16 Mart 2010 Salı

Çeşit Çeşit Homofobikler

Aidiyet kompleksi,bir yere ait olabilme adına kendi sınıfında yer alanlara bile sırt dönmelerine sebep olur hiç beklenmedik bir anda.

Eşcinselliğin hastalık olduğuna inanan ve tedaviyle düzeltilebileceğini açık beyan edenlerin yanında,eşcinselliği tedavi süreci boyunca kabul edip,eşcinselleri heteroseksüel yapıncaya,onları heteroseksizme kazandırıp kendi kesiminin övgüsünü alarak kahraman oluncaya kadar tahammül edebilen ama başarısız olunca hepten homofobik olan kendini demokrat olarak adlandıran muhafazakar,azılı,iki yüzlü homofobikler de var.Eşcinsellere iyi niyetle yaklaşıp ne kadar hoşgörülü olduklarını ispat etmeye çalışan heteroseksizmin ajanları homofobikler.Oysa eşcinsellerin hoş görüye ihtiyaçları yok ki.Doğaları gereği rahatsız edilmeden yaşamak istiyorlar sadece.Farklılıklardan rahatsız olanların saldırganlıklarına,zararlarına karşı onların bilgisizliklerinden ve korkularından dolayı hoş görüden bahsedilebilir ama şu anda eşcinseller daha az görünür olabildikleri ve cinayete kurban gittikleri için heteroseksizme savaş açmaktan başka çareleri kalmamıştır.Genellikle kendilerine müslüman olan muhafazakar kesimin özgürlük adına kıyaslama yaptıkları birbiriyle kel-alaka unsurlar ise acizliklerinin göstergesi.Üreme adına da olsa heteroseksüeller cinselliklerini yaşamıyorlar mı?Kalkıp da bir canlının yeme-içme-uyuma kadar önemli olan sevgi,sevişme ihtiyacını nasıl elinden almaya kalkabilirsin ki.Eğer yaşama sevinci bedensel ve ruhsal paylaşımlarla tamlanıyorsa,bu bencilliği kimin,neyin adına ve ne için yapıyorsan,bu hakkı sana vereceklerini mi sanıyorsun?Hastalık dersin,aşağılarsın,dışlarsın,hedef gösterirsin,en fazla cinayet işleyebilirsin ama doğanın bir gerçeğini asla değiştiremezsin.Heteroseksüeller hadlerini bilsinler ve kendi cinsel yönelimleriyle ilgili ahkam kessinler.Doğada kendi gerçeğiyle barışık,mutlu-mesut olan,sizin baskılarınıza pirim vermeyip haklarını savunabilecek eşcinsellerin de olduğunu unutmayın.

Herkesin her şeyi iddia etme hakkı olduğunu savunan,eşcinsellik hastalıktır dedikleri için homofobik damgası yemekten rahatsız olan homofobikler var bir de.Ama o homofobiklerin kültürel değerlerine karşı hiçbir laf edemiyorsun.O zaman boyunun ölçüsünü alıp,kafasını koparıyorlar insanın.Ne adına yapıyorlar bunu;Manevi değerleri adına.Demokrasileri işte yandan çarklı oluyor bu homofobiklerin.Heteroseksüelliğe hastalık diyemezsin mesela.Çünkü "O"doğanın bir gerçeği çoğalabilme imkanı verdiği için.Lut kavmi hikayesi de önünde 24 kilitli çelik bir kapı gibi duruyor zaten.Bırakın onların değerlerine karşı çıkmayı"Ben eşcinselim" bile diyemiyorsun özenti yaratır diye.Çünkü onların ahlak ve kültür bilgisi doğrudur sadece ve onu
korumak zorundadırlar heteroseksizmin devamlılığı adına.Heteroseksizm yolunda eşcinseller hedef gösterilip cinayete kurban gitmiş kimin umrunda.Onlar cezasını çekiyorlardır en fazla onlara göre.Sapıklardan kurtulmanın bayram sevincini yaşadıklarından da hiç şüphem yok.Şekilci toplum çoğunluktan farklı olana üzülmek yerine,katil de olsa kendi değerlerini
koruyanı alkışlamıştır hep.

Bir de eşcinselliğini en derinlere bastırıp,bastırdıkça dışarıya cinsellik ve öfke-şiddet olarak fışkırtanlar var.Cinsel dürtüleri depreşince homofobisini saklayıp transseksüel,travesti gibi kadınsılarla beraber olan,kadınları ters ilişkiye zorlayan,eşcinsellere karşı aktif olarak geçinen,reddedilince-tatmin olunca-eşcinsellerin erkekliğini görünce kendi eşcinselliğiyle yüzleşmekten korkup şiddet uygulayan,cinayet işleyen maço/kabadayı eşcinsel homofobikler var en tehlikelisi olan,en korkulası ve korunalısı.Hedef gösterilince arkasındaki çoğunluğun cesaretiyle canileşen,yaptıklarının yanına kar kalacağını önceki deneyimlerden bilen,toplumun tüm birimlerinin sistemin devamlılığı için görmezden geldiği,içten içe desteklediği hayvanlar(Sevmek! isteyince seven,dövmek isteyince döven içgüdüseller)!

Bir de eşcinselliğiyle kendisi barışmış ama eşcinselliği heteroseksizmle barıştırmaya niyeti olmayan,maddi-manevi çıkar kaygıları yüzünden eşcinsellik mücadelesinde elini taşın altına koymayan tuzu kuru,topluma karşı haddini bilen,kendini eşcinselliğin kaliteli tarafında gören,diğer eşcinsellerden kendini ayrı tutan ve eşcinselleri sevmeyen,toplumsal değerleri savunan,homofobikler var.Sanki eşcinseller ayrımcılığa maruz kalmıyor da eşcinsellik çığırtkanlığı yapıyormuş gibi,eşcinselliğin ön planda olmamasını savunan homofobikler.Kendilerince kişisel sebepleri vardır açık eşcinselliğin savunucusu olmamalarının ama eşcinsel olup da eşcinsellere karşı ayrımcılık yapmaları ve kendilerini onların arasına layık görmemeleri de eşcinsellikleriyle tam barışamadıklarını ve cinsel yönelimleri yüzünden korkuları olduğunu göstermez mi?

LGBT bireyi olup da kendini kadın ve erkek gibi hisseden transseksüel erkek ve kadınlar,travestiler,biseksüeller var bir de.Heteroseksizmi içselleştirmiş erkekten daha erkek,kadından daha kadın heteroseksist LGBT bireyleri.Heteroseksizmin şak-şakçılığını yaparak kendilerini o bataklığın içine kabul ettirme çabasında olan erkeklik sevdalısı LGBT bireyleri.Onlara göre erkek erkek gibi,kadın kadın gibi olmalı.Alacağı kız bakire olmalı,erkek orasını burasını sallamamalı.Yen kırılıp kol içinde kalmalı,özel hayat dört duvar arasında olmalı.Manevi değerlerine sahip çıkmalı ama asla çıkıntı yapmamalı.Herkes rolünün hakkını vermeli,müslüman mahallesinde salyongoz satmamalı.Burası Avrupa değil çünkü.Toplumsal yapıyı tehdit edecek unsurlar kendilerine başka coğrafya aramalı.Çünkü yanlış bedende doğduysan,iki tip kamuflajdan birini seçmek zorundasın.Yoksa sana neyi nasıl giydireceklerini çok iyi bilirler.Bir erkek bir erkeği sevemez,bir kadın da kadını.Önce verilen rolüne
gir,benimse,özümse,kimi seveceksen ondan sonra sev.Aşk ve sevgi ancak karşı cinsellerin hak ettiği bir şeydir,diğeri sapıklığa girer.

O yüzden işte benim ne ötekileştirilmiş din,dil,renk ve cins ayrımcılığına maruz kalmışlarla,ne de homofobik eşcinsellerle,eşcinsellik mücadelesinin verilebileceğine inancım kalmadı.Eşcinsellik hiçbir toplumsal kimliğin etkisinde kalmadan kendi cinsiyle utanmadan ve korkmadan cinsel,duygusal ve sosyal bereberlik yaşamaktır.Bilinç altlarına kök salmış ayrımcılık öfkesi ötekilerin,ötekileştirme ihtimallerinin daha fazla olduğuna inanıyorum.Çünkü aidiyet kompleksi,bir yere ait olabilme adına kendi sınıfında yer alanlara bile sırt dönmelerine sebep olur hiç beklenmedik bir anda.Çünkü onlar kendisi olabilme kapasitesi olmayan heteroseksizmin tek tipliliğine dünden razı olmuş korkaklardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder