Hakim sordu:
-Doğru mu baskın yapıp, hakaret edip, şiddet uyguladığın.
Şüpheli:
-İftiradır. Hayatım boyunca cinsel yönelimimden dolayı şiddete maruz kalıp bu kadar şiddet karşıtı biriyken, kadınlara yapılan ayrımcılığa karşı aşırı hassasiyetimden dolayı kadın derneğine bile üye olmuşken (Gerçi bir yıl sonra diğer üye kadınların eşcinselliğimden rahatsız omları bahanesiyle dernekle ilişiğim kesilmiştir.) hakkımdaki şikayet asılsızdır. Asıl hakarete kendim maruz kalıp, savunma amaçlı elime aldığım sandalyeyi bana saldırmak için elimden attırmaya çalışması ve beni metrelerce itelemesinden ibarettir aramızda geçen fiziksel münakaşa. Aldığı basit yaralama raporu da erkek egemen sistemin en küçük birimini koruma amaçlı yanlı düşüncesinin ifadesidir.
Bir eşcinsele güvenlik güçleri tarafından darp edilip hastanede "Görünürde bir şey yok." diye sağlam raporu verilirken, sistemin genelde erkeklere karşı tahrik unsuru gördüğü kadını eşcinsellere karşı korumaya çalışıyor. Aynı sistem yeri geldiğinde kadının evlilik dışı ilişkisini hafifliğe yorarken, sistemi tehdit eden unsurlara karşı bunu görmezden gelebiliyor.
-Senin ne işin vardı peki Müştekinin-davacının mekanında?
-Bana iftirasının sebebin sormak için gitmiştim. Söylemediğim halde kocam dediği-beraberlik yaşadığı kişiye benim için "Kocanla yattım." diyor demiş. Kocam dediği kişi de bana bunu sormaya geldi, gerçekten böyle söylediğime inanarak öfkeli bir şekilde "Söyledin mi" diye?
Bunu söylemek için bir nedenim yok ki. Bu toplumun kabul etmediği bir davranışı heteroseksüel bir çiftin toplumsal kadın tarafına neden söyleyeyim? Erkek egemen bir toplumda bir eşcinselin, kadınla bir erkek için sidik yarışına girmesi için, eşcinselin heteroseksizmi içselleştrimiş olması gerekir ki böyle bir kişinin bile deli cesaretinin olması gerekir bunu söyleyebilmesi için.
Bu kadınla bir yıldan fazladır sohbet amaçlı görüşmemizin verdiği cesaretle, sonrasından çok pişman olsam da yoldan geçerken egoma yenik düşüp, neden söylemediğim halde söylemiş gibi gösterip beraber olduğu kişiyi yanıltmaya çalıştığını sormak için uğradım yanına ama selamımı almayınca çıktım.Peşimden gelen elemanının "Patronuma neden böyle bir söylemde bulunuyorsun?" lafına tahrik olup geri dönerek davacı kadına, "Neden benim söylemediğimi söylemiş gibi aktararak insanları yanıltıyorsun?" dememle üzerime saldırması bir oldu ve kendimi korumak için elime sandalyeyi almak zorunda kaldım.
- Neden böyle bir iftirada bulunabilir peki?
-Tamamen homofobisinin depreşmesiyle alakalı. Çünkü çevresindeki hiç kimsenin eşcinselliğini kabul edemeyeceğini söylemişti. Tanıdığı kişilerle de benim aramda cinsellik olduğu duyumu beni homofobisine hedef haline getirmişti.
-Peki yattın mı iddia ettiği kişilerle?
-Özel hayatımı bugüne kadar hiç kimseyle paylaşmadım, idam kararı da verilse asla payşlaşmam. Kişisel cinsel özgürlüğümü dileyen herkesle kullanma hakkımdan da asla ödün vermem. Bundan rahatsız olan üçüncü şahıslar gitsinler benimle beraber olduğumu zannettiği kişilerle halletsinler homofobilerini ama benim üzerimden yapma hakları yok bunu.
Çıkarlar söz konusu olunca, özellikle erkeğini kaybetme söz konusu olunca heteroseksizmi içselleştiren ister kadın olsun, isterse eşcinsel homofobisine yenik düşer.
Dava ilk etapta eşcinselin aleyhine sonuçlandı ve şu anda temyizde ama kadının homofobisi hala taciz şeklinde devam etmektedir.
-Doğru mu baskın yapıp, hakaret edip, şiddet uyguladığın.
Şüpheli:
-İftiradır. Hayatım boyunca cinsel yönelimimden dolayı şiddete maruz kalıp bu kadar şiddet karşıtı biriyken, kadınlara yapılan ayrımcılığa karşı aşırı hassasiyetimden dolayı kadın derneğine bile üye olmuşken (Gerçi bir yıl sonra diğer üye kadınların eşcinselliğimden rahatsız omları bahanesiyle dernekle ilişiğim kesilmiştir.) hakkımdaki şikayet asılsızdır. Asıl hakarete kendim maruz kalıp, savunma amaçlı elime aldığım sandalyeyi bana saldırmak için elimden attırmaya çalışması ve beni metrelerce itelemesinden ibarettir aramızda geçen fiziksel münakaşa. Aldığı basit yaralama raporu da erkek egemen sistemin en küçük birimini koruma amaçlı yanlı düşüncesinin ifadesidir.
Bir eşcinsele güvenlik güçleri tarafından darp edilip hastanede "Görünürde bir şey yok." diye sağlam raporu verilirken, sistemin genelde erkeklere karşı tahrik unsuru gördüğü kadını eşcinsellere karşı korumaya çalışıyor. Aynı sistem yeri geldiğinde kadının evlilik dışı ilişkisini hafifliğe yorarken, sistemi tehdit eden unsurlara karşı bunu görmezden gelebiliyor.
-Senin ne işin vardı peki Müştekinin-davacının mekanında?
-Bana iftirasının sebebin sormak için gitmiştim. Söylemediğim halde kocam dediği-beraberlik yaşadığı kişiye benim için "Kocanla yattım." diyor demiş. Kocam dediği kişi de bana bunu sormaya geldi, gerçekten böyle söylediğime inanarak öfkeli bir şekilde "Söyledin mi" diye?
Bunu söylemek için bir nedenim yok ki. Bu toplumun kabul etmediği bir davranışı heteroseksüel bir çiftin toplumsal kadın tarafına neden söyleyeyim? Erkek egemen bir toplumda bir eşcinselin, kadınla bir erkek için sidik yarışına girmesi için, eşcinselin heteroseksizmi içselleştrimiş olması gerekir ki böyle bir kişinin bile deli cesaretinin olması gerekir bunu söyleyebilmesi için.
Bu kadınla bir yıldan fazladır sohbet amaçlı görüşmemizin verdiği cesaretle, sonrasından çok pişman olsam da yoldan geçerken egoma yenik düşüp, neden söylemediğim halde söylemiş gibi gösterip beraber olduğu kişiyi yanıltmaya çalıştığını sormak için uğradım yanına ama selamımı almayınca çıktım.Peşimden gelen elemanının "Patronuma neden böyle bir söylemde bulunuyorsun?" lafına tahrik olup geri dönerek davacı kadına, "Neden benim söylemediğimi söylemiş gibi aktararak insanları yanıltıyorsun?" dememle üzerime saldırması bir oldu ve kendimi korumak için elime sandalyeyi almak zorunda kaldım.
- Neden böyle bir iftirada bulunabilir peki?
-Tamamen homofobisinin depreşmesiyle alakalı. Çünkü çevresindeki hiç kimsenin eşcinselliğini kabul edemeyeceğini söylemişti. Tanıdığı kişilerle de benim aramda cinsellik olduğu duyumu beni homofobisine hedef haline getirmişti.
-Peki yattın mı iddia ettiği kişilerle?
-Özel hayatımı bugüne kadar hiç kimseyle paylaşmadım, idam kararı da verilse asla payşlaşmam. Kişisel cinsel özgürlüğümü dileyen herkesle kullanma hakkımdan da asla ödün vermem. Bundan rahatsız olan üçüncü şahıslar gitsinler benimle beraber olduğumu zannettiği kişilerle halletsinler homofobilerini ama benim üzerimden yapma hakları yok bunu.
Çıkarlar söz konusu olunca, özellikle erkeğini kaybetme söz konusu olunca heteroseksizmi içselleştiren ister kadın olsun, isterse eşcinsel homofobisine yenik düşer.
Dava ilk etapta eşcinselin aleyhine sonuçlandı ve şu anda temyizde ama kadının homofobisi hala taciz şeklinde devam etmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder