19 Ekim 2011 Çarşamba

Beni Silin!

Kan dökülerek yapılan mücadelenin haklılığını kabul edemem ben. Kan dökmek zayıflıktır, acizliktir, kendi haklılığına inanmamaktır. Çünkü akıl ve mantığa dayalı konuşma yetisi olanların anlaşarak mücadele etme imkanı varken öldürme, katil olma yolunu seçmesi barışa karşı çıkmaktır. Barış bütün olumsuzluklara rağmen vazgeçilmezse inandırıcıdır. Silah ve kan yoluyla barışın geleceğine inananları savunanlar da suça ortaktır resmen. Ve onlardan kendi ayrımcılığına medet ummaksa kanlı politikalarına alet olunduğu için çok aşağılayıcı bir durumdur. Çünkü kendi kültüründe asla kabul edilmeyen bir ayrımcılık unsurunun savunuculuğunu yapmak sahtekarlık, göz boyamadır. O yüzden ayrımcı ve cinsiyetçi bir yapının demokratik mücadelesi için kan akıttıklarını iddia edenlerin yandaşlarıyla yan-yana durarak adımın kirletilmesindense, haksızlığa maruz kalmayı tercih ederim. Beni silin! Adıma kan bulaşmasın. Bu işler-insan öldürmek, günah işleyip tövbe edilerek günah çıkartılacak, telafi edilebilecek pişmanlıklar değildir. İnsan nerede duracağını çok iyi bilmeli.

Derdimiz, ötekileştirilme nedeni cinsel yönelim gibi temel ihtiyaçlar için hak mücadelesi yapmak değil de eşcinselliği başkaları gibi siyasi veya dini veya herhangi bir ideolojiye basamak yapmaksa, bizim de hiç inanmazlar samimiyetimize. Hele ki hiçbir ideolojinin heteronormatif yapıyı kırmaya niyeti yokken, homofobiyi beslemenin, ağzımıza bir parmak bal çaldırmanın anlamı yok. Siyasal veya kültürel bir ideoloji önce düşünsel  ve yaşamsal anlamda ideal hale gelmeli ki, desteklenmeyi veya yaşama geçmeyi hak etsin. Şimdi bu düşünceyi de ayrımcı bulabilirler, hatta daha ileri boyuta taşıyabilirler ama sözde özgürlük mücadelecilerinin hangisi herkesi kapsayacak şekilde gerçek özgürlükçü çıktı ki? Kaç defa yarı yolda bırakılmadık mı? Özgürlük diye diye kaleleri ele geçirmiyorlar mı? Cinsiyetçi bir egemenliğin el-aşağı edilip, daha beterinin başımıza musallat edilmesi pek akla hizmet değil.

Baskı, baskınlık, baskıcılık özgürlük olamaz. Neyin baskı, nelerin özgürlük olduğunu iyi ayırt etmeliyiz. Kaldı ki kan yoluyla özgürlük arayanların özgürlük anlayışına güvenilmez. Bu terördür ve terör barış vaad etmez, sadece kendi ideolojileri için kan döker, şirin görünmek için de birilerini görsel kaynak olarak kullanır. Hatta bu kaynaklar aracılığıyla sempati ve destek bile kazanabilir. Tıpkı ülkemizde olduğu gibi. Gerçekler anlaşılabilir ama geç kalınabilir. Pişmanlık itirafları çok mide bulandırıcı ya! "Ben inandım ama kandırıldım" saf ayaklarına yatmayalım artık bu saatten sonra. Çok komik duruyor çünkü. Bu inancın asıl niyeti ne tabi bilemeyiz. "İyilik yap denize at" ama bu iyilik senden başka bir çoğunun da zararına olacaksa, iyi düşünmek gerek.

Özetle, ülkemizdeki terör örgütünün kanlı ideolojisinin yanında saf tutarak kendi yolumuzu tamamen kaybetmeyelim. Çünkü bazı ideolojilerde eşcinselliğin e'si bile yok.


Terör

Terör ya da terörizm, siyasal, dinsel ve/veya ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla sivillere; resmî, yerel ve genel yönetimlere yönelik baskı, yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanımıdır. Terör uygulayan organize gruplara terör örgütü; terör uygulayan şahıslara ise terörist denir.

Terörün finansal kaynakları

Terörizm ihtiyaç duyduğu maddi kaynaklara daha çok yasadışı faaliyetleri ve dış yardımlar ile ulaşır. Bu gelir kaynakları şu şekilde özetlenebilir:

1.Dış yardımlar 2.Uyuşturucu ticareti 3.İnsan kaçakçılığı 4.Büyük çaplı soygunlar 5.Haraçlar 6.Zorunlu bağışlar 7.Bağışlar 8.Diğer her türlü kaçakçılık 9.Diğer gönüllü katkılar

Terör örgütü listeleri

Bazı ülkeler terör örgütlerinin listesini yayınlarlar. Bu listeler bazı ülkelerde yıllık yenilenirken, bu süre daha uzun veya kısa olabilir.

En çok bilinen listeler ABD, AB ve İngiltere tarafından yayınlanmış olanlardır. Türkiye ile ilgili olarak PKK ve DHKP/C bu listelerde yer almıştır. ASALA bu listelerde yer almaz. Rusya gibi bazı ülkelerce PKK terorist örgüt olarak tanınmamaktadır. PKK, NATO'nun 2003 yılında yayınladığı terörist örgütler listesinde de yer almıştır

Wikipedia

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder