14 Aralık 2018 Cuma

Balık baştan değil, sondan kokar!


Dün Ankara'da tren kazası olmuş; 9 kişinin hayatını kaybettiği ve yaralıların olduğu.
Sebep, bu tren yolunda sinyalizasyon sisteminin olmamasıymış.

Elektronik sinyalizasyon yöntemi, tren hattında araç olduğu zaman o hatta makas değiştirilmesini engelliyor. Sistem, raya bir tren girdiğinde, o tren rayı terk edene kadar bölgeyi kilitliyor. Böylece trenlerin karşılaşarak çarpışması engelleniyor.

Bir trenin zamanında hattan çekilmeyip geç makas değiştirmesi ve telefon veya telsizle de zamanında iletişim kurulmaması kazaya sebep olmuş

Burada birinci suçlu devlet; bu çağda hala ilkel bir yöntem kullandığı için. Dünyanın en büyük havalanını yapmaktan önce, bu tür eksiklerimizi girdermek gerekmez mi?
İkinci suçlu ise, bu işi yapanaların, bu ilkel sistemi bildikleri halde, bu ilkel sistemle çalışmaları.
Peki vatandaşımız sistemin bu şekilde işlediğini bilseydi trene gene de biner miydi; binerdi.
BEN BİLSEYDİM BİNMEZDİM! GİDİLECEK YERE GİTMEZ, YAPILACAK O İŞİ YAPMAZDIM.

Hayatta, birimlerin sağlıklı işleyebilmesi için duyarlılık şart. Herkes eksikeri birbirine hatırlatmalı ve düzelinceye kadar gereken uyarı yapılmaya devam edilmeli.
Vatandaşta şöyle bir zihniyet var; ben onu oraya seçtiysem, oradaki görevini yapmalı.
Haklısında, oraya seçilen bizim içimizden biri değil mi?
Biz ne kadar disiplinliysek, yönetim de işte o kadar disiplinli oluyor.

İş vatandaşta bitiyor. Çünkü mağdur olan sensin, canı yanan sensin.
Çünkü gelişmemiş toplumlarda rahatı yerinde olan yöneticiler başkaları için kılını bile kıpırdatmayabilir.
Çünkü gelişmemiş ülkelerde yönetici olmak vatandaşa hizmet için değil, kendi çıkarı içindir.
Siz hiç gördünüz mü yönetici olan kişilerin vatandaşa hizmet vereceği için yönetici olduğunu; herkes kıdemine bakar, alacağı paraya bakar, şanına-şöhretine bakar, toplumdaki konumuna ve ağırlığına bakar...

Oysa en zor koşullarda yaşaması gereken yöneticiler olmaldır vatandaşın halini anlayabilmesi için. Yoksa sürüm sürüm süründürürler sizi. Evet süründürürler. Cumhurbaşkanı kaç lira maaş alıyor, asgari ücret ne kadar, EYT'liler emeklilik hakkını istediği için "bunlar" oluyor, "türemiş" oluyorlar...

Yalnız gelişmemiş toplumlarda dürüst de olamazsın. Gerçekleri dile getirirsen, düşünce suçlusu olabilirsin. Düşünce suçu diye de bir gerçek var bilindiği üzere. Çünkü devlet yanlış ve haksızlık yapmaz. O yüzden yönetime geçenler alın terleriyle çok kısa sürede köşeyi döner ve vatana hizmet aşkından koltuğu asla bırakmak istemezler!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder