15 Aralık 2011 Perşembe

Acayip Olan Eşcinseller Değil, Doğallığını Yitirmiş Heterocinseller

İnsan ayrımcılığa maruz kalıp etkiye tepki meselesi olarak ne kadar negatiflikler barındırsa da, uykudan uyanınca pozitif olur. Ayrımcılık yapanların farklılıkları algılayamayıp nefretlerini ne kadar kapasitesizliklerine versen de, sabahın köründe de ayrımcılığa maruz kalmayı hafife alamıyorsun, çekemeyebiliyorsun her şeye rağmen.

Oysa hayatım boyunca bir eşcinsel olarak şiddetinden hakaretine, aşağılamasından dışlamasına kadar her türlü ayrımcılığına uğradığım heteroseksizmin bireylerinin kötü olmasını istemedim. Ne nefret etmek geldi içimden, ne de bana yapılan haksızlıkların intikamını almak. Çünkü birileri kötü diye, karakterinden, kişiliğimdem ödün vererek kötü olmak, kötülere benzemek yapıma uymadığı için bana çok tersti. Gerçekten bir insanın yapısında kötülük yoksa kötü olamıyor. Hele ki doğasını kaybetmişlerin bir dünyasında kendin olabilmek ve kendin kalabilmek için mücadele ediyorsan onlara onların anlayacağı dilden cevap vermek de işe yaramıyor, hatta kendilerine benzetip seninle didişebildikleri için onların işlerine geliyor. Çünkü onlar gibi olunca, çocuklar gibi kendi haksızlıklarını görmek istemeyenlerin karşısında sen de haksız konuma düşüyorsun. Kendi olabilme cesaretlerini kaybetmiş acizlerin her halukarda mesnetsiz bir şekilde kendilerini haklı gösterme çabaları karşısında iyi niyetli olmak da işe yaramıyor, onların anlayacağı dilden konuşmak da. Bir de dünya yalanların, riyaların, sahtekarlıkların üzerine kurulmuşsa öyle de çamura batıyorsun, böyle de. Üstüne üstlük bir de eşcinselliğinden dolayı "acayip" olarak tanımlanıyorsun, kendini acayip olarak hissetmeye bile başlıyorsun dışlana-dışlana.

İnsan insan benzemeyebilir, güzel de olabilir çirkinde, erkek veya kadın olabildiği gibi heteroseksüel de olabilir eşcinsel de ama bu sana, kendine benzemeyenden nefret edip onu işaret etme, hedef gösterme hakkını vermez. İlla ki "bu bize benzemiyor, eşcinsel ve onu öldürün" demen gerekmez ki. Senin onu değersiz olarak fısıldaman, hatta onun hakkındaki kötü düşüncenin davranış olarak dışarıya sevimsiz bir şekilde yansıması bile bir hedef gösterme, bir ayrımcılık, bir nefret suçudur. Tamam nefret yüklü bir insansan nefretle beslen ama bunu dışarıya asla yansıtma hakkın yok.

Hiç kimsenin de çoğunluğa, doğasını, doğallığını kaybetmiş önyargılı bilgisiz heteroseksist çoğunluğa benzeme mecburiyeti olmadığı gibi, kimsenin de bunu dayatmaya hakkı olamaz. İnsanların yani homofobiklerin önce aynalardan rahatsız olmak yerine, kendilerini keşfedip gerçek doğasına uygun yaşama standardını yakalamak için birazcık olsun çaba sarf etmesi gerekiyor insanlık adına. İnsanlık, evet insanın kendi olabilmesi, içinden geldiği gibi yaşayabilmesi, dayatılan egemen heteroseksist yaşam biçimine ayak direyebilmesidir. "Kendim olmaktan kurtulabildim, çoğunluğun bir parçası olabildim" diye insan olunmaz ki. Hele kendisi olmaktan vazgeçmeyenlere çoğunluğa benzemedikleri için ayrımcılık yapmakla hiç insan olunmaz.

Herkes herkes gibi olmak zorunda değil ve acayip olanlar da herkes gibi olmayanlar değil, herkesi herkes gibi yapmaya çalışan, doğallığını yitirmiş kendisi olamayan cesaretsiz heterocinsellerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder