7 Haziran 2017 Çarşamba

Bir günüm hikayesi!

Sabahleyin bir gün önceki 8 saatlik sporun bitkinliğiyle uyandım...
12'deki badmintondan önce parka göbek kondisyonuan mı gitsem, yoksa saat 12'deki badmintona kadar indirmelerimi, güncellemelerimi, internetle ilgli işlerimin bir kısmını mı halletsem...
Daha dimç badminton oynayabilmek için parka aletlerde spor yapmaya, göbek eritmeye gitmedim.
Ama badmintonda çok ter attım, çok yoruldum... Terden tişörtüm sırılsıklam oldu. Niye yazıyorum bunları ve de fotoğrafla gösteriyorum; spor dediğin teril teril olur. Spor yapanları görüyorum; damla ter yok, sonra da yağlarım neden erimiyor diyorlar; yakmazsan erimez tabi. Bu da terleyerek olur...


Yolda giderken gün ışığından faydalanarak yolumun üzerindeki Özay Gönlüm heykeli önünde gene 2 kare fotoğraf çektiriyorum. Hem günün hatırası, hem özgüven kazanımı, hem de eşcinsellik tanıtımı...


Yoldaki güzellikleri de kalıcı hale getirmeyi ihmal etmiyorum fotoğraflayarak...


Deniz'i arıyorum tenis oynayıp oynamayacağına dair. Oynamak istiyormuş ama hava çok sıcak olduğu için cesaret edemiyormuş. Parka gidip ve sıra kapıp gölgede bekleyerek 1 saat geçirmeye karar veriyoruz ve birileri gelince de tenis oynamak için hemen korta geçiyoruz. 


Tenis oynamaya geçmeden önce 1 saati nasıl mı geçirdik; laflayarak. Deniz önce GS'yi fırçaladı internet üzerinden kadın voleybolunda "Rabatzheiva'dan başka alınacak oyuncu mu yok?" diye...

Ben biraz fotoğraf çektim ve çektirdim...

Aşagıda sinek kardeş!


Tenis kortumuz...


Cennet parkımız Türkiye'nin en büyük doğal parklarından biri olarak...


Ve benim poz merasimim... Deniz, "git bi' psikoloğa görün" diyor çok fotoğraf çektirdiğim için... Ne yapacaksın, katlanacağız artık; fotoğraf çektirmek daha önemli çünkü..!


Sıcakta oynamak gerçekten çok bunaltıcı ama akşam vakti çok oynamak isteyince beklemek de çok can sıkıcı bir şey... 1 saat Deniz'le, 40 dakika da başka biriyle oyanayarak bitirdik tenisi.
Bu arada servis avantajımı maç esnasında kullanamıyorum cesaretsizliğmdem ve bugün de kullanamadım diğer kişiyle maç yaparken. Oysa normal sert servislerimi atsam, ace'lerle oyunu alacağım. Her neyse bir profesyonele karşı berabere bitirdim seti; 5-5. Deniz'i daha fazla bekletmmek için de yarım kaldı maçımız. Çünkü Deniz heyheylidir. Ben iki oyun da daha oynarız ve set biter diye düşündüm ama 5-5 olunca bırakmak zorunda kaldım. Bu arada heyheyli de olsa üzerimde emeği olanlardandır Deniz...


Bizim maç tenis dönüşü dondurma rutinimiz vardır Deniz'le...
Tabi ben gene etrafımdaki güzellikleri fotoğraflayarak geldim...







Güller soldu, ben yorgun ama İranlı arkadaş Muhsin aradaı hadi tenis oynayalım diye...
Gideceğin sanırsam...
Yarın sabah 7.5'ta da Hüseyin'e söz verdim, öğleyin gene badminton, öğleden sonra tekrar tenis....
Ne zaman internette okumalara ve güncellemeler yapacağım ve de ders çalışacağım.
Bana diyorlar ki Halil sen yaparsın..!
Evet, yaparım değil mi?

Bütün dünyada "eşcinsel onur yürüyüşü" derdinde LGBTİ tabirliler, bense spor ve hayat derdindeyim. Ama benim onur mücadelem daha akıllıca değil mi? Heteroseksüelleri birebir hayatın içinden fethediyorum açık bir eşcinsel olarak. Spor yaptığım onlarca kişi arasında sadece Deniz eşcinsel, diğerleri heteroseksüel bu arada. Arkadaşlar arasında ayrımcılık yok ama sokakta, dışarıda homofobi yok diye bir şey yok. Dün bir çocuk sürüsünü bizimle-eşcinselliğiizle dalga geçtikleri için metrelerce kovaladım korkutmak için herkesin-yüzlerce kişinin içinde deli deli. Bakınız ben delirdim mi, homofobi korkar kaçar; bu kadar basit!

Baaayy! Tenisten sonra görüşürüz. Deniz bana diyor ki, "Sen bu kadar spor yapıp yatağa düşünce göreceğim ben seni!"

Akşam tenisimizi de oynadık İranlı ve Türk arkadaşlarla...


İranlılar mutfağa çok düşkünler ve deneysel tatları var... Mesela ben hiç ayva çayı içmemiştim ve çok hoşuma gitti. Şekere de ihtiyaç duyulmuyor ayva çayında. Ayva rendelenip, kavrulup, kurutulup çay haline getiriliyormuş... İçine gül yaprakları da koyuluyormuş...
Ayrıca Türkiye'deki lezzetleri de bizlerden çok iyi biliyorlar... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder