Ne zordur insanın kendinden farklı olana kafasının basmaması!
Heteronun kelime anlamı diğer, farkıl, başka, öteki demek-miş.
Homo da eş, aynı anlamına geliyor.
İşin içine cinsiyet girince hetero karşı cinsiyeti, homo da eş-cinseli ifade ediyor.
Doğal demek de doğada bulunan, doğaya ait olan, insan yapımı olmayan demek-miş. "Miş" diyorum, bunlar genel tanımlar çünkü, kendi kafama göre yaptığım tanımlar değil.
Heteroseksizmin egemen olduğu dünyada da tanımlar taraflı yapılabiliyor, genellikle de yapılıyor çıkarlara uygun olarak. Çıkar denilince de insanların aklına hep maddiyat gelir nedense. Keşke düşünüldüğü gibi çıkarlar maddi çıkarlar kadar basit olsaydı.
Manevi demekse ruhani, iç dünyaya ait olan, elle tutulamayan demek-miş. Yani karşılığı, bedeli de kişinin yapısına, kapasitesine, bulunduğu kültüre göre de farklılıklar taşıyıp, yerine göre karşısındakini öldürmek için sebep bile oluşturabilir. Belki yetiştirilme tarzından dolayı ve içinde bulunduğu kültüre göre dışlanmamak için gerçekten manevi değerlere saldırılar çok ağır gelebilir kişiye ve bunun savunusu çok şiddetli olabilir, çoğu zaman da kişinin kendini kurtarmak için gerekçe teşkil eden bir bahane olarak kullanılabilir.
İşte her türlü çıkarları korumak için de maddi-manevi çıkarlara göre tanımlar taraflı yapılabiliyor, davranışlar da vicdansız ve adaletsizce olabiliyor. Çünkü varoluş için kişinin kendini gerçekleştirmesi kaçınılmazdır ama bu gerçekleşmenin de egemen siteme göre olması kaçınılmaz oluyor.
Çünkü insanın kendini içinden geldiği gibi, doğal gerçekleştirmesi toplumsal varoluşla ters düştüğü için doğal olanla çatışabiliyor.
Toplumsal yapıyı doğal olarak savunanlar yetiştirilme tarzından dolayı şartlanarak da bunu doğal sanabildiği gibi, kasıtlı olarak da imal edilmiş yapaylığı çıkarına uygun olarak doğal diye dayatabiliyor da.
İnsanın sadece kendisini doğal ve de doğru bulması da bilgisizlikten de kaynaklanabilir, art niyetlilikten de.
Eşcinselliği doğaya aykırı ilişki olarak tanımlayanlar da bilgisiz, bilgiden ister yapısal isterse sistematik olarak uzak kalanlar olabildiği gibi, doğalla-gerçeklerle yüzleşmek istemeyen kendi gerçeklerinden korkan cesaretsizler de olabilir. Çünkü gerçekten bazıları doğa dışı yapaylıklarla çatışmak yerine kendi gerçekleriyle çatışmayı yeğleyebilir genelde olduğu gibi. Çünkü yapay çoğunlukla mücadele edecek güçleri olmadığı için dışlanmaktan, dışarıda kalmaktan korkarlar. Varoluş için samimiyetsizliği seçip, doğayı-kendi gerçeklerini karşılarına alabilirler.
Korku ama her türlü korku, gerçeklerin ortaya çıkıp açıkta kalma korkusu da onları vicdansızlaştırabilir, vahşileştirebilir, acımasız yapabilir. İnsan olmanın anlamı değişebilir, yanlış da olsa varoluş düzeneği doğallaşabilir. Çünkü gücü elinde bulunduranlar, doğalı çıkarlarına göre de tanımlama hakkını da elinde bulundururlar. Nesilleri kendi doğal anlayışlarına göre yetiştirdikleri için, gerçek doğallığa yabancılaşılır, yabanileşilir.
Şimdi eşcinselliği doğaya aykırı ilişki diyenlere soruyorum; Erkek egemen bir toplumda hangi eşcinsel laf olsun diye eşcinselliği tercih edebilir?
Eşcinsellik sapıkça bir tercihse, heteroseksüellik de bir tercih sınıfına girer ve de doğal sayılmayabilir. Çünkü eşcinsellik kişinin kendi cinsine yönelmesidir heteroseksüellik gibi. İnsanlar ölümleri pahasına bile canlı tarihinden beri eşcinsellikten vazgeçemiyorlarsa, heteroseksist bir toplumda heteroseksüel olamıyorlarsa, bu durumu algılayamayan öğretilmiş dayatmacılar mı doğaldır, yoksa kendi gerçeklerinden vazgeçemeyenler mi?
Heteroseksistler eşcinselliğin doğal olmadığına dair bilimsel ama bilimsel, gözle görülür, elle tutulur safsata olmayan çıkarsız bir gerekçe sunabilirler mi? Hikaye olmayan, masal olmayan, yanlışların doğru olarak öğretilmediği bilimsel bir gerekçe. Yok ama öyle bilime işinize gelince inanmak, işinize gelmeyince inanmamak. Bilim tektir; "Senin bilimin, benim bilimim" diye bir şey olmaz öyle.
Yok öyle cinsel yönelimlerin ve de cinsiyetlerin sadece kadın ve erkek biylojik cinsiyet şartlanmışlığına indirgenmesi. Bilmiyorsan öğreneceksin. Öğrenmiyorsan susacaksın. Cahillikten dolayı vahşileşmekle ne geçiyor ele, elinize. Milyonlarca yıldır değişmeyen eşcinsellik gerçeğini değiştirmek, doğaya karşı gelmek kimin haddine?
Hindistan hükümeti "Eşcinsellik doğal değil" demiş de. Hükümetlere ne insanların cinsel yöneliminden? Hükümetler kimin adına hesap soruyorlar insanların anüsü veya penisinin işleyiş şeklinden, insanların birbirini sevme şeklinden? Seçmenleri adına mı? Seçilen hükümetler ve seçenler mi sadece insan sınıfına giriyor da onların dediği oluyor? Çoğunluk olmak her zaman doğru ve de doğal demek midir? Benim bildiğim bir kişinin, bir canlının, bir şeyin dahi bireysel varoluş hakkını gasp etmek zorbalıktır. Evet hükümetler zorbadır bir kişinin dahi haklarını yok sayıyorsa.
Benim doğalımı, gerçeğimi benden başka daha iyi bilen olamaz çünkü. Çünkü ben hiç kimseye zarar vermeden eşcinselliğimle varoluyorum, eşcinselliğimle mutlu oluyorum. Bundan daha ötesi ne olabilir ki haklarım ve varoluşum için. Lütfen heteroseksüeller eşcinselliğe, eşcinselliğime kendi at gözlükleriyle bakmaktan vazgeçsinler. Ne geçiyor ki kan akıtarak ellerine. Dünyanın bütün eşcinsellerini katletseniz ne olacak? Gene doğan çocukların içinden eşcinseller çıkacak. Çünkü eşcinseller eşcinsel evliliklerden doğmuyor ki?
İşin komik tarafı ne biliyor musunuz? Eşcinsel evliliklere izin vermeyip eşcinselleri heteroseksüel evliliklere zorluyorlar ya, sanki o çocukların hepsi o zaman heteroseksüel doğacak? "Gen" diye, "genetik" diye, insan yapısını belirleyen DNA zinciri diye bir şey var. Heteroseksistlerin "ırsi" denilen bu gen gerçeğinden hiç haberleri yok mu? Heteroseksüellik geninin eşcinsellik geninden daha baskın olup, heteroseksüel evlilik yapınca, herkese heteroseksüel evliliği dayatınca eşcinselliğin tamamen yok olacağını mı sanıyorlar? Yönelimi ağırlıklı olarak karşı cinse de olsa, her canlının içinde kendi cinsine yönelim-eşcinsellik barınabileceği gerçeğini ne zaman kafalarına sokacak acaba heteroseksistler?
Eşcinsellik doğanın yapısında, canlı denilen yaratık da doğanın-bütünün bir parçası olduğundan nasıl ayıklayabilecekler acaba eşcinselliği bu bütünden? Bunu anlayabilmek için bilim adamı zekasına sahip olmaya hiç gerek yok. Çünkü heteroseksüel bir evlilikten bile eşcinsel bir çocuk doğabiliyorsa yapılacak bir şey yok demektir. Geçiniz artık eşcinselliği çevresel faktörlere bağlamayı. O faktörleri de siz belirlemiyor musunuz? Demek ki faktörler-iniz işe yaramıyor herkesi heteroseksüel yapmak için. Hiç kimse ne zaman kaybetsin, ne nefretini kabartsın, ne de birilerinin hayatını karartsın sırf cinselliğin a veya b şeklinden dolayı. İnsanların birbirine girip-çıkan ne ki eşcinsellikten? Ahlak mı dediniz? Eşcinsellerin öldürülmesi hangi ahlaka sığıyor acaba? Ahlak anlayışınız da heteroseksistçe değil mi?
Düşünüyorum da,
Ne zordur insanın kendinden farklı olana kafasının basmaması!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder