10 Nisan 2017 Pazartesi

Biz bütün kapıları güvenle açabilecek resmi bir eşcinsellik anahtarı istiyoruz...

... uzun vadeli ve kapsayıcı eşitlik ve özgürlük için!



Bu haftaki buluşmamıza Pamukkale Ünivesitesi sağlık bölümlerinden bir arkadaşımız da katıldı. Feminist bir geceydi de diyebiliriz. Katılımların neden az olduğunu konuştuk. Aslında az ve öz, fikir üretilen buluşmalar da tercihimizdi ve o yüzden..! Katılımların, eşcinsel hareketini dönüştürecek sayıda olmamasının sebebi, eşcinsel hareketini dönüştürecek bir zihniyete sahip olunmamasına bağlayabiliriz. Yani heteroseksist bir dünyanın LGBTİ'leri de benzer yapıya sahip olabiliyor ne yazık ki mağdur edilseler de içindeki yaşadıkları yapı tarafından. Nasıl mı? İnceleyelim LGBTİ'leri... Transseksüeller erkek kadın olma derdinde olan ve kendilerini ısrarla heteroseksüel olarak tanımlayan kişiler, eşcinseller gene kadın ve erkek rollerini benimsiyorlar ilişkilerinde. Bir kategorizasyon var kendi içlerinde LGBTİ'lerin, bir şekilcilik var ve eşcinsel hakları mücadelesi ortak hedefleri değil. Herkes bireysel varolma derdinde ve cinsiyetçi yapıdan farklı olmalarına ve ötekileştirilmeleriine rağmen farklılıklarını muhafaza etmiyorlar, farklı düşüncelere ve fikirlere saygı göstermiyorlar, içselleştirdikleri heterosekist yapı paralelinde varolmaya çalışıyorlar. Nasıl bir bir LGBTİ hareketi derseniz; kadınları da yanlarına alan güçbirliği yapan bir LGBTİ hareketi. Bunun için ne olması gerekiyor; bilmek ve bilinçli olmak. Bize öğretilen ve dayatılanla asla kendimiz olamayız, heteoseksizme benzemeye çalışarak da LGBTİ'lere eşitlik ve özgürlük gelmez tabiki de. Eşcinsel ruhu diri tutmaya çalışyor, anti heteroseksistlerle güçbirliği yapmaya ve az olarak da olsa varlığımızı korumaya çalışıyoruz. Ne mutlu bize ki heteroseksizm dışında bir varoluşun da olabileceğine inanan insanlar var bu dünyada eşcinsel olmasalar bile. Aslında sorunun temeli eşcinsellik de değil; heteroseksizmin çıkarına dayalı ayrımcılığının genel anlamda yarattığı mağduriyet. Sanki kadınlar, yaşlılar, çocuklar, mülteciler, hayvanlar, doğa eşcinsellerden daha mı az mağdur? Hatta en rahatı eşcinseller bile. Eşcinsellerin özel durumu, sırf doğuştan getirdikleri özelliklerinin gerekçesiz bir şekilde kabul edilmemesi. Ve eşcinsellerin kendilerine layığıyla sahip çıkmamaları çok acı. İnanmamaları kendilerine, işin temel sorunu. Arkalarında duramıyorlar doğalarının ve bu da haliyle yasallaşamıyor. Yani mağdur olunca kimliğimizin arkasında durabileceğimiz hukuki bir dayanak yok. Toplumsal yapıyı dönüştürecek özgüven de önemli ama gücü elinde bulanlara karşı kalıcı mücadele verebilmek için hukuki dayanak çok daha önemli. Homofobik dünyada toplum içersinde eşcinselliğinin arkasında durabilecek kimliğiyle barışık mücadeleci eşcinseller mevcut ama caydırıcı olan hukuki anahtarımız yok özgürlük ve eşitlik kapılarını açabilecek. Eşcinseller bu anahtarın gücünün öneminin farkında olmayabililer ama biz bu anahtarı istiyoruz geleceğimiz için. İnanın yasal kazanımlar olmadığı sürece yapılabilecekler sınırlı. 90'lı yıllarda başlayan eşcinsel aktivizm insanların kafasında bir eşcinselik algısı oluşturdu, bir farkındalık yarattı ama bu bizi öteki olmaktan kurtaramadı. Yasal başarısızlık tabiki de eşcinsellerin özgüvenli bir şekilde varolmamalarıyla alakalı. Bastırmıyorlar yasal varoluşları  için. Görünür olmadıktan sonra yasal olarak varolamayız. Görünür olursan, yani açık eşcinsel olursak toplumsal anlamda kabul ediliriz, bu kabul ediliş de yasal haklarımızın iade edilmesini sağlayacaktır. Evet iade... Çünkü biz doğarken insanca yaşama hakkıyla doğuyoruz ama heteroseksizm gasp ediyor. Ve dolayısıyla heteroseksizmi içiselleştirdiğimizden, eşcinsel olarak doğmamıza rağmen heteroseksüel olduğumuzu zannedebiliyoruz..! Bu kafadaki LGBTİ'lik anlayışıyla da eşcinsel hakları LGBTİ'lerin umrunda olabilir mi? Tamam, kabul edilebilir bir şey; içinde yaşadığımız cinsiyetçi sürece göre de bir varolma hakkımız olabilir psikolojimiz eğer böyle kumanda ediyorsa ama bunun tek doğru gibi kabul edilmesinin bize bir faydası olmayacaktır uzun vadede. Yoksa kime ne kimin nasıl varolmak istediğinden? Transsan transsındır, heteroseksüelsen heteroseksüelsindir, toplumsal cinisyete uygun bir yaşam tarzını da seçebilirsin ama bunun tek seçenek olduğunu düşünmek ve iddia etmek hiç de mantıklı değil, akıl karı değil. Her şeye rağmen mücadelemizi sürdürmeliyiz, sağlıklı bir şekilde yani antiheteroseksit bir şekilde işbirliği içinde olmak için elimizden de ne geliyorsa yapmalıyız. Unutmayın ki penissiz erkeklik bizi kadın yapmayacak, vajinasız kadınlık da erkek yapmayacaktır! Gene anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az!!!



Çok keyifli bir buluşmaydı; özgüven tazeledik!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder