almadığı bir anayasa da "olması gereken eşitlikçi bir anayasa" olamaz. Herkesin fikrini soracaksın ama bazılarınınkini kaale almayacak, içinden ideolojine uygun olanları değerlendireceksin. Yani sizden olmayanlar dışarıda kalacak, kalmak istemiyorsa da size benzemek zorunda. Sonra da bunun adı eşitlik, demokrasi olacak öyle mi? Müslüman olacaksın, Türk olacaksın, heteroseksüel olacaksın! Bu mudur yani eşitlik? Ben kendimin olmadığı bir eşitlikte yer alarak kendi bindiğim dalı kesemem, kendi özgürlük anlayışıma ters düşemem. Çünkü benim gözümde demokrasi en ötekisini korumak, kollamak ve kurtarmaktır, dayatmayla kendime benzetmek değil. Bunun adı olsa-olsa ayrımcılık olur, başka da hiçbir şey değil.

Gerçekten herkesi düşünüyorsanız, gerçekten bu anayasanın herkesi kapsamasını istiyorsanız, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ifadelerine yer vermek zorundasınız. Çünkü bizi-eşcinselliğimizi, transseksüelliğimizi veya diğer kimliklerimizi ancak bu iki ifade karşılayabilir. Sadece erkeklik veya kadınlık karşılamıyor bizim can güvenliğimizi, yaşama tarzımızı. Çünkü bize erkek veya kadın diye saldırmıyorlar, "İbne-top, dönme" diye saldırıyorlar. Sen de ibneleri-topları, dönmeleri korumuyorsun, korumak da istemiyorsun. Demek ki herkesi düşünen bir anayasa olmayacak.

Kendimi "ibne-top" diye tanımladığım için bana kızan eşcinseller şimdi niye kendimi "ibne-top" diye tanımladığımı anlayabiliyorlar mı? Çünkü ben toplumun gözünde ancak "ibne-top" olarak varım ve homofobik bir aşamada da "ibne-top" olarak varolmak zorundayım. "Gay" olarak sanki kendimden utanıyormuş, gerçek kimliğimin arkasına saklanıyormuşum gibi bir duygu yaratarak, eşcinselliğe karşı önyargıları iyice besleyemem. Eşcinsellik sanki suçmuş gibi onun hafifletici kelimelerle ört-bas etmeye çalışarak değil, ancak gerçek kimliğimle, herkesin anlayacağı dilde var olarak öteki olmaktan kurtulabilirim. Ben heteroseksist toplumun eşcinselliğimin beğenmediği taraflarını saklayarak değil en doğal, en "ibne-top" haliyle varolmak istiyorum. "İbne-top" olarak saldırıya uğradığım için de, "ibne-top" olarak korunmak istiyorum. Çünkü beni o gözle görüyorlar ve benim o şekilde varolmaktan başka hiçbir seçeneğim yok. Çünkü benim yaşam tarzım "ibne-top"luğa uygun, erkek ve kadınlığa değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder