7 Mayıs 2016 Cumartesi

Eşcinsellik tercih midir, yönelim midir?


Dün Pamukkale Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık Rehberlik bölümünden öğrenciler benimle homofobinin eşcinsellerde yarattığı travma konusu başta olmak üzere LGBTİ konularıyla ilgili olarak derslerinde gösterimini yapmak üzere bir video sohbet gerçekleştirdiler. Eşcinselliğin tercih mi yönelim mi, doğuştan mı sonradan mı olduğunu sordular. Kendim üzerinden bir eşcinselin doğduğu günden itibaren kendini keşfetme, açılım ve homofobinin etkisine kadar olan süreci paylaştım onlarla. LGBTİ kimliklerini detaylı bir şekilde anlatma fırsatı buldum. LGBTİ anlayışının heteroseksist kalıplardan kurtarılması ve eşcinsel hakları için queersel biçimde mücadele verilmesi gerektiğine dikkat çektim. Kimlikler hakkında yeterli ve detaylı bilgiye sahip olunmamasından dolayı, özellikle cinsiyet kimliği ile cinsel yöneliminin bir potada değerlendirilerek heteroseksist yapının dayatmasıyla LGBTİ'liğin tek tip farklı kimlik üzerinden ötekileştirildiğini, bunun da eşcinsel hakları mücadelesini tökezlettiğini, sorular üzerine eşcinselliğin sadece cinsellik olmadığını, LGBTİ haklarına sahip olunması için görünürlüğün önemini, bunun için etkinliklerle sokaklarda kendimizi gösterdiğimizi, 90'lı yıllardan itibaren Denizli'deki LGBTİ hakları mücadelesini ve yaşanılan kültürün bu hareketin gelişmesindeki önemini, cinsel yönelimin rakamlarla ifadesinin yaşanılan ortamın demokratik ve antidemokratik olmasıyla alakalı olduğunu, LGBTİ hareketine mülteci LGBT'lerin ivme kazandırdığını, LGBTİ hareketinin din üzerinden olumlu bir şekilde neticelenemeyeceğini, din üzerinden eşcinsellere yaptırım uygulanmasının hem vicdani açıdan, hem de insan hakları açısından çok adaletsiz olduğunu, eşcinseller üzerindeki en büyük travmanın ve kafalarını karıştıran unsurun da inançları ve kimlikleri arasında çelişki yarattğı için din olduğunu ama tezat olsa da her eşcinselin de din inancı hakkının olduğunu... vesaireyi elimden geldiğince, dilimin döndüğünce ifade etmeye çalıştım...

Yazının başlığına verdiğim cevabı söyleyeyim bari diğer sorulara verdiğim cevaplarla konuyu uzatmamak için... Eşcinsellik tercih olsaydı, cinsel yönelim tercih sayılacağı için, heteroseksüellik de doğal bir yönelim sayılmaz, heteroseksüellik de tercih edilmiş olur, o zaman heteroseksüllerin de eşcinsel olabilme durumu söz konusu olur, tedavi edilmeleri gerekeBİLİRdi. Yarın hangi cinsiyetçi dünyada yaşayacağımız belli olmaz değil mi? İşte heteroseksüelliğin tek doğru kabul edilmeisnin sebebi e heteroseksizmdir.

Ayrımcılığın olmaması gerektiğine dair ne yapılması gerektiğine cevabım da... Başta eğitim olmak üzere eşitlik, özgürlük gibi demokratik koşullarla ve heterokapitalizmin bitirilmesiyle mümkün olduğunu ama cinsel özgürlüğün bir çok sorunu öncelikli olarak çözeceğini, çünkü insanlara cinsellik üzerinden ahlakçılık yapıldığını, baskı yapıldığını, insanlar bu yüzden nefrete ve cinayetlere maruz kaldığını, kendilerini bu yüzden psikolojik baskı altında hissettiğini falan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder