3 Mayıs 2015 Pazar

Göründük ve cesaret verdik



1 Mayıs yürüyüşü bizi yormasına rağmen haftalık buluşmamızı gerçekleştirmekten de vazgeçmedik. Başlarda heteroseksüel dostlarımız ağırlıkta oluyordu ama bugün de olduğu gibi katılımcı eşcinsel sayısı her geçen hafta daha fazlalaşmakta. 50 civarında bir katılım oldu. Rutin programımız dışında 1 Mayıs katılımımızı değerlendirdik. Herkes çok memnundu, çok mutluydu...

Yeni bir katılımcı arkadaşımız, kitap okumanın homofobinin aşılmasında çok önemli rol oynayabileceğini söyledi. O anda ben altın madeni bulmuş gibi hissettim kendimi. Evet okumak insanlık tarihini değiştirebilecek düzeyde bile çok önemlidir ama kitap okumaktır önemli olan. Kitap bir dünyadır, hayattır... BİLGİDİR en önemlisi. Homofobinin kaynağı da cehaletten başka bir şey olmadığına göre... Biz ne kadar açık olursak olalım, ne kadar kendimizi doğru ifade edersek edelim, kişiler bilgiye dayalı bilgilenmedikçe gerçekleri öğrenemeyecek ve korkularını yenemeyeceklerdir. Homofobiyi bertaraf etmenin en önemli yolu bence de kitap okumaktır. Nice okumuş homofobik var diyebilirsiniz; okumadan okumaya fark vardır. Ne, nasıl, nerede, niçin, ne zaman okuduğunla alakalı benim demek istediğim. Basmakalıp bir şekilde okursan, o okuma sana bir dereceye kadar faydalı olabilir. Eşcinselliğe dair de doğru kaynaklardan doğru bir şekilde okuma yapmak gerekiyor. İnsanların doğru bilgiye ihtiyacı var çünkü.

Bilinmeyenlere karşı olan korkuya dayalı nefreti kırmanın bir yolu da, varolduğumuzu göstermenin ifadesi olarak öncelikle görünür olmak gerekiyor. Biz 1 Mayıs'ta bunu gerçekleştirmiş olduk işte. Eşcinsellerimizin politik mücadeleye karşı mesafeli durmaları bilinen bir gerçektir ve hala bu aşılabilmiş değildir. Kaos GL'den okuduğuma göre 23 merkezde katılmış LGBTİ'ler 1 Mayıs yürüyüşlerine. Katılım oranları da ortada. 80 milyonluk bir ülkede, hala daha mücadele konusunda ne aşamada olduğumuzun göstergesi bu rakamlar.1 Mayıs ile ilgili bir önceki yazımda da değindiğim gibi, korkularımız aslında daha çok kendi içimizde. Bu yüzden de, insanların bizimle kontak kurmalarını geciktiriyoruz. Konuyu şuraya bağlayacağım. Dışarıda, yani aktivizmin dışında kalan LGBTİ dünyasında, haklarına kavuşmak için gönüllü bir kitle var ne yapacağını falan bilmeyen. Eşcinseller, eşcinsel aileleri... Heteroseksist dünyada onlara adım attırmak gerekiyor. İşte etkinlikler aracılığıyla görünürlük, onlara bu cesareti verecektir. Biz kortejde yürürken bizi takip eden eşcinseller, bir LGBTİ kitlesi de vardı. 1 Mayıs etkinliği onlara uzatılan bir el, onları yüreklendiren bir adımdı belki farkında olmadığımız. Açılalım, açık olalım derken, aslında sadece kendimizle barışalım, heteroseksist dünyaya kafa tutalım demek istemiyordum. Öncelikle kitlesel olarak cesaretlenmemiz gerekiyor cinsiyetçi sisteme itiraz edebilmek için. Sadece LGBTİ'leri cesaretlendirerek de olacak bir şey değil bu; heteroseksüellerle dönüşerek olacak bir şey. Daha etkinlik anında ve etkinlikten döneken bile bizi öğrendikten sonra bize, toplantılarımıza katılmak isteyenlerler oldu. GÖRÜNÜRLÜK ÇOK CESARET VERİCİ BİR ŞEY.

Biz oluşumda bu dönüşüm olayını birebir yaşıyoruz. LGBTİ bireyin kendisiyle barışma sürecinden çevresine ve ailesine açılma sürecine, oradan dışarıda görünür olarak hak mücadelesi verme noktasını kadar... Denizli LGBTİ ve Aileleri oluşumumuzda bunun çok örneğini yaşadık daha bir yıl bile olmadan. Evet, kendimizle barışacağız, bilinçleneceğiz bu konuda, görünüz olacağız ve hak mücadelesi vereceğiz. Bu mücadele bizim isteğimizle olacak bir şey. Mücadel etmenin öyle hazır vakti gelmez heteroseksist dünyda. Aynı mücadeleyi 25 yıl önce de başlatabilirdik bulunduğumuz ortamlarda. O zaman da aynı ortam, hatta daha mülayım ortam söz konusuydu muhafazakar iktidarlar olmadığı için. Ortamlar ileriye gitmiş bir şekilde değişmedi ki; sadece bizler değiştik; biraz daha cesaretlendik, biraz daha kendimizi gösterenler olarak çoğaldık, heteroseksüel dostlarımızı da yanımıza alarak; olay bu. İlk yürüyüşümüz, görünür olacağımız daha sonraki etkinliklerimizin sıkı bir provasıydı. Hatta provadan öteydi. 1 Mayıs'taki diğer katılımcılardan hiçbir eksiğimiz olmadığı gibi daha etkindik bence. TEŞEKKÜR EDERİM VAROLUŞUMUZA KATKI SAĞLAYAN TÜM GÜZEL YÜREKLERE...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder