Transseksüel bir kadının heteroseküsel bir aile ve toplumsal hayatı olabilir mi sizce? OLAMAZ..! Çünkü içinde yaşadığımız dünya heteroseksist ve onların kurallarına uysan da hep öteki olarak kalacaktır transseksüellik; hatta hep ahlaksız, hep Tanrı'ya karşı gelmiş olarak...
Nasıl heteroseksüel olacak transseksüeller? Önce biyolojik olarak düşünün... Cinsiyet sadece cinsel organlar ve hormonlardan mı ibarettir? Transseksüellerin biyolojik cinsyetliği her anlamda yapay zaten. Bunun kemik yapısı var, dokusu var, sesi var, iç organları var, aurası var, vesairesi var. Sen kendini ne hissedersen hisset asla değiştirilemeyecek olan doğuştan gelen biyolojik bir cinsiyet yapısı var.
Heteroseksüel bir erkek niye kabul etsin trans bir kadını? Ancak gizli, kendisiyle barışamamış bir eşcinsellik kabul edebilir bunu. Kendisiyle barışık olan eşcinsellik zaten hemcinsine yöneliyor. Utku Uysal'ın da dediği gibi eşcinseller bile sevgisini, aşkını paylaşabilecek, yalnız kalmayacak, yuva kurabilecek bir duruma sahip doğalarını muhafaza ettikleri için; ne kadar heteroseksizmin en ötekileştirildikleri olsalar da. Eşcinseller için bu ötekileştirilme de önemli değil kendilerini bildikleri, kendileriyle barışık opldukları sürece. Homofobiden kim ölmüş... Homofobikler homofobikleşir, homofobikleşir otururlar sonunda. Onlar da evrilecektir elbet bir gün ama bizim kendimizi heba etmemiz neyin nesi heteroseksist bir dünya için?!
Transseksüeller heteroseksist dünyada nasıl yer bulacaklar? Aile kavramının başat olduğu kültürlerde hangi aile, gelini olarak kabul edecek trans kadınları? Aynı şey trans erkekler için de geçerli. Hangi mantıklı kadın koca olarak kabul eder trans bir erkeği, hangi aile damat olarak kabul eder? Toplum ne diyor hem, oradan bakın işin resmine. Ben şahsen kadın olsam niye orjinal erkekler varken trans bir erkekle beraber olayım ki? Beni nasıl tatmin edecek, bana nasıl sperm verip de hamile bırakacak beni? Bu doğal bir kısırlık değil ki kabul edeyim; kendini kısırlaştırmak, olmayacak işe amin demek. Yalan mı? YALAN MI?!
Bedenlerimizle barışalım arkadaşlar ve sağlıklı bir şekilde varolmamızı sağlayabilme yetisine sahip olan bedenlerimize saygı duyalım. Biz kafamızın içinde hangi cinsiyet olursa olsun, hangi duygular olursa olsun, doğanın bize bahşettiği bedenlerle arzularımızı, isteklerimizi çok güzel gerçekleştirebiliyoruz. Derdimiz sevmekse, cinsel organlarımız buna mani olmadığı gibi, dahası orgazm olmamızı sağlayarak sevgimizi, aşkımızı pekiştiryor doğanın yaratılış şekline uygun oldukları için. Bu organları heteroseksizme uymak için feda edince yarım kalmıyor muyuz; hatta hayatlarımızı, heyecanlarımızı intihar ettirmiyoruz muyuz? Düşünün benim penisim olmasa, ben seksi niye yaşayayım ki? Bu, kadın gibi hissetsem de, erkek gibi hissetsem de aynı. Çünkü ben erkekliğimi de, kadınlığımı da orjinal cinsel organımla gerçekleştirebilirim; ister penis şeklinde olsun, ister vajina şeklinde olsun. Bunları kestirip biçtirerek hiçbir şeye benzemez benim erkekliğim veya kadınlığım.
Transseksüellik yapay, eğreti, hatta heteroseksizme özenti yapay bir kimliktir. Gerçekler acıdır ama gerçektir. Gerçekleri kabul edememkse, insanın kendini tanıyamaması, kendini keşfedememesi, kendisiyle barışamamasıdır. İnsanın doğal gerçekleri inkar etmesi psikolojik bir durumdur..! Hani eşcinselliğe ,özenilerek olunan bir şey falan deniliyor ya, bu ancak transseksüelllik için geçerli olabilir. Çünkü heteroseksist bir dünyada insanlar homofobiye rağmen eşcinselliğe özenmezler, ancak eşcinsellikten kaçabilirler transseksüellik gibi. Evet transseksüellik bir varoluş değil, bir kaçıştır kişinin kendisinden, gerçeklerden... Kendisiyle barışamayan eşcinsellerin heteroseksizme özentisi; heteroseksizme ait olma, dahil olma çabasıdır, hatta heteroseksistleşmesidir aslını inkar ettiği için.
Her zaman dediğimi tekrar söyleyerek transfobik olmadığımı hatırlatmış olayım. Arkadaşlar, kişinin bedeniyle barışamama çabası yüksek perdedense, ve ameliyat olarak mutlu olacağına inanıyorsa olsun tabiki de. Çünkü insan aslıyla hiçbir şekilde varolamıyorsa heteroseksist dünyada, yapay bir kimlik olarak varolabilir. En azından Türkiye'de transseksüellere biyolojik cinsiyetlerine uygun kimlik veriliyor İran gibi memleketlerin aksine ve hayatın içinde öteki olarak da olsa bir nebze olsun yer bulabiliyorlar; 1000 liralık eve 4000 bin lira kira ödeyerek, aileler tarafından reddedilerek, toplum tarafından ahlaksız olarak görülerek, vesaire... Bunları transseksüellikten caydırmak için söylemiyorum; heteroseksist dünya sosyolojik anlamda transseksüelliği öteki olarak bile hazzetmiyor. Yani eşcinsellerin bedenleriyle barışamayıp heteroseksizme dahil olma çabası anlamsız. Bedenle barışmak bence daha iyi bir çözüm. En azından kendini biyolojk olarak gerçekleştirebileceksin, öyle veya böyle hayatın içinde sosyalleşebileceksin öteki olarak da olsa. Ama ben barışamıyorum diyorsan amenna!
Doğa bizi yanlış yaratmamış arkadaşlar. Biz, biziz. Sadece heteroseksist dünyaya bakıp kendimizi kusurlu zannediyoruz. Çünkü kusur olsa kendimizi gerçekleştirmemizin önünde engeller olur. Biz sadece tek tiplileştirilmiş dünyaya uydurmaya çalışıyoruz kendimizi. O da kendimizi bozmaktan başka hiçbir işe yaramıyor. Transseksüel olunca ne orjinalliğimiz kalıyor ortada, ne de bu yapay halimizle tek tipli dünyaya dahil ediliyoruz. Hem üç tipli bir dünya oluversin, 4 tipli dünya oluversin ne olacak? Zaten de öyle değil mi? Heteroseksüel kadınlar ve erkekler var, eşcinsel kadınlar ve erkekler var ama transseksüel bir dünya yok arkadaşlar. Bunu anlamanız için 2000 bin yıl mı geçmesi gerekiyor.
Şunu da ilave etmekte fayda var. Transseksüelliği eşcinselliğe yeğleyen kültürler var, devletler var, toplumlar var, aileler var, bireyler var, var da var ama bunun tek sebebi ne biliyor musunuz; Homofobi, eşcinsel karşıtlığı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder